Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

e ... adresinde 12/01/2016 tarihinde tebliğ edildiği, anılan borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğine dair dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi, böyle bir iddia ve ispatın da olmadığı, diğer bir ifade ile bu borçlu yönünden ... İcra Müdürlüğünün yetkisinin kesinleştiği, muteriz borçlu ...'ın ise diğer takip borçlusu... yönünden ... İcra Müdürlüğünün yetkisi kesinleştikten sonra 11/02/2016 tarihinde yetki itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Yukarıda açıklandığı üzere HMK.nun 7/1.maddesi gereğince; itiraz eden borçlu ... yönünden ... İcra Müdürlüğünde takip yapılmasında yasaya uymayan bir yön yoktur.O halde, mahkemece, yetki itirazının reddi ile borçlunun sair itirazlarının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile yetki itirazının kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi nedeniyle müvekkili şirketin davalı firmaya meşrubat sattığını, davalının borcunu ödememesi üzerine girişilen takibe davalının icra dairesinin yetkisine ve kısmi olarak da borca itiraz ettiğini, davalının yetki itirazının haksız olduğunu HUMK.nun 10 ve BK.nun 73/1.maddesi uyarınca yetkili icra dairelerinin Antalya olduğunu belirterek davalının icra dairesinin yetkiye ilişkin itirazının iptali ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin ikametgahının Ankara olması nedeniyle yetki itirazının haklı olduğunu öncelikle yetki hususunda karar verilmesi gerektiğini ayrıca müvekkilinin davacıya olan borcunun 4.169.97 YTL olduğunu bu miktarın icra dosyasında kabul edildiğini öne sürerek davanın reddi ile %40 tazminata karar verilmesini savunmuştur....

      İcra Müdürlüğü dosyasına usul ve yasaya uygun bir şekilde yetki itirazı bulunmadığından İstanbul ......

        İcra Müdürlüğü dosyasına usul ve yasaya uygun bir şekilde yetki itirazı bulunmadığından İstanbul 1....

        Diğer takip borçlusu şirket yönünden yetki itirazına gelince; her iki borçlunun yetki itirazında bulunması nedeniyle borçlu ... yönünden İzmir icra dairesinin yetkisi yetki itirazı tarihi itibariyle kesinleşmediğinden HMK 7/1 maddesi uyarınca borçlu şirket yönünden de İzmir icra dairelerinin yetkili olduğundan söz edilemez. Borçlu şirketin ticaret sicil adresinin Karşıyaka olması, ödeme emrinin bu adreste şirkete tebliğ edilmiş bulunması, takibe konu bononun tanzim yerinin Karşıyaka olması, bono da yazılı İzmir mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin yetki şartının HMK 17. maddesi kapsamına göre geçersiz olması birlikte değerlendirildiğinde, borçlu şirketin yetki itirazının kabul edilerek icra mahkemesince takibe yetki yönünden itiraz eden borçlu şirket yönünden icra dosyasının ayrılmasına (tefrikine) ve yetkili yer olan Karşıyaka icra dairesine gönderilmesine karar verilmesi gereklidir....

          Davacı, kambiyo takibinde yetki itirazının yanı sıra takip dayanağı çeklerde borçlu şirket adına atılı imzanın müvekkili şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığını ve çeklerdeki imzanın düzenlendiği tarihteki şirket yetkilisi tarafından atılmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itiraz etmiştir. Davalı ise çeklerin üzerinde yazılı keşide tarihinden önce ileri tarihli olarak düzenlendiğini, düzenleme tarihi itibarıyla yetkili olan şirket yetkilisince imzalandığını savunmuştur. Davacı yetki itirazında bulunmuş ise de, yetkili icra dairesinin Bolu veya Ankara icra dairesi olduğunu beyan ederek seçtiği yetkili icra dairesini bildirmediğinden HMK'nın 19/2. maddesine göre usulüne uygun olmayan yetki itirazının dikkate alınmasına olanak yoktur....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacılar aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacı tarafın yetkiye itiraz ettiği, aynı zamanda davacı gerçek kişilerin bonodaki imzalarının borçlu şirketleri temsilen atıldığı iddiasıyla borca itiraz ettikleri, takibe konu bono fotokopisinin incelenmesinde alacaklı tarafın lehtar borçlu tarafın ise keşideci şirket ve avalist olarak imzalarının bulunduğu, takibe konu bonoda İstanbul mahkemelerinin yetkili kılındığı, HMK 17.md kapsamında yetki sözleşmesinin geçerli olduğu, tacirler arasında düzenlenen yetki sözleşmesinin avalistleri de bağladığı, İİK 169/a maddesi kapsamında davacı gerçek kişilerin borca itirazla ilgili herhangi bir delil sunmadıkları, takip dayanağı bono üzerinde şirket kaşeleri dışına atılan imzaların davacıları sorumlu kıldığı anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          İcra ve İflas Kanunu'nun "Yetki" başlıklı 50/1. maddesinde aynen "para veya teminat borcu için takip hususunda HMK'nın yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe selahiyetlidir" düzenlemesine yer verilmiştir....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketten çeşitli tarihte elektrik malzemeleri satın alıp, borcunu süresi içinde ödeyemediğini, bunun üzerine davalının müvekkili aleyhine takibe geçtiğini, müvekkilinin yetki ve faiz yönünden takibe itiraz ettiğini ve borcunu faizi ile birlikte ödediğini, ancak buna rağmen davalının yetkili icra müdürlüğü olan ... İcra Müdürlüğü’nden yeniden ödeme emri gönderdiğini, bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu belirtmiş, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            İcra Müdürlüğünün 2016/29260 Esas sayılı dosyasıyla borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını, borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine ve borcun muaccel olmadığını dile getirerek borca itiraz ettiğini, itirazlarının yerinde olmadığını, takip konusu sözleşmede davalı borçlunun vade tarihlerinde ödemesi gereken tutarların açıkça yazıldığı olduğunu, yetki şartının sözleşmede belirlendiğini, davalı ile davacı arasında aynı sözleşmeden kaynaklanan 2012 yılında yapılan bir icra takibinin mevcut olduğu, ilgili takibe itiraz sonucunda mahkemece takibe itirazın kaldırılmasına dair karar verildiğini, borçlunun sözleşmedeki imzasına itiraz etmeyerek imzasını ikrar ettiğini, takip hukuku yönünden geçerli bir sözleşme belgesi sunamayan borçulunun itirazının kaldırılması ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu