için 30784988 sayılı yazı ile 2015 yılı 3- 4- 5- 6- 7- 8- 9- 10- 11- 12, 2016/1- 3- 10.aylar için ek APHB tahakkuk işleminin iptali ile davacının itirazi kayıt ile ödediği 28.318,44 TL nin ödeme tarihi 6/6/2017 den itibaren yasal faizi ile birlikte kurumdan alınarak davacıya ödenmesine, Alacağı Amme Alacakları Tahsili Kanunu gereği gecikme faizi uygulanması isteğinin reddine," karar verilmiştir....
Somut olayda, Mahkemece davacının 20/09/2010-25/04/2011 tarihleri arasındaki çalışmalarının tespitine yönelik verilen karar yerinde ise de, imzalı ücret bordrosu ve puantaj cetveli bulunan aylar yönünden davacı tarafından ücret bordrolarının itirazi kayıt konulmadan imzalandığı ve imza inkarında bulunulmadığı dikkate alınarak bu süreler yönünden de aylık 30 gün üzerinden çalıştığı kabul edilerek hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
TAZMİNATIN RÜCUEN TAHSİLİUSULSÜZ TEBLİGATZAMANAŞIMI İTİRAZI 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 427 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 445 ] "İçtihat Metni" Dava dilekçesinde 792,40 YTL rücuan alacağın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın ve yargılamanın iadesi isteminin reddi cihetine gidilmiş, hüküm Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/2/2008 tarih ve 2008/26003 sayılı yazıları ile kanun yararına bozulması istenilmiştir. YARGITAY KARARI Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü....
Yukarıda açıklandığı gibi sözleşme dışı imalâtlar için hakedişlere itirazi kayıt konulmasına gerek olmadığından mahkemece yapılması gereken iş bilirkişilerden alınacak ek rapor ile dava dilekçesinin 10. maddesinde belirtilen işlerin sözleşme eki proje ve delillere göre fazla imalât olup olmadığı, bunların hakedişlere girip girmediğinin tespit ettirilmesi, hakedişte olup itiraza uğramamış ise şimdiki gibi davanın reddedilmesi, fazla imalât olup hakedişe girmemiş ise bedellerinin şartnamenin 22. ve 23. maddelerine göre hesaplattırılıp sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Açıklanan bu gerekçe ile kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 10.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Ticaret Mahkemesi ise, "... davacı vekili dava dilekçesinde, daha önce taraflar arasında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakemi nezdinde görülen yargılama sonucunda vekil edeni aleyhine hüküm altına alınan 545,00-TL vekalet ücretine ilişkin kararın, yapılan itiraz üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararı ile kaldırıldığını ve vekil edeninin 10,00-TL vekalet ücreti ile sorumluluğu yoluna gidildiğini, bu durumda Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem kararı uyarınca itirazi kayıtla davalı tarafa ödenen 545,00-TL vekalet ücretinin 535,00-TL'lik kısmının sebepsiz kaldığını ileri sürerek bu miktarın davalıdan istirdatını talep ve dava etmiştir. Bu durumda görülmekte olan dava, trafik kazasından kaynaklı tazminat isteğine ilişkin olmayıp, temel ilişkiden bağımsız sebepsiz zenginleşmeye dayalı istirdat isteğine ilişkin olup, olayda sözleşmeden kaynaklanan ve ticari işletmeyi ilgilendiren bir durum yoktur....
KARAR 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere,hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı SGK vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, davacı ortak girişim ile DSİ Barajlar ve HES Dairesi arasında imzalanan "ihaleli baraj inşaatı sondaj, zemin etüdleri ve harita çalışmaları" işi ile ilgili olarak ile 2004 yılı 10. ayına mal edilmek üzere eksik işçilik bildirimi nedeni ile 31.290,75 TL primve 8.278,01 TL gecikme zammı toplamı 39.568,70 TL borç tahakkuk ettirildiğini,borca yapılan itirazın Kurum ünitesi tarafından reddildiğini, borcun itirazi kayıtla ödendiğini belirterek hatalı olarak tahakkuk ettirilip haksız olarak alınan 39.568,70-TL borçlu bulunulmadığının tesbitini talep etmiş, mahkemece davanın 30.428,60-TL üzerinden kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır....
