Davacı borçlu vekili tarafından, dava dilekçesinde, takibe ilişkin yetki itirazında bulunulmuş, ayrıca esas yönünden de, takip konusu çeklerden 10/09/2018 tarihli ve 80.000,00- TL bedelli çekteki imzanın davacıya ait olmadığı, yine, bu çekteki borcun tamamına işlemiş ve işleyecek faize, çek tazminatına ve ferilere itiraz edildiği, belirtilmiştir. Ancak, buna rağmen mahkemece, talep konusu olmayan takip konusu diğer 05/08/2018 tarih 75.000,00- TL miktarlı çeke ilişkin olarak değerlendirme yapılarak hüküm kurulmuş, mahkemece, dava dilekçesinde yer alan ve talep konusu edilen diğer 10/09/2018 tarihli ve 80.000,00- TL bedelli çek yönünden hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır....
Soma İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, davacılar vekilinin yetki itirazının kabulü ile, Soma İcra Dairesinin 2021/156 Esas sayılı dosyasında davacı borçlular yönünden Soma İcra Dairesinin yetkisizliğine, talep halinde ve karar kesinleştiğinde icra takip dosyasının yetkili Bigadiç İcra Dairesine gönderilmesine, yetki itirazı kabul edildiğinden davacı tarafın sair itiraz ve şikayetleri hakkında bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
İcra mahkemesince imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, İİK.nun 170/4. maddesinde, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat ve %10’u para cezasından sorumlu tutulacağı hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, bilirkişi raporu ile takibe konu senetteki imzanın “itiraz eden borçluya” ait olmadığı yönünde kesin kanaat bildirdiği belirlendiğine ve icra takibinin dayanağı olan bonoda alacaklının lehdar olup, borçlunun ise avalist olduğu ve bu durumda, lehdar ile imzaya itirazı kabul edilen avalistin doğrudan ilişki içinde olduğu belirlendiğinden, alacaklının, avalist imzasının adı geçene ait olup olmadığını bilebilecek durumda olduğunun kabulü gerekir....
İlk derece mahkemesi tarafından ; "...Davalı borçlu davaya konu ilamsız takip için itiraz etmişse de; itirazının şu nedenlerle kaldırılması gerekmiştir; öncelikle yetki itirazında bulunulmuş; ama yetkili icra dairesi yetki itirazında açıkça belirtilmemiştir. Yetki itirazlarında borçlunun yetkili icra dairesini ayrıca ve açıkça belirtmesi gerekir. Bu nedenle bu itirazın reddi gerekmiştir. Yine davalı taraf senetteki imzaya açıkça itiraz etmemiştir. İmza itirazının İcra iflas Kanununun 62. Maddesinin 6. Fıkrası gereğince ayrıca ve açıkça yapılması gerekmektedir. Oysa davalı borçlu icra takibine itirazında imzaya açıkça itiraz etmemiştir. Sadece karşı tarafa borcu bulunmadığını belirtmiştir. Bunun dışında soyