Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itiraz eden vekili,sözleşmedeki yetki hükümlerine hem de genel yetki kurallarına aykırı olarak, yetkisiz mahkemede ihtiyati haciz kararı verildiğini, müvekkilinin gerçek kişi kefil olduğunu, yetki sözleşmesinin kendisini bağlamadığını, müvekkili hakkında kat ihtarnamesi tanzim ve tebliğ edilmediğini,geçerli bir kefalet ilişkisinin kurulup kurulmadığının incelenmediğini, alacaklı banka tarafından İstanbul Arabuluculuk Bürosu'na başvurulduğunu, yetki itirazlarının kabul edilerek Ankara Arabuluculuk Bürosu'nun yetkili olduğuna karar verildiğini, alacaklı bankanın merkezinin İstanbul değil Ankara olduğunu, icra takibine konu kredinin Üsküdar Zeynep Kamil Şubesi'nce verildiğini İstanbul Anadolu Adliyelerinin yetki alanında olduğunu, müvekkili ile diğer dosya borçlularının da İstanbul'da ikamet etmediğini, ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

    Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2022/518 D.İş - 2022/524 Karar sayılı dosyasında verilen 16/06/2022 tarihli ek karar ile; "Mahkememizce görülüp karara bağlanan talebin, çek aslına dayalı olarak verilen ihtiyati haciz kararına itiraz istemine ilişkin olduğu, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından her ne kadar ihtiyati hacze yetki yönünden itiraz edilmiş ise de; ihtiyati hacze dayanak çekin ibraz edildiği ve ödeme yasağı bulunduğundan işlem yapılamadığı, götürülecek borca dönüşen istem bakımından alacaklının kendi yerleşim yeri itibariyle yetkili olan mahkememizden talepte bulunduğu anlaşılmakla, ihtiyati haciz kararına yapılan yetki itirazının iş bu gerekçelerle yerinde olmadığı; yine itiraz eden vekilinin çek lehtarı tarafından dolandırıldığı ve çeke ilişkin olarak tanzim tarihinden önce ödeme yasağı kararı alındığı şeklindeki itirazlarının ise ihtiyati haciz kararına engel oluşturmadığı, zira bu yöndeki itiraz sebeplerinin yargılamayı gerektirdiği ve dosyanın mahiyeti gereği...

      DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Asıl dava, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz ve zamanaşımı itirazı; birleşen 2016/197 Esas sayılı dava, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, İİK'nın 170/a maddesi uyarınca takibe konu senedin kambiyo senedi vasfında olmadığı iddiasıyla takibin iptali; birleşen 2016/198 Esas sayılı dava, kambiyo takibinde faiz oranına itiraz istemine ilişkindir. İzmir 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 08/06/2010 tarihli 2009/1483 Esas 2010/1067 Karar sayılı kararı ile takip borçlusu davacının alkol bağımlılığı nedeniyle kısıtlanmasına ve Mevhibe Erdem'in vasi olarak atanmasına karar verildiği, İzmir 11....

      Vekilin özel yetki verilmedikçe yapamayacağı iş ve işlemlerin belirlendiği Hukuk Muhakemeleri Kanununun 74. maddesinde, davadan veya kanun yollarından feragat sayılmış olup, borca itirazdan vazgeçme yasada açıkça sayılmamıştır. Bunun yanı sıra, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2016/9638E- 2017/1526K sayılı kararında belirtildiği üzere, takibe itirazdan vazgeçme vekilin özel yetki istemeyen olağan yetkilerindendir. (Bakınız, Yargıtay 12....

      Davalı borçlu vekili icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde, müvekkili bankanın adresinin ... olup Adana Mahkemelerinin yetkili olmadığını belirterek yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece yetkili mahkemenin davalı bankanın merkezinin bulunduğu, yer mahkemesi olan ... Mahkemeleri olduğundan mahkemenin yetkisizliğine dosyanın ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı aleyhindeki icra takibinde hem icra dairesinin yetkisine hem de borca itiraz etmiştir. Açılan davada da mahkemenin yetkisine itiraz edilmiştir. Bu durumda mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenip bir karar verilmesi gerekirken mahkemenin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi isabetli olmadığı gibi, HUMK’ nun 17.madde hükmü dikkate alınmadan yetkisizlik kararı verilmesi de doğru değildir....

        Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında akdedilmiş olması, kamu düzenini veya kesin yetki halini ihlal eden bir durumun bulunmaması gerekir. Davamızda her iki tarafın da tacir olduğu, kamu düzenini veya kesin yetki halini ihlal eden bir halin olmadığı dikkate alındığında, 01/06/2021 tarihli Ürün Satış Sözleşmesinin 8.maddesindeki yetki şartının geçerli ve uygulanabilir olduğu kanaatine varılmıştır. Bunun yanı sıra davalı tarafından uzatılmış esasa cevap süresi içerisinde yetki sözleşmesinin varlığından bahisle mahkememizin yetkisine itiraz edildiği, yetki itirazının da süresinde ve geçerli olduğu değerlendirilmiştir....

          DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı- borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Anadolu 25. İcra Müdürlüğünün 2021/437 E.sayılı dosyasında davalı alacaklı tarafından müvekkil şirket hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığını, ödeme emrinin 13/01/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkil şirket adresi Batman olup, takipte Batman İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, takibin dayanağı olan çekin keşide yeri muhatap banka şubesi ve diğer borçluların adresinin de Anadolu Adli Yargı çerçevesinde olmadığını beyanla, yetki itirazının kabulü ile icra dosyasının yetkili Batman İcra Dairesine gönderilmesini talep etmiştir....

          Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; para borcunun alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğini, huzurdaki davanın para borcuna ilişkin alacağın tahsili olduğundan müvekkilinin yerleşim yeri mahkemelerinin yetkili olup takibin Ankara'da açılmasının usul ve yasaya uygun olduğunu, davalının yetki itirazında bulunmasına rağmen borca itirazlarını saklı tutarak 7 gün içerisinde borca ilişkin herhangi bir itirazda bulunmadığını, bu nedenle borcu ve akdi ilişkiyi kabul etmiş sayılacağını ve takibin kesinleşeceğini, akdi ilişkinin kabul edilmediği gerekçesinin yerinde olmadığını, itiraz hakkının süreye tabi olup, saklı tutulmasının mümkün olmadığını, süresi içerisinde itirazda bulunulmaması nedeniyle davanın kabulü gerektiğini belirterek, mahkeme kararının iptali ile davanın kabulüne, davalının yetki itirazının kaldırılmasına, takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; davalı -alacaklının davacı-borçlular hakkında 30/04/2015 tanzim 24/04/2019 vade tarihli 4.000.000,00 TL bedelli senetten kaynaklanan 1.687.401,00 TL asıl alacak ve 38.061,00 TL işlemiş gecikme cezasına dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığı, çıkarılan örnek 10 nolu ödeme emrinin davacılara 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın da 29/07/2019 tarihinde yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır Davacı taraf dilekçesinde ödeme emrine itirazı ile birlikte yetki, borca ve imzaya itiraz etmiş olup, mahkemece ödeme emrine yönelik itiraz kabul edilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir....

          Mahkemece, icra dosyasından, davalının Ankara adresinde oturduğu, takibe karşı yetki itirazında bulunduğu gibi davaya karşı da yetki itirazında bulunması nedeniyle yetkili mahkemenin davalının ikametgahı yeri olan Ankara Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi olduğundan mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı şirket vekili, davaya konu Antalya 5.İcra Müdürlüğünün 2005/10019 takip sayılı dosyasına süresinde verdiği itiraz dilekçesinde yetkili icra müdürlüğünün Ankara İcra Müdürlüğü olduğunu bildirerek icra müdürlüğünün yetkisine itirazla birlikte borca da itiraz etmiştir. Cevap dilekçesinde de İcra Müdürlüğünün yetkisine ilişkin itirazını tekrarlamıştır....

            UYAP Entegrasyonu