nun 168/5.maddesi hükmü gereği borçlunun borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı İİK'nun 168/5 maddesi kapsamında olup yasal beş günlük sürede yapılması zorunludur. İİK.'nun 71 .maddesinde göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti ise; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali için geçerlidir....
nun 168/5.maddesi hükmü gereği borçlunun borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı İİK'nun 168/5 maddesi kapsamında olup yasal beş günlük sürede yapılması zorunludur. İİK.'...
O halde, usulsüz tebligat şikayeti yerinde olup, mahkemece 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin öğrenme tarihine göre düzeltilerek, buna göre borçlunun süresinde olan yetki itirazının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece gerekçeli kararın suçtan zarar görmesi nedeniyle davaya katılma hakkı bulunan ve şikayeti devam eden yakınan ...'a yöntemince tebliğ edilmediği, Anlaşıldığından, sanıklar ... ve ... müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA ve dosyanın, tebliğ işlemi gerçekleştirildikten sonra dairemize yollanmak üzere, incelenmeksizin karar mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE, 07.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; T3 tarafından T1 ve Oktay Balta hakkında İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğünde kambiyo senetlerine mahsusu haciz yolu ile takibe başlanıldığı, Oktay Balta'ya ödeme emrinin Tuzla İstanbul adresine 26.10.2018 tarihinde, T1'e Şişli İstanbul adresine tebliğ edildiği, Yaşar tarafından usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte icra müdürlüğü yetkisine ve borca itiraz edildiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 50. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun yetkiye ilişkin hükümleri uyarınca; bonoya dayalı olarak, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK. 6. md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde, ancak, TTK'nun 689/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, tanzim yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabilir....
Maddesindeki kesin yetki kuralı uyarınca davaya bakmakla Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğu, HMK'nın 114/1-c bendine göre kesin yetkinin dava şartlarından olduğu, yine HMK'nın 115/2 maddesi uyarınca dava şartı noksanlığının mahkemece resen göz önünde bulundurulacağı gözetilerek, sonuç olarak kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. İİK'nun 79 ve 360. maddelerinde ise, İİK'nun 4. maddesinde yazılı kuralın istisnalarına yer verilmiştir. Somut olayda, alacaklının İstanbul 32. İcra Müdürlüğünün 2018/17664 Esas sayılı dosyası ile davacı borçlu ve diğerleri hakkında kambiyo takibine başladığı, bu dosyadan yazılan talimat üzerine Uşak 3. İcra Müdürlüğü'nün 2018/164 Talimat sayılı dosyası ile Uşak İli, Merkez İlçesi, Cumhuriyet Mahallesi, 5835 Ada, 2 parsel, A Blok, 3. Kat, 6 nolu bağımsız bölümün kıymet takdirinin yapıldığı, davacının İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu görülmektedir. Yukarıda açıklanan maddeler ve kurallar gereğince, anılan şikayeti inceleme yetkisi, asıl takibin yapıldığı İstanbul 32. İcra Müdürlüğünün bağlı olduğu İstanbul İcra Hukuk Mahkemelerine aittir....
şikayetinin reddi gerektiği, ödeme emrinin 20/04/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davanın ise yasal süre sonrasında 12/06/2017 tarihinde açıldığı gerekçesi ile usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, borca, imzaya ve yetkiye itirazın süre aşımından reddine karar vermiştir....
Md 35'e göre tebliğ edildiğinin ve takibin kesinleştiğinin görüldüğünü, müvekkilinin bu tebligattan ve münderecatından 18.03.2021 tarihinde tesadüfen muttali olduğunu, söz konusu ödeme emrinin Tebligat Kanununa göre usulsüz olarak tebliğ edildiğini, müvekkilinin hala aynı adreste faal olarak bulunmasına rağmen tebligat adresinde muhatabın bulanamaması şerhinin abesle iştigal olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden yargılama yapılmasını, şikayetin kabulü ile ödeme emrinin iptaline ve tebliğ tarihinin muttali oldukları 18/03/2021 tarihi olarak kabul edilmesine ve bu sebeple süresinde yapmış oldukları itiraz neticesinde takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebliğ şikayetinin yanında yetki itirazı ve sair itirazlara ilişkindir. İstanbul 3....
Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....