Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ödeme emri 29/06/2020 tarihinde borçluya tebliğ edilmiş olmasına rağmen süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulmadığını, süresi geçtikten sonra verilen eski tarihli borca itiraz dilekçesine dayanılarak icra takibinin durdurulmasının müvekkilinin hak kaybına sebep olduğunu, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu 60. maddesinde ve borçluya gönderilen ödeme emrinde de belirtildiği üzere ödeme emrine bir itiraz varsa 7 günlük itiraz süresi içerisinde itirazın yapılması gerektiğini, icra dosyasına ait ödeme emrinin 29/06/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiğini ve itiraz süresinin 06/07/2020 tarihinde dolduğunu, ancak 03/07/2020 tarihinde ilgili memurlar tarafından görevleri gereği gerekli özen gösterilmeden havale edilen, kimin tarafından verildiği belli olmayan, imzasız ve ekinde bir kimlik tespiti dahi yapılmamış borca itiraz talebi evrakının sisteme kaydedildiğini, dosyaya itiraz süresi içerisinde herhangi bir şekilde geçerli bir itiraz dilekçesi...

İcra Müdürlüğünün 2019/1720 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, müvekkilinin takibe konu çekin hamili olmadığını, çek üzerinde ad ve imzasının bulunmadığını, borçlu sıfatı bulunmayan davacıya ödeme emri gönderilmesinin kamu düzenine aykırı ve İİK 16/2. maddesi uyarınca süresiz şikayet yoluna tabi olduğunu belirterek, takip, borç ve fer'ileri hakkındaki şikayetin kabulüne, ödeme emrinin iptaline ve ödeme emrine dayanılarak konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalı vekiline usulüne uygun davetiye tebliğ tebliğine rağmen davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, davacının borca itirazının İİK'nın 168/4- 5 madde gereği süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....

Her ne kadar davacı vekili yetki itirazının süresiz şikayete tabi olduğunu beyan etmişse de, İİK 150/a-1 maddesi uyarınca borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine başvurarak ödeme emrine itiraz edebileceğinden davacının bu istinaf sebebi yerinde görülmemiştir. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, ilk derece mahkemesi kararında kamu düzenine aykırılık yanında esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve isabetli olduğunun kabulüyle davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dair karar vermek gerekmiştir....

Davacı, 17/02/2016 tarihli takip sonrası 19/02/2016 tarihinde 2.485 EUR ve 1.915.90 USD'nin davalı tarafça haricen ödendiğini, ancak takibe ilişkin icra masrafları ve vekalet ücretinin ödenmediğini, ödeme emrinin tebliği üzerine süresi içinde takibe konu alacak ve fer’ileri yönünden borca itiraz edilerek takibin durdurulmasına sebebiyet verildiğini, borçlu-davalı tarafından yapılan ödeme tutarının takip tarihindeki kur üzerinden TL cinsinden değerinin 13.891,38 TL olup tarife gereğince karşı yan ücretinin 1.666,00 TL olduğunu ve bunun ödenmesi gerektiğini iddia etmekte, davalı yan ise ödeme emrinin tebliği üzerine 19/02/2016 tarihinde alacaklı-davacıya 2.485 EUR ve 1915.90 USD ödeme yapıldığını, yetkili Ankara Batı İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyası kapsamında gönderilen ödeme emrine karşı da borca itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, masraflar ve vekalet ücreti talep edilebilmesi için itirazın iptali davası açılması ve takibe devam edilmesi gerektiğini, alacak davasıyla icra vekalet...

    bulunduğu, Daireminizin 2016/11983 Esas 2017/4022 Karar sayılı ilamı ile; yetkili icra dairesinden borçluya gönderilen ödeme emrinin borçluya yeniden itiraz ve şikayet hakkı vereceği, mahkemece borçlunun ödeme emrine yönelik itiraz ve şikayetlerinin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak verilen kararda; ödeme emrinin borçlu asile tebliğ edilmesi gerekirken borçlunun vekiline tebliğ edilmesinin usule aykırı olduğu ayrıca borçlu vekiline gönderilen ödeme emrine dayanak belge eklenmediği gerekçesi ile şikayetin kabulüne, ödeme emrinin iptaline karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmektedir....

      /İstanbul olduğunu, Yetkili Mahkemenin genel yetki kuralı gereği Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan öncelikle yetki yönünden davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, icra takibine yalnızca yetki bakımından itiraz edildiğini, icra dairesinin yetki sorunu aşılmadan açılan davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, dava konusu edilen icra takip dosyasında dava konusu edilen icra takip dosyasında davalıların borca itiraz bulunmadığından davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün ......

        Hukuk Dairesinin 2021/916 Esas, 2021/1207 Karar sayılı ilamı) "...İtirazın iptali davasının görülebilmesi için yetkili icra müdürlüğünce usulüne uygun şekilde ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi ve ödeme emrine borçlu tarafından usulüne uygun şekilde yapılmış itirazın bulunması gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir....

          İcra Müdürlüğünün 2020/28081 Esas sayılı dosyasında kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, 11/01/2021 tarihinde ödeme emrini tebliğ aldıklarını, müvekkiline yalnızca ödeme emri gönderildiğini, takip dayağı çekin onaylı örneğinin gönderilmediğini, bu nedenle ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerektiğini, ayrıca imzaya, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini söyleyerek takibin durdurulmasına, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ödeme emrinin tebliğ işleminin iptalini şikayet yolu ile ileri sürülebilecek taleplerden olduğunu, imzaya ve borca itiraz davasında ileri sürülemeyeceğini, ayrıca dayanak belgenin ödeme emri ile birlikte gönderildiğini, açılan davanın haksız olduğunu söyleyerek davanın reddini, imzanın davacıya ait olduğunun anlaşılması halinde davacı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesini istemiştir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2019 NUMARASI : 2019/141 ESAS - 2019/152 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye, Ödeme Emrine ve Borca İtiraz KARAR : VEKİLİ : Av. FARUK KARAKAYA - İstasyon Mah. Bahçeli Sok. Seçkin Apt....

          GEREKÇE: Bir adet unsurları tam bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden-borçlu vekilince icra mahkemesine başvurularak, yetkiye, borca itiraz edilerek protesto keşide edilmediğinden bahisle kambiyo senetlerine özgü takip hakkına ilişkin şikayette bulunulmuş olup ilk derece mahkemesince , yetki itirazının reddine, davanın reddine karar verilmekle davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dava dilekçesinin 04.11.2019 tarihinde UYAP’a kaydedildiği, Hukuk Mahkemeleri ön bürosonun havale tarihinin 04.11.2019 olduğu, ödeme emrinin 28.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmış olup icra mahkemesine yapılan itiraz ve şikayet İİK'nun 168/1. maddesinin 5. bendi, 170/a-1. Maddesine göre 5 günlük süreye tabidir. 6100 sayılı HMK'nun 322/1. maddesinin göndermesiyle, 118/1. maddesi hükmüne göre eldeki dava süresindedir. Tarafların taciz olduğuna dair dosya kapsamında bir delil bulunmadığından HMK.nun 17....

          UYAP Entegrasyonu