WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, borçluların icra mahkemesine başvurusu takip dayanağı belgenin ödeme emri ile birlikte gönderilmesine ilişkin şikayet olup borçluların senet aslının icra kasasına alınmadığı yönünde bir şikayeti olmadığı gibi, icra müdürlüğünün ........2015 tarihli yazısında çek aslının icra kasasında olduğu belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece; borçlunun dayanak belgenin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediğine ilişkin şikayeti bulunduğu halde bu yönde inceleme yapılmadan çek aslının icra müdürlüğü kasasına alınmadığı gerekçesi ile şikayetin kabulu yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/.../2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Bu...durumda, yukarıda...açıklanan...maddeler...ve...kurallar...gereğince...ihalenin...feshine...yönelik...şikayeti...inceleme...yetkisi...satışı...gerçekleştiren...talimat...icra...dairesinin...bağlı...olduğu.........İcra...Mahkemelerine...aittir. Kamu...düzenine...ilişkin...kesin...yetki...kuralı...olması...nedeniyle...aleyhe...bozma...ilkesi...nazara...alınamayacağından, mahkemece, yetkisizlik...kararı...verilmesi...gerekirken...işin...esası...incelenerek...yazılı...şekilde...hüküm...tesisi...isabetsizdir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; HMK'nın 17. maddesinde düzenlenen yetki kuralının kesin yetki değil, münhasır yetki olduğunu, kesin yetki hallerinin, HMK'da açıkça düzenlenmiş olup, hukukun temel prensibi gereği kısıtlayıcı hükümlerde kıyas yapılamayacağını, Yargıtay'ın pek çok kararında belirtildiği üzere, aksi kararlaştırılabilen bir durumun kamu düzeninden olamayacağını, bu nedenle, Yargıtay'ın da yerleşik içtihadına göre yetki itirazında bulunulmadığı takdirde resen nazara alınmasının mümkün olmadığını, aynı şekilde, borçlu/davalı yetki itirazında yetki sözleşmesine dayanmamışsa yine yetki sözleşmesinin dikkate alınmayacağını, geçerli bir yetki itirazının bulunmadığını, sözleşmedeki yetki itirazının resen nazara alınmasının mümkün olmadığını, borçlu/davalının ortada bir yetki sözleşmesi olduğunu bilmesine rağmen icra müdürlüğüne yaptığı yetki itirazında, ikametgahının Beykoz/İstanbul olduğunu söyleyerek, icra takibinde İstanbul Anadolu İcra...

      Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının istek halinde davacı tarafa iadesine, 10- Kararın taraflara tebliğ edilmesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda tarafların yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

      Borçlunun yetki itirazının kabulü, anılan kararın kesinleşmesi ve takibin yetkili icra dairesinde devamı halinde borçluya yetkili icra dairesinden yeniden ödeme emrinin tebliğ edileceği tartışmasızdır. Kendisine yetkili icra dairesinden ödeme emri tebliğ edilen borçlu, takibe konu edilen senedin kambiyo vasfını taşımadığı yönündeki şikayeti ile borca itirazını yine yasal süresinde ileri sürebilir. Bu itibarla borçlunun yetki itirazının takibin iptaline yönelik sair şikayet ve itirazlarından önce değerlendirilmesi zorunludur. İİK.'nın 169/a-6. fıkrasında borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü hâlinde kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edileceği düzenlemesine yer verilmiştir....

      Davacı taraf ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, ödeme emri ile birlikte senet suretinin gönderilmediği beyanla; usulsüz tebliğ şikayeti ile borca itirazda bulunmuş, mahkemece usulsüz tebliğ şikayeti kabul edilerek borca itirazın reddine karar verilmiştir. Davacı taraf ödeme emri ile birlikte dayanak belge suretinin gönderilmediğini, beyan etmiş ise de, ödeme emrinde " dayanak belge ihtiva eder " ibaresinin olduğu anlaşılmakla bu yöne ilişkin istinaf talebi yerinde görülmemiştir....

      Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172- 107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez (Yargıtay 12.HD'nin 16/06/2020 tarihli, 2019/8587 Esas, 2020/4815 Karar sayılı içtihadı) Somut olayda, davacı borçluya 7 örnek ödeme emri 21/06/2019 tarihinde tebliğ edilmiş ve buna yönelik olarak usulsüz tebligat şikayeti ileri sürülmüştür. Davacı vekili her ne kadar takipten 10/09/2019 tarihinde haberdar olduklarını belirtip 12/09/2019 tarihinde mahkemeye başvurmuş ise de, davacı taraf 07/08/2019 tarihinde bizzat tebliğ edilen kıymet takdiri üzerine takipten haberdar olmuş ve bu öğrenme tarihine göre de İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreyi geçirdikten sonra 12/09/2019 tarihinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ şikayeti ile icra mahkemesine başvurmuştur....

      Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine, Dairemizin 02/12/2020 tarih, 2020/270 E., 20220/2394 K. sayılı kararı ile yapılan istinaf başvurusu incelemesi sonucunda "...Borçlunun başvurusunda, süresi içerisinde, öncelikle usulsüz tebliğ şikayeti ile tebliğ tarihinin düzeltilmesini, sonra aynı takip dosyası için usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte terditli olarak, yetki itirazı, takip öncesi ve sonrası zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece; yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu, borca itirazın beş günlük süreye tabi olduğu, somut olayda itirazın 05.07.2019 tarihinde yapıldığı ve süresinde olmadığı gerekçesi ile "istemin reddine" hükmedildiği görülmektedir....

      Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde 2004 sayılı Kanun'un 79 uncu ve 360 ıncı maddeleri, bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır. 2004 sayılı Kanun'un 360 ıncı maddesi gereğince haczedilen mallar başka bir yerde bulunduğu takdirde satış, istinabe suretiyle yapılacağı, artırma ve ihaleye mütedair ihtilafların istinabe olunan icra dairesinin tabi bulunduğu icra mahkemesince hallolacağı düzenlemesini içermektedir. Satışın durdurulması veya satış işlemlerinin devamına karar verilmesi ise, bu istisnalar kapsamına girmeyip 2004 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi gereğince bu konu ile ilgili şikayetleri inceleme yetkisi, asıl icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesine aittir. Bu nedenle şikayeti inceleme yetkisinin asıl icra dairesi olan Bakırköy 6. İcra Dairesinin bağlı olduğu Bakırköy 9. İcra Hukuk Mahkemesine aittir. III....

        nun 168/5.maddesi hükmü gereği borçlunun borcu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, yetki itirazını sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı İİK'nun 168/5 maddesi kapsamında olup yasal beş günlük sürede yapılması zorunludur. İİK.'nun 71 .maddesinde göre süresiz olarak ileri sürülebilecek olan zamanaşımı şikayeti ise; takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleşmesi hali için geçerlidir....

          UYAP Entegrasyonu