Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yetki itirazı konusunda inceleme yapılmadan esasa ilişkin olarak karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporuna itirazları nedeniyle yeni bir bilirkişi raporu alınmadığını ayrıca müvekkil tarafından yapılan şikayetin incelendiği Bakırköy CBS şikayeti ile 2022/35419 Sor. Sayılı dosyasının incelenmediğini, mahkemece eksik inceleme ile karar verildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 50/2. maddesi gereğince; yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kat'i surette karara raptolunur. Dava dilekçesinde borçlu davacı, yetkiye itirazla birlikte imzaya itirazını ileri sürmüş ise de, mahkemece yetkiye itiraz hakkında öncelikle karar verilmesi gerekirken, yetkiye itiraz konusunda hiçbir değerlendirme yapılmadan esas hakkında karar verilmiştir....
Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....
İcra Müdürlüğü'nün 2020/7583 Esas sayılı icra dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu icra takibine başlandığını, dosyaya yapmış oldukları yetki itirazı ile dosyanın ilgili icra dairesine gönderildiğini, yetki itirazlarının vekil vasıtasıyla yapıldığını, dolayısıyla müvekkili Ahmet Altaş'a gönderilen tebligatın usulsüz olduğunu, alacaklı tarafın kötü niyetli olarak mükerrer tahsilat yapma niyetinde olduklarını, müvekkili tarafından farklı tarihlerde toplamda 9.000,00 TL ödeme yapıldığını, ödeme dekontlarını ek olarak dosyaya sunduklarını belirtmiş, başlatılan takibin durdurulmasına ve iptaline, alacaklı tarafa asıl alacağın %20'sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borçlunun usulsüz tebligat şikayeti ve yetki itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı borçlunun yasal süresinden sonra istinaf talebinde bulunduğu, Bölge Adliye Mahkemesi’nce istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verildiği, karara karşı alacaklının temyiz yoluna başvurduğu görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından 11 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçluların yetki itirazı ile birlikte bonoların 9 tanesinin vadesi gelmeden takibe konulduğunu ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece istemin reddine karar verildiği, iş bu kararın temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 19.11.2015 tarih ve 2015/20155 E - 28709 K. sayılı ilamıyla, 15.02.2015 ve 15.4.2015 vade tarihli bonolar yönünden yetki itirazlarının kabulü, 15.01.2015, 15.02.2015, 15.4.2015...
nun 89/1. maddesinin istisnasını teşkil ettiğinden, kambiyo senetlerine ilişkin takiplerin borçlunun ikametgah adresindeki icra dairesinde ya da takip dayanağı kambiyo senetlerinin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde ya da senet üzerindeki yetkili kılınan yerdeki icra dairesinde yapılması gerekir. Takip dosyası incelendiğinde takibe dayanak senet üzerinde İstanbul Mahkemelerin yetkili kılındığı görülmüştür. HMK 17.maddesinde; "Tacirler veya kamu tüzel kişilere, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşme ile yetkili kılabilirler." denilmekte olup, Takip dayanağı bonoda tarafların tacir olmadığı anlaşılmakla, yetki sözleşmesi geçerli olmadığından davalının bu yöne ilişkin itirazı yerinde görülmemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "....Dava borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayeti ve takibin iptali istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nın 776. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde bono veya emre yazılı senedin kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödeme vaadini içermesi gerektiği, 777. maddesinde de bu unsuru içermeyen bir senedin bono sayılmayacağı hükme bağlanmıştır. Bir kambiyo senedi olan bono üzerine bedel, faiz, protestodan muafiyet ve yetki şartı gibi kayıtların konulması kabul edilmekte ise de, illetten mücerretlik veya muayyenlik niteliklerini ortadan kaldıran kayıtların bono üzerine konulması onun kambiyo niteliğini ortadan kaldırır. Bu çerçevede belirlilik (muayyenlik) kambiyo senetlerinin temel unsurlarından biridir. Tedavül kabiliyeti de dikkate alındığında, bononun bütün unsurlarının açık, net, yoruma elverişli olmayacak biçimde belirgin olması gerekir....
e 20.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itirazının ise yasal 5 günlük süreden sonra 29.08.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, öncelikle usulsüz tebligat şikayetinin değerlendirilerek, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin tesbiti halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve düzeltilen tebliğ tarihine göre imzaya itirazı süresinde ise itirazın esası yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebligat şikayeti değerlendirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 04.10.2014 tarih, 17942/23610 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi...tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçluların, yasal süreden sonra icra mahkemesine başvurarak usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte, çekin lehtar hanesinde tahrifat yapıldığını ileri sürerek alacaklının kambiyo takibi yapma hakkı bulunmadığından bahisle takibin iptalini talep ettikleri, mahkemece, HMK.nun 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
Dava İİK'nun 16,21 maddeleri uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayeti ve İİK'nun 170/a maddesi uyarınca açılmış borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetidir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, şikayete konu ödeme emrinin T.K'nun 21/2 maddesine uygun tebliğ edilmiş olmasına, tebligat zarfının mavi olmamasının tebligatı geçersiz kılmayacağına, ödeme emri usulüne uygun tebliğ edildiğinden borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetinin yasal 5 günlük süresi içinde olmamasına, ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 6....