Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüm dosya kapsamına göre; her ne kadar davacı tarafından dava dilekçesi ile borca, faize ve takibin tüm ferilerine itiraz edilmiş, mahkemece bu yönde inceleme yapılmamış ise de, faize ve ferilere yönelik husus istinaf konusu yapılmadığından, bu hususlarda inceleme yapılmamıştır....

DAVA İtiraz eden borçlu itiraz dilekçesinde; imzaya itiraz ile birlikte kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine konu edilen çekin keşide yeri, muhatap banka ve borçlu şirket adresinin ... olduğunu bu nedenle yetkili icra müdürlüğünün ... İcra Müdürlükleri olduğundan bahisle öncelikle ... ... 8. İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Cevap dilekçesi verilmemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun yetki yönünden açmış olduğu davasının kabulü ile; kararın kesinleşmesi ve ilgili icra müdürlüğüne talep halinde, dosyanın yetkili ... İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

    O halde mahkemece, borçlunun imzaya ve borca itirazının esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken itirazın süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı-borçlunun dava dilekçesinde; Büyükçekmece ve Kadıköy/İstanbul (Kadıköy/İstanbul Anadolu İcra Dairelerine bağlı olduğu) İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirtmekle birlikte, bu yerlerden birinin tercih edilmediği, yetkili icra dairesinin açıkça belirtilmediği, bu durumda geçerli bir yetki itirazının bulunmadığından HMK'nun 19/2 maddesi uyarınca yetki itirazının dikkate alınmayacağı anlaşılmaktadır. Bunun yanında davacı - borçlu yetki itirazı ile birlikte imzaya, borca, işlemiş ve işleyecek faize ve faiz oranına itirazda bulunduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, davacı - borçlunun yetki itirazının reddine dair karar verilerek dava dilekçesi ileri sürdürülüp itirazların esasının incelenmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....

      Maddesi uyarınca davayı aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmediğini, borca itiraz ve imzaya itiraz arasında çelişki bulunmadığını, olmayan bir borç üzerine, vekil edenleri tarafından imzalanmamış olan bir bono ile haksız olarak takip başlatıldığını, imzaya ve borca itiraz edildiğini, imza örnekleri alınarak bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. HMK. 'nun 33. Maddesi gereğince; hukuki nitelendirme hakime aittir. Yine HMK. 'nun 31. Maddesi uyarınca, hakimin davayı aydınlatma ödevi bulunmaktadır. Somut olayda, davacı asillerin ortak şekilde vermiş olduğu dava dilekçesinde, borca itiraz ile birlikte davacı borçlulardan T1 senetteki imzasına açıkça itiraz edildiği anlaşılmaktadır....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliğ edilmeden ve yasal itiraz süresi başlamadan yapılan itiraz ve şikayet başvurusunun dinlenemeyeceğini, banka bilgilerinin takip talebi ve ödeme emrinde mevcut olduğunu, takibe konu çekin şirket yetkilisince imzalanarak borca karşılık verildiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme; ödeme emrinde icra müdürlüğüne ait hesap bilgilerinin yer almaması nedeniyle ödeme emrinin iptaline karar verildiği, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi nedeniyle diğer itiraz nedenleri incelenmemiş ise de, ödeme emrinde icra müdürlüğüne ait hesap bilgilerinin yazılı bulunduğunun gerekçeli karar yazımı aşamasında fark edildiği, ancak kısa karar taraflara tebliğ edildiğinden hükmün kanun yoluna başvurularak düzeltilebileceği gerekçesiyle şikayetin kabulüne, ödeme emrinin iptaline karar vermiştir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe dayanak senedin unsurlarının tam olduğunu, kambiyo senedi vasfına haiz olduğunu, senette tanzim yerinin Bursa olarak açıkça yazılı olduğunu, senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasını kabul etmediklerini ve bu durumun ancak yazılı delillerle ispat olunabileceğini, borca itirazı kabul etmediklerini, davacı borçlunun dava dilekçesi ve ekinde sunduğu beyan dilekçesinde senet altındaki imzanın kendisi tarafından atıldığını beyan ve kabul etmesi karşısında imza itirazının yerinde olmadığını, davanın reddi ile karşı tarafın tazminat ile hükümlendirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; Kambiyo şikayetinin reddine, borca ve imzaya itirazın reddine, şartları oluşmayan tazminat talebinin reddine, dair karar verilmiştir....

      SAVUNMA : Davalı --- cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ------ dosyası ile başlatılan takibe borca, imzaya ve tüm fer'ilerine itiraz ettiklerini, borçlu olmadığının tespiti, imza incelemesi yapılması ve icra takip işlemlerinin dava sonuna kadar durdurulmasına ilişkin ihtiyadi tedbir kararı verilmesini, davacı/borçlu yan tarafından ikame edilen işbu dava tamamen kötü niyetli olup tek amaçları satış aşamasına gelmiş olan icra takip işlemlerinin devamına engel olmak ve süre kazanmaya çalıştıklarını, davacı/borçlu yan ---- sayılı dosyaları ile anılan takip hakkında itiraz ve şikayette bulunulduğunu, şikayet ve itiraz dosyaları birleştirilerek ---- dosyasında birleştirildiğini, dosya ---tarihinde karara çıktığını, davanın hem itiraz hem de şikayet yönünden reddine karar verildiğini, ---- sayılı dosyası ile kıymet takdirine itiraz edildiğini,---- sayılı dosyası ile müvekkili hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, takip dosyasına dayanak teşkil eden senede ilişkin olarak davacı/borçlu...

        Tarafından borçlu T1 adına düzenlenmiş ticari araç şehirler arası görevlendirme belgesi görüldüğünü, şirketin tek başına imza yetkilisi olduğunu, davacının tacir olmadığını, bu nedenle de tacir dışında yapılan yetki anlaşmalarının geçersiz olduğunu iddia etmekte ve yetki itirazında bulunmakta ve ayrıca borca da itiraz ettiğini, takibin mesnedi kıymetli evrak bono olduğunu, davacının imzaya itirazı bulunmadığını, takibin tedbiren durdurulması kararına itiraz ettiklerini, Borçlu senet üzerindeki imzaya itirazı olmadığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ itirazı takibin durdurulması kararına mesnet oluşturmayacağını, davanın reddine, müvekkilin alacağını tahsil imkanı vermeyecek şekilde alınan tedbiren durdurulması kararının kaldırılmasına, talebinin reddi halinde İİK hükümleri gereğince davacının teminat yatırmasına, yetki ve tüm itirazların reddi ile yargılama giderlerinin davacıya yüklenmesini talep etmiştir....

        sürekli hastanede olması ve itiraz hakkının olmaması nedeni ile gecikmiş itirazın kabul edilmesini, takipte borçlunun yerleşim yeri Konya İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, alacaklıya borcu bulunmadığını, takibe dayanak sözleşmede yazılı taşınmazın alacaklıya devredildiğini, dayanak sözleşmedeki imzanın murise ait olmadığını belirterek tebliğ tarihinin 12/10/2020 olarak düzeltilmesini, yetkiye borca ve imzaya itirazının kabulü ile hacizlerin kaldırılmasını aksi halde gecikmiş itirazın kabulünü istemiştir....

        UYAP Entegrasyonu