Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesindeki özel yetki kuralını nazara alarak para borçlarında borcun ifa yerinin yetkili olacağı değerlendirmesini yapmak gerekir.Alacaklı olan müvekkil şirketin ödeme zamanındaki yerleşim yeri Hürriyet Mah. Dr. Cemil Bengü Cad. No.1 Çağlayan/İSTANBUL olduğundan ötürü, yetkili mahkemeler İstanbul Mahkemeleri' dir. Dolayısıyla işbu dava yetkili yerde açılmıştır. borçlunun yukarıda sayılan icra takibine itirazı haksız ve hukuki dayanaktan yoksundur.Borçlu/davalı şirket elektrik saati bağlatmış ve aylık fatura tüketim bedellerini ödememiştir. 06.08.2021 tarihli itirazda hiçbir gerekçe göstermeden Müvekkile hiçbir borcunun olmadığı iddiasında bulunarak borca, faize, yetkiye (mts dosyalarında yetkiye itiraz edilmesinin -borca itiraz ile birlikte- bir hükmü yoktur zira borca itiraz da mevcut olduğundan dosya alacaklılar tarafından kabul edilse dahi yetkili olduğu iddia edilen yerlere gönderilememektedir.) ve diğer tüm fer’ilere itiraz etmiştir....

Dava konusu çek incelendiğinde keşide yerinin İstanbul olduğu görülmüş yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiş davacının borca itirazına yönelik incelemeye geçilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin takibe konu çekle ilgili alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkili ile alacaklı ve çeklerde adı veya ünvanın yazılı diğer kişiler ve şirketlerle arasında herhangi bir ticari yada hukuki ilişkinin mevcut olmadığını,müvekkilinin çekle ilgili ödeme yasağı kararı koyduran çek hamili Çağda Peynircilik Süt Ürünleri ve San.Tic.Ltd.Şti.ne çek bedelini ödediğini belirtmiştir. İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçluya aittir....

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, usul hükümleri gereğince yetkiye, imzaya, borca itiraz edilmesi halinde öncelikle yetki itirazının değerlendirilmesinin gerekmesine, bonolara dayanılarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, takibin borçlunun yerleşim yerindeki, bonolarda öngörülen ödeme yerinde yahut ödeme yeri gösterilmemişse, bononun düzenlendiği yerdeki icra dairesinde veya yetki sözleşmesinde belirtilen yerde yapılmasının gerekmesine, icra takibine dayanağı olan bonolarda borçlunun yerleşim yerinin Ataşehir/İstanbul olarak belirtilmesine, bir kısım bonolarda düzenleme yerinin İstanbul, yetki sözleşmesinde belirtilen yerin İstanbul olarak yazılmış olmasına, İzmir olarak belirtilmemiş olmasına, istinaf olunan ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca...

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı T3 vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, müvekkilinin alacaklı olduğu takip dosyalarında yapılan tebligatların usulüne uygun olması nedeniyle her iki takip dosyasında da yapılan itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, usulsüz tebligat iddiasının soyut kaldığını, ispattan yoksun olduğunu, 10 ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süresinde yetkiye itiraz edilmediğini, ayrıca borca da itiraz edildiğini, kambiyo hukukuna ilişkin borca itirazda İİK'nın 168. maddesi kapsamında belge ile itiraz edilebileceğini, bu belgeye ne deliller kısmında, ne de dava dilekçesinin ekinde yer verilmediğini, borca itirazın da hukuka aykırı olduğunu, gönderilen balıkların bozuk olduğu iddiasına ilişkin müvekkillerine gönderilen bir ihtarname, ihbarname veya açılmış bir dava da bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

Tüm dosya kapsamı gözetildiğinde borçlu tarafça yetki ve borca itiraz edilmesi durumunda öncelikle yetki itirazının incelenmesi gerektiği, yetki itirazının kabul edilmesi durumunda süre içerisinde talep edilmesi durumunda dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderileceği, yetkili icra müdürlüğünce çıkartılacak ödeme emrine karşı borçluların borca ve sair yönlere itiraz haklarının mevcut olduğu, ilk derece mahkemesince yetki itirazının kabulü halinde borca itirazın incelenmesinin mümkün olmadığı, borca itirazın dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesinden sonra yetkili icra mahkemesine yapılan itiraz üzerine incelenebileceği anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince verilen karar bu gerekçelerle usul ve yasaya uygun olduğundan davacıların istinaf talebinin HMK 353/1/b/1 maddesi gereğince esastan reddine oybirliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstanbul 7....

Maddesi gereğince yetkisiz Suşehri İcra Dairesinden başlatılan icra takibine yetki itirazında bulunduklarını, dosyadaki ödeme emrinden ve tebligat zarfından da anlaşılacağı üzere "Şeyhler Mah. Tokat Cad....

Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemenin gerekçesinin hukuka aykırı olduğunu, muris 18/01/2017 tarihinde öldükten sonra müvekkili hakkında 08/05/2017 tarihinde takip başlatıldığını, başlatılan icra takibine itiraz süresi içerisinde müvekkilinin elinde mirasın reddi kararının bulunmadığını, müvekkilinin yasal sürede mirasın reddi davası açtığını ve mirasın reddine karar verildiğini ancak kararın 13/04/2018 tarihinde kesinleştiğini, müvekkilinin mirasın reddi kararını beklerken mirası reddettiğinden bahisle takibe itiraz etmesinin beklenemeyeceğini, müvekkilinin mirasın reddi kararı kesinleştikten sonra müracaata bulunabildiğini, İİK'nun 53. ve 16. maddeleri ile sundukları Yargıtay kararı uyarınca borçlunun talebinin borca itiraz olarak değerlendirilmemesinin gerektiğini ve borçlunun her zaman takibin iptalini sağlayabileceğinin kabul olunması gerektiğini, müvekkilinin itirazının borca itiraz değil süresiz şikayet olarak kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesi...

CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından açılan davanın gerçek dışı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, icra takibine konu bono altındaki imzanın davacıya ait olduğunu, davacının borcunu kabul ettiğini, ancak gerçeğe aykırı olarak doldurulduğunu iddia ettiğini belirterek davacının haksız ve kötü niyetle yapmış olduğu itirazının reddine karar verilmesini ve icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Borçlunun mahkememize başvurusu İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesi gereğince incelenmesi gerekmektedir. İİK'nun 169/a maddesi uyarınca borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçluya aittir....

yetkili olduğu gerekçesiyle Zonguldak İcra Dairelerinin takip dosyasında yetkisizliğine, yetki itirazı kabul edildiğinden diğer itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

- K A R A R - Dava, mal satış ilişkisine dayalı düzenlenen fatura karşılığı para alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı/borçluların adreslerinin ...,... olduğu, ödeme emirlerinin tebliğ adreslerinin de aynı yer olduğu ve davalılar tarafından yetki itirazında bulunulduğu gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliğine, görevli ve yetkili mahkemenin Kuyucak Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı-borçlu aleyhindeki icra takibine icra dairesinin yetkisine itirazla birlikte borcun esasına itiraz etmiştir. Açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik bir inceleme yapılmadan, mahkemenin yetkisine yönelik itiraz değerlendirilerek, yetkisizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir....

    UYAP Entegrasyonu