Maddede belirtilen "bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz " kuralına aykırı düşeceğinden e- posta ile gönderilen sözleşmenin taraflar arasında mevcut olduğu, itirazi kayıta ilişkin taraflar arasında düzenlenmiş ve teslim sırasında beyan edilmiş herhangi bir imzalı belge olmadığı, bu yönü ile davalının dava konusu gerçekleştirilen fuar standı tesliminden sonra ilgili fuara katıldığı, davacı tarafından düzenlenen dava konusu 26.05.2014 tarihli faturada belirtilen kurulum bedelinin serbest piyasa koşullarında iş tarihindeki tutarlara uygun olduğu, eksik ifaya yönelik ve ayıp ihbarına ilişkin hususların davalı tarafça yazılı delil ile ispatlanamadığı, davanın mahiyeti gereği yazılı ispat kuralı çerçevesinde davalı tarafın tanık dinletme talebinin yerinde olmadığı, davacının davalıdan dava konusu işler sebebi ile 12.800,00 TL+KDV alacağının bulunduğu, toplam fatura tutarı olan 15.104,00 TL açısından davacı alacağından 6.000,00 TL yapılan kısmi ödeme düşüldükten sonra davacının...
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamaya göre ispat yükünün ödeme savunmasında bulunan davalıda olduğu, davalı tarafından dosyaya sunulan ve davacı tarafından verilen tahsilat makbuzunda ''banka havalesi'' ibaresinin bulunduğu, bu makbuzun davalı tarafından itirazi bir kayıt ileri sürülmeden alındığı, diğer taraftan davalı tarafından davacı hesabına yapılmış tek bir havale bulunduğu, bu durumda tahsilat makbuzunun bankadan gönderilen para karşılığında verildiğinin kabulü gerektiği, icra takibine itirazın haksız olduğu gerekçeleri ile davanın kabulüne .......
Davacı vekili; mülkiyeti Hazineye ait kafeteryanın, 2886 Sayılı kanun hükümlerine göre 01.01.1998 tarihinden itibaren üç yıllığına müvekkili davacıya kiraya verildiğini, üç yıllık dönem sonunda yüksek kira bedeli istenince davacının yeniden ihaleye girmediğini ancak taşınmazı sözleşmesiz olarak kullanmaya devam ettiğini, aynı taşınmazla ilgili davalı idare ile davacı arasında 07.11.2005 başlangıç tarihli beş yıllık kira sözleşmesinin imzalandığını, 2009 yılı ortalarında eski dönem kira sözleşmesinin bitim tarihi olan 01.01.2001 ile yeni dönem kira sözleşmesinin başlangıç tarihi olan 07.11.2005 tarihleri arasındaki sözleşmesiz kullanılan dönem için tahakkuk ettirilen ecrimisil bedeli olarak 93.258,00 TL'nin davacıdan talep edildiğini, ileride yüklü faiz ödemesinin önüne geçilmesi maksadı ile talep edilen bedelinin dava hakları saklı kalmak kaydı ile 05.08.2009 tarihinde yatırıldığını belirterek; davalıya itirazi kayıtla ödenen 93.258,00 TL'nin 05.08.2009 tarihinden itibaren yasal faiziyle...
Somut olayda da; yüklenici şirketi temsile yetkili Ali Esen Boyraz, 06.09.2007 tarihinde ceza kesintisinin yapıldığı 6 numaralı ara hakedişi itirazi kayıtla imzalamış ise de, Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 40. maddesi hükmüne uygun şekilde itiraz dilekçesini sunmamıştır. Bu sebeple, kesintinin yapıldığı ara hakediş kesinleşmiştir. O halde; mahkemece, yukarıda gösterilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 09.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....