Davalılar, taşınmazların süresinde teslim edildiğini, itirazi kayıt konmadığını ayıp ihbari yapılmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasında düzenlenen sözleşmede taşınmazların teslim tarihi 30.8.2009 olarak kararlaştırılmıştır. Davalılar bu tarihten önce taşınmazların teslim edildiğini itirazi kayıt ileri sürülmediğini savunmuşlardır. Mahkemece dava tarihine kadar iskan ruhsatı alınmadığı gerekçesi ile kira kaybına hükmedilmiştir. Taşınmazlar süresinden önce teslim edilmiş ise davacıların zararından söz edilmez....
İş Mahkemesi Tarihi : 14.04.2015 No : 2014/253-2015/158 Dava, ek prim tahakkukunun iptali ve bu nedenle itirazi kayıtla ödenen primlerin istirdatı istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 13.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, ödeme emrine konu borç nedeniyle itirazi kayıtla ödenen 8.893,00 TL nin istirdadı istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 20.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. ..........
Y A R G I T A Y K A R A R I Kamulaştırma bedelinin hangi bankaya yatırılmış olduğu davalı idareden sorulduktan sonra bedelin davacılar tarafından alınıp alınmadığı, alınmış ise tarihleri ve itirazi kayıt konulmuş olup olmadığı ilgili banka ve idareden sorulup belgelerinin de dosyaya getirtilmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iade edilmesi için dosyanın, ikinci kez, mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi No : 2019/32-2021/54 Dava, Kurumun eksik işçilik tespiti nedeniyle re'sen prim tahakkuk işleminin iptali ve itirazi kayıt ile yapılan ödemenin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 27/10/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilinin Bursa'da ikamet ettiğini, bonoda da müvekkilin adresinin Bursa olduğunu, senet metninde yazan İstanbul ibaresinin tacirler arasında geçerli olup müvekilinin tacir olmadığı için kendisini bağlamadığını takibin İstanbulda başlatılmasının usulsüz olduğunu Bursa icra mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek davanın kabulüne, takibin yetkisizliğine Bursa ilinin yetkili olduğuna karar verilmesini ve icra müdürlüğü tarafından konulan hacizlerin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 15/06/2020 gün 2020/208 E. 2020/362K. sayılı kararla "davanın reddine" karar verilmiştir....
Diğer taraftan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yetki sözleşmesini düzenleyen 17. maddesinde; "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır" hükmüne yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile getirilen yeniliklerden bir tanesi de, yetki sözleşmelerine ilişkin olup, yetki sözleşmesi düzenleyebilecek şahıslar, sadece tacirler veya kamu tüzel kişileri olarak belirlenmiştir. Madde metninde tacirden anlatılmak istenen, işin ticari nitelikte olması değil, tarafların kanunlarda tacir olarak tanımlanan kişiler olmasıdır. Sözleşmenin konusunun ticari iş olması, gerçek kişilere yetki sözleşmesi yapma imkanı vermemektedir. Aksi kararlaştırılmadıkça, dava yalnız yetki sözleşmesinde belirlenen mahkemede açılır....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, tarafların her ikisinin tacir olması nedeniyle senetlerdeki yetki şartının geçerli olduğunu, yetki sözleşmelerine göre İzmir İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, senetlerden birinde yazılı olan ve devamı anlaşılamayan 'S' harfinin bağlayıcı olmayacağını, usul ekonomisi nedeniyle senetlerin birlikte takibe konmasının usule uygun olduğunu belirterek, haksız ve yersiz davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda, davacının yetki itirazının reddine karar verilmiştir....
Şu kadar ki, menfi tespit davası, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir (İİK m.72/son) Davalı süresi içerisinde vermiş olduğu cevap dilekçesinde yetki ilk itirazında bulunmuş olup, yetkili mahkeme olarak kendi yerleşim yeri mahkemesi olan İstanbul (Çağlayan) mahkemelerini göstermiştir. Somut olayda da davalının yerleşim yeri İstanbul olup, icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesi de İstanbul olduğuna göre davalının yetki ilk itirazının usulüne uygun ve yerinde olduğu anlaşılmakla yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili mahkeme olduğuna karar vermek gerekmiştir....
DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından müvekkil ve dava dışı borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkiline 03/03/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davayı yasal süresi içinde açtıklarını, müvekkilin adresinin Ankara, diğer borçlunun adresinin Van olduğunu, çekin keşide yerinin Van olduğunu, alacaklı tarafından Ankara veya Van İcra Müdürlüğünde icra takibi başlatacağı hususunda seçimlik hakkı bulunduğunu, yetkisiz İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğünde takip başlatıldığını belirterek, yetki itirazının kabulüne ve dosyanın Ankara İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesinin talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 24/06/2020 Gün, 2020/294 E., 2020/415 K sayılı kararla "1- 2004 Sayılı İİK'nın 50. maddesi gereğince davanın (yetki itirazının) KABULÜNE; 2- Davacı borçlular yönünden İstanbul Anadolu 1....