İcra Dairesince gönderilen (Örnek No:...) ödeme emrinin borçlu/davalıya 16/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 22/12/2020 tarihinde hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına, faize ve davalı borçlunun ikameti olan Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek icra dairesinin yetkisine de itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 22/12/2022 tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde 30.092,55.-TL asıl alacak üzerinden huzurdaki itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmaktadır. Davalı taraf, icra müdürlüğündeki takip dosyasına süresi içerisinde verdiği itiraz dilekçesinde icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmiştir. Davacının adresinin "..." olduğu hususunda uyuşmazlık ve tereddüt yoktur....
Esas sayılı dosyasında 85.375,07 TL ( takip sonrası işlemiş faiz ve feri ve masrafları hariç ) ilamsız icra takibi başlattıklarını, Borçlular işbu takibe ilişkin borcun tamamına, imzaya, yetkiye, faize, faiz oranlarına ve diğer tüm fer'ilere itiraz ettiğini, borçlunun itiraza ilişkin iddialarının taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, Borçlu ... itiraz dilekçesinde yalnızca icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğini, ... iş bu icra takibine ilişkin borcu olduğunu kabul etmediğini, itirazı yetki itirazı sınırlı olduğunu, borçlunun yetkiye itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, tacir olan borçlular ile müvekkili arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 60. vd Maddesi gereğince yetkili mahkeme ve icra daireleri müvekkili bankanın merkezinin bulunduğu yer icra müdürlükleri olarak belirlendiğini, müvekkili bankanın merkez adresi İstanbul Şişli olduğunu, Borçlu ... ise imzaya, yetkiye borcun tamamına, faize ve faiz oranları ile diğer tüm ferilerine itiraz etmesine rağmen...
HMK'nın 114/1-ç maddesindeki dava şartı, yetkinin kesin olduğu hallerle sınırlıdır, dava konusu icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş, sadece borca itiraz edilmiştir. Bu sebeple icra dairesinin yetkisi incelenmemiştir. Taraflar tacir olduklarından dolayı HMK.nun 17.maddesi uyarınca yanlar arasındaki sözleşmede düzenlenen yetki şartı geçerli olup, anılan yasa hükmünde belirtilen yetkinin münhasır yetki kuralı niteliğinde bulunması ve HMK'nın 19. maddesi uyarınca davalı tarafından süresinde usulüne uygun şekilde yetki itirazında bulunulması nedeniyle, davanın sadece yetki sözleşmesinde gösterilen Kahramanmaraş mahkemesinde açılacağı gözetilmiş, (Bkz. Yargıtay .......
İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyası ile davacı müvekkilinin davalı borçludan alacaklı olduğu fatura bakiye ücretinin tahsili talep edildiğini, ancak davalı-borçlu tarafın haksız ve gerekçesiz borca, faize, faiz oranına ve takip ferilerine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalı borçlunun borca itirazının iptali gerekli olduğunu, müvekkili firmanın bu sözleşmeye istinaden kendisinden beklenilen işi gerçekleştirdiğini, davalı firma kararlaştırıldığı üzere zamanında bakiye ödemeyi yapmadığını, işbu nedenle cebri icra yoluna başvurulduğunu, davalı borçlunun faize ve faiz oranına itirazının iptali gerekli olduğunu, Bakırköy .......
Davacı T1 tarafından yetkisiz icra dairesinde davalı aleyhine icra takibinin yapılması, davalı tarafından icra dairesinin yetkisine, borca ve faize itiraz edilmiş olması, bu haliyle yetkili icra dairesinde yapılan bir icra takibi bulunmaması nedeniyle; Ordu İcra Dairelerinin yetkisiz olduğu kabul edilerek açılan itirazın iptali davasının usulden reddine" gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davacı vekili; davalı tarafça iş bu dosyaya yasal süresi içerisinde yapılmış bir itiraz olmadığını, mahkemenin davanın esasına girdikten sonra icra dosyasında yapılmış yetki itirazı kesin itiraz gibi değerlendirilip davanın yetkisizlik nedeni ile reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur....
Ltd Şti'nin de borca, ferilerine ve yetkiye itiraz ettiğini, davalı borçluların itirazlarının yasal süresi içerisinde ve geçerli olduklarını, Hadim İcra Müdürlüğü'nün itiraz üzerine icranın durdurulmasına dair 02/02/2018 tarihli kararı ile davacı alacaklı vekilinin icranın devamına ilişkin talebinin reddine dair 05/02/2018 tarihli kararının hukuka uygun olduğunu, İİK'nun 50. maddesinde “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur....
Anayasanın 36.maddesinde; "herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme görev ve yetki içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz" düzenlemesi bulunmaktadır; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6.maddesinde ise; " her şahıs gerek medeni hak ve vecibeleri ile ilgili nizalar, gerek ceza-i sahada kendisine karşı serdedilen bir isnadın esası hakkında karar verecek olan kanuni, müstakil ve tarafsız bir mahkeme tarafından davasının makul bir süre içerisinde hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkına haizdir " hükmü mevcuttur. Hakkaniyete uygun yargılanma hakkı hem ceza yargılaması, hem de medeni hak ve yükümlülükleri karara bağlayan yargılamalar için geçerli bir haktır....
Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır(HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19- 267 E., 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13- 241 E., 2002/208 K.; 25.04.2018 gün ve 2017/19- 902 E., 2018/973 K.). Ancak mahkemece icra dairesinin yetkisine vaki itiraz hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemiş ve yetki itirazının usulüne uygun olup olmadığı denetlenmemiştir. Bununla birlikte icra takibine itiraz edilirken yetkiye de itiraz edilmiş, fakat yetkili icra dairesi gösterilmemiş olması nedeniyle icra dairesinin yetkisine itiraz usulüne uygun olmayıp, yerinde değildir. Bunun yanı sıra Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. İİK'nun 50 nci maddesi, icra dairelerinin yetkisini düzenlemiştir. İtirazın iptali davası için İİK'nda özel bir yetki kuralı öngörülmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araca davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın çarparak hasara neden olduğunu ileri sürerek sigortalısına ödediği 1.482.000.000.TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar, öncelikle yetki itirazında bulunmuş, kusura hasara ve faize itiraz ederek davanın reddini savunmuşlardır....
Yetki itirazının incelemesi neticesi mahkeme yetkili olduğuna karar verirse borçlunun icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazının reddine karar verilerek uyuşmazlığın esastan incelenmesine geçilecektir. Mahkeme yapmış olduğu inceleme neticesi takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından dava şartı eksikliğinden davanın usulden reddine karar verecektir. 4. Dosya kapsamından, alacağın tahsili için Bismil İcra Müdürlüğünün 2021/302 Esas sayılı takip dosyası ile takip başlattığı, davalının yetkiye, takibe, asıl alacağa, faize, faiz oranlarına ve diğer tüm alacak kalemlerine itiraz ettiği, takibin durduğu, itiraz davasının takibin başlatıldığı yer olan Bismil 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı anlaşılmaktadır. İtiraz davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerektiğinden uyuşmazlığın Bismil 3....