Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN KALDIRILMASI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Dairemizin önceki günlü geri çevirme kararı gerekleri tam olarak yerine getirilmeden dosya temyiz incelemesi için gönderilmiştir. Davacı şirkete düzeltme kararının tebliğ edildiğine dair belgeye dosyada rastlanmadığı gibi getirtilen belgelerden "tebligat parçasının ön yüzü" bulunmayıp sekreter ....'in imzasına 23.08.2012 tarihinde tebliğ edildiğini gösteren arka yüzünün bulunması nedeniyle tebligatın kime, ne şekilde yapıldığı ve hangi hususun tebliğ edildiği denetlenememiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : İmar kirliliğine neden olma HÜKÜM : Düşme Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre mağdurun 21/10/2013 tarihli dilekçe ile davaya katılmak istediği, ancak mahkemesince katılma hususunda bir karar verilmediği anlaşılmakla; CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdurun kamu davasına katılmasına karar verilerek dosya görüşüldü: Temyiz edenin temyiz hak ve yetkisinin bulunmaması, Nedeniyle Yerel Mahkemece verilen temyiz isteğinin reddine ilişkin karara karşı yapılan itiraz şikayetten vazgeçen avukat ... vekaletnamesinde şikayetten vazgeçme yetkisi olmaması nedeniyle yerinde görüldüğünden, RET KARARININ KALDIRILMASI suretiyle işin esasına geçildi. Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi....

      Sözleşmesi Kanunu'na (6356 sayılı Kanun) aykırı olduğunun açık olduğunu, zira Kanun'un yetki tespitine itirazı düzenleyen 43 üncü maddesinin 5 inci fıkrasında "İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur." hükmünün düzenlendiğini, bu hükme göre yetki işlemlerinin devamı kararın kesinleşmesi şartına bağlanmış olup karar kesinleşmeksizin yetki işlemlerine devam edilmesinin mümkün olmadığını, Kanun'un işbu amir hükmü karşısında davalı Bakanlık tarafından yeni bir yetki belgesi düzenlenmesinin ise adeta kanun hükmünü dolanmak olup derhâl iptal edilmesi gerektiğini, bunun yanı sıra 12.09.2019 tarihli yetki belgesine itiraza dair davalarında da belirttikleri üzere 12.09.2019 tarihli yetki belgesine esas olarak gösterilen müvekkili Şirket işyerinde çalışan sayısına dair tespitin hatalı olduğunu, yine yetki belgesinin verildiği tarih olan 04.08.2021 tarihinde müvekkili Şirkette çalışan personel sayısının 44 olduğunu ve Bakanlık tarafından verilen listede yer alan işyerlerinden...

        B) DAVALININ CEVABI : Davalı vekili cevap dilekçesinde, yetki, derdestlik, husumet, hak düşürücü süre, zamanaşımı gibi usulü sebeplerle ve kurum işleminin doğru olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. C) YEREL MAHKEME KARARI : Mahkemece, 15/12/2016 tarihli kararda, davanın kısmen kabulüne, sürekli iş göremezlik gelir başlanıcının 3. Adli Tıp İhtisas Kurul raporunda tespit edilen tarihi takip eden aybaşı olan 01.01.2009 tarihi olduğunun tespitine, aksi Kurum işleminin iptaline; talep ile bağlı kalınarak 01/07/2012 tarihinden itibaren ödenecek sürekli iş göremezlik gelirlerinin her ay ödenmesi gereken aylıklara Kurum tarihinden gelirin bağlandığı 01/02/2014 tarihine kadar işleyecek yasal faizlerle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiş; kararın gerekçesinde "01.01.2009 tarihinden itibaren davacıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanması gerektiğine," şeklinde ifadeye yer verilmiştir....

          YEREL MAHKEME KARARI : Antalya 10.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/393 Esas sayılı 21/12/2022 tarihli ara kararı ile; "davalı vekilinin henüz ön inceleme aşamasına geçilmeden önce yetki itirazında ve dolayısıyla ihtiyati tedbir ara kararına itirazda bulunduğu, yetki itirazının kabulü halinde yetkili ve görevli mahkemenin mahkememizin ihtiyati tedbir kararını ortadan kaldırma yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla bu aşamada davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine, " şeklinde karar verilmiştir....

          ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir." ve aynı Kanunun 301. maddesinin "Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek, katılan vekilinin temyiz itirazının; tanık beyanlarına rağmen sanığın yağma suçundan mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, kamera kayıtlarının net olmadığına ve bilirkişi raporunun taraflarına tebliğ edilmeyip hüküm kurmaya elverişsiz olduğuna yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede; Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanık hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümde ileri sürülen temyiz sebepleri yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, katılan vekilinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İTİRAZININ...

            Ceza Dairesinin 09/09/2021 tarih, 2021/2424 E. 2021/2652 sayılı “Düzeltilerek İstinaf Başvurusunun Esastan Reddi” kararına yönelik TEMYİZ İTİRAZININ ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine, 16.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              itirazı ile, yerel mahkeme kararında tekerrüre esas alınan ilamının kesinleşmiş bir mahkumiyet hükmü olduğu ve tekerrüre esas alınmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, ayrıca her ne kadar mahkeme kararında TCK’nin 53. maddesinin yazımında 53/1-e bendi yazılmamış ise de, bu maddenin kasten işlenen suçtan dolayı verilen hapis cezasının kanuni sonucu olduğu ve infaz aşamasında da gözetilmesinin mümkün olduğu, bu nedenle her iki bozma sebebinin yerinde olmadığı gerekçeleriyle Dairemizin bozma kararının kaldırılması talebiyle Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığına dosyanın gönderildiği, 6352 sayılı yasanın 99. maddesiyle ile değişik 5271 sayılı CMK'nin 308/2-3. bentleri ile 5320 sayılı kanunun geçici 5. maddesi uyarınca, Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nca henüz karara bağlanmayan dosyanın itirazen incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi üzerine yapılan incelemede; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 16/03/2012 tarih 2009/85871 sayılı İTİRAZININ...

                Gerekçe bölümünde belirtilen nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İTİRAZININ oy birliğiyle REDDİNE, 2. 5271 sayılı Kanun’un 308 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Yargıtay 9. Ceza Dairesinin, 28.06.2022 tarihli ve 2021/17488 Esas, 2022/6722 Karar sayılı bozma kararı ile ilgili itirazı incelemek üzere dava dosyasının, Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.04.2023 tarihinde karar verildi....

                  Gerekçe bölümünde belirtilen nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı İTİRAZININ oy birliğiyle REDDİNE, 2. 5271 sayılı Kanun’un 308 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesinin, 12.01.2015 tarihli ve 2014/8465 Esas, 2015/22 Karar sayılı onama kararı ile ilgili itirazı incelemek üzere dava dosyasının, Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.11.2023 tarihinde karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu