Mahkememizce davacı T1 olarak tespit edilmekle bu yetkili yönünden imzaya itiraz edip etmeyecekleri yönünde beyanda bulunmaları, ediyorlar ise şahsı mahkememizde hazır ederek incelemeye esas olacak şekilde imzalarının alınması yönünde karar verildiği, davacı vekili duruşmada müvekkili T1'ı hazır edemediklerini bildirmiş, diğer müvekkilleri yönünden açılan davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Her ne kadar davacının çekteki imzanın şirket ortağı ve yönetim kurulu başkanı olarak şirketi temsile yetkili olduğu kararlaştırılan T1'a ait olmadığı yönünde bir iddia ve talebi olmadığı, şirketin yönetim kurulu başkanı olan T1'ın şirketi temsile yetkili kılındığı 28/02/2017 tarihli Ticaret Sicil Gazetesindeki yetkileri aynen devam ettiği..." gerekçesi ile "davacı tarafın imzaya itirazlarının reddine, şartları oluşmadığından davalı tarafın tazminat taleplerinin reddine" karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
Bu nedenle yasada yetki hususunun en geç Bölge Adliye Mahkemesi kararıyla çözümlenmesi sisteminin benimsendiği açıkça görüldüğünden yetki hususunu inceleyen Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı özellikle 362/1-c madde hükmü de gözetildiğinde temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olmadığı sonucuna varılmalıdır. Somut olayda; davacının, ... 21. İcra Müdürlüğü'nün 2017/12987 E. sayılı dosyasından başlatılan takipte yetkiye, borca ve imzaya itiraz ettiği... İcra Hukuk Mahkemesince; ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olması nedeniyle yetkisizlik kararı verildiği, davacı tarafından bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Bu durumda, diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm, borçlulardan birinin, onun için genel yetkili yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılması ve onun hakkındaki yetkinin kesinleşmiş olması hali içindir. Somut olayda, alacaklı tarafından, borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, itiraz tarihi itibariyle yetki itirazında bulunmayan takip borçluları yönünden icra takibinin yapıldığı İstanbul İcra Dairelerinin yetkisinin kesinleşmediği, itiraz eden borçlu Müge Demet Çelen'e ödeme emrinin 13.12.2011 tarihinde Kartal/İstanbul adresinde tebliğ edildiği, süresinde borçlunun yetki itirazında bulunduğu, itirazında yetkili icra dairesi olarak gösterdiği İstanbul/Anadolu İcra Dairelerinin yetkili olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece borçlu Müge Demekt Çelen yönünden yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir." denilmiştir....
İTİRAZ Borçlular itiraz dilekçesinde, senet aslının dosyada mevcut olmadığını, senet aslı kasada bulunmadığından imza incelemesi yapamadıklarını, borçlu ... için imza itiraz haklarını saklı tuttuklarını, diğer borçlunun asla imza atmadığını, bu nedenle borcu bulunmadığını borca ve ferilerine itiraz ettiklerini, ayrıca fotokopi senette ödeme yeri ve borçluların geçerli bir adreslerinin bulunmadığını, komisyon adı altında istenilen ücretin talebinin mümkün olmadığını, alacaklı veya vekilinin adına ödeme yapılacak banka adı ve hesap bilgilerinin ve yerleşim yerinin takip talebinde mevcut olmadığını belirterek takibin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2021 NUMARASI : 2019/541 ESAS 2021/134 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, ödeme emrinde müvekkilinin adresinin yanlış yazıldığını, borca itiraz ettiklerini, borca ve imzaya itirazlarının kabulü ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....
DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil aleyhine kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatıldığını, ödeme emrine süresi içinde yetki itirazında bulunduklarını, müvekkilinin adresinin Karataş/Adana olduğunu, tebliğ yapılan adresinde Adana olduğunu, bonoda İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğu belirtilmiş ise de HMK 17 hükmünün sadece tacirler yönünden geçerli olduğunu, müvekkilinin tacir olmadığı için yetki sözleşmesinin geçersiz olduğunu, yetkili icra dairesini Karataş İcra Dairesi olduğunu belirterek, davanın kabulüne, İstanbul İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine, Karataş İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 09/01/2020 gün, 2019/967 E, 2020/19 K sayılı kararla "Yetki itirazının KABULÜNE, İstanbul 7....
Karar başlığında davanın konusunun yalnızca imzaya itiraz olarak gösterilmesi doğru değil ise de konunun eksik gösterilmesinin hükmün geçerliliğine etkisi yoktur. Diğer taraftan iki davacı tarafından açılan davada, hükümde çoğul ifade yerine davacı şeklinde tekil ifade kullanılması hatalı ise de, karar başlığında her iki davacının adına yer verilmiş olması, kararın her iki davacı bakımından geçerli olduğunu ortaya koymaktadır. Yetki itirazının kabulü nedeniyle davacılar lehine yargılama gideri ve avukatlık ücretine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraza ilişkin davada Yalova İcra Hukuk ve 2.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, imzaya ve borca itiraz istemine ilişkindir. Yalova 2.Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın imzaya ve borca itiraz davası olduğu İİK 169 ve 170. maddeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Somut olayda, takibe konu çekteki imzaya itiraz eden borçlunun lehtar-ciranta ... Ltd.Şti., alacaklının ise çeki, imzaya itiraz eden lehtar-ciranta ... Ltd.Şti.’den ciro yolu ile alan yetkili hamil ... Bankası A.Ş. olduğu görülmektedir. Lehtar-cirantanın imzaya itirazı üzerine yapılan inceleme sonunda imzanın borçluya ait olmadığı tespit edilmiştir. Takip alacaklısı, muteriz lehtar-ciranta ile doğrudan ilişki içerisinde olduğundan imzanın itiraz eden borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır. Bu durumda ciranta olan alacaklının ağır kusurlu olduğundan bahsedilir. Mahkemece, yukarıda belirtilen yasa maddesi uyarınca borçlu lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken, yasal koşullar oluşmadığından bahisle tazminata hükmedilmemesi isabetsizdir....