İİK'nun 168/4- 5. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (beş) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir. Bu durumda borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işlemi usulüne uygun olduğuna göre ödeme emrinin tebliğ edildiği 18/12/2020 tarihinden sonra borçlunun 30/12/2020 tarihinde icra mahkemesine yaptığı itiraz yasal beş günlük süreden sonradır. O halde mahkemece, tebligat usulsüzlüğüne ilişkin şikayet reddedilerek, asıl dosyada takibe, yetkiye imzaya ve borca itiraz ve şikayetlerinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/16147 esas sayılı takibin devamı niteliğindeki Çarşamba İcra Müdürlüğü'nde 2020/315 esas sayılı takip dosyasında muris tarafından imzaya itiraz edilmemekle birlikte, söz konusu takip iptal edilmiş olup, dava konusu takip yeni bir takip olduğuna ve davalılara ödeme emri tebliğ edildiğine göre, mirasçılar murisin itirazlarına bağlı kalmaksızın itiraz hakkını kullanabilir. Davalılar imzaya itiraz ettiklerine göre artık, takibin dayanağı adi senet İİK'nun 68. maddesi kapsamında borç ikrarını içeren belge niteliğinde değildir. Bu halde uyuşmazlığın çözümü dar yetkili mahkemenin görevi dışında kalıp yargılamayı gerektirir. Bu nedenle, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı kararın verilmesi isabetsizdir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1602 KARAR NO : 2021/885 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/07/2019 NUMARASI : 2019/419 ESAS, 2019/558 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/419 Esas, 2019/558 Karar sayılı dosyasında verilen yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 8....
Bu sebeple mahkemece her ne kadar borçlu hakkında verilen ihtiyati haciz kararının itiraz üzerine kaldırılması sebebiyle İİK'nun 50.maddesi atfı ile HMK'nun genel yetki kurallarının uygulanması gerektiği gerekçesiyle borçlunun ikametgahı esas alınarak yetkiye itirazın kabulüne karar verilmiş ise de ihtiyati haciz kararının varlığı yetki tayininde önem arz etmediğinden sonuç itibariyle doğru mahkeme kararının onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının reddiyle, mahkeme kararının yukardaki gerekçeyle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/12/2020 NUMARASI : 2020/212 ESAS 2020/494 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 23....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1733 KARAR NO : 2022/383 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2021 NUMARASI : 2020/709 ESAS, 2021/144 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ, İMZA VE BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 9....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; HMK'nın 19. maddesi uyarınca yetki itirazında bulunan tarafın yetkili Mahkemeyi göstermek zorunda olduğunu, aksi takdirde yetki itirazının geçerli olmayacağını, davacı yetkili icra dairesini göstermediğinden yetki itirazı geçersiz olmakla Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kaldı ki senette Küçükçekmece icra dairelerinin yetkili kılındığını öne sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. 6100 sayılı HMK'nın "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmü mevcuttur. Somut olayda, davacı yetki itirazında bulunmuş ise de yetkili icra dairesini göstermediğinden HMK'nın 19/2. maddesi uyarınca yetki itirazı geçersizdir....
- K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin borcu olmadığı ve tarafınca düzenlenmeyen senet nedeniyle iş yerindeki eşyaların haczini önlemek amacıyla itirazi kayıt düşülerek 9.500,00 TL ödemek zorunda kaldığını, borcun icra tehdidi altında kapatıldığı süreçte Bursa 3. İcra Mahkemesi'nin 2014/37 esas sayılı dosyası ile imzaya itirazın karara bağlandığını ve imzanın borçlu vekil edene ait olmadığının saptandığını ileri sürerek icra takibi baskısı ile dosya borcunu ödeyen müvekkilin ödediği paranın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte istirdatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; öncelikle davanın görevli ve yetkili mahkemede açılmadığını ,müvekkilinin takip konusu senetten dolayı meşru hamil olduğunu ,bonolardaki ciro silsilesinin düzgün olduğunu savunarak ,davanın reddini ve davacının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir....
Öncelikle belirtmek gerekir ki, somut uyuşmazlıkta işyeri toplu iş sözleşmesi yetki tespitine itiraz edildiğinden, 6356 sayılı Kanun’un 79 uncu ve 2 nci maddeleri gereğince kesin yetkili mahkemenin Bilecik İş Mahkemesi olduğu açıktır. Nitekim İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararında da bu hususlar açıklanmıştır....
itirazlarının kabulüne, bu talepleri yerinde görülmez ise diğer itiraz ve şikayetleri dikkate alınarak takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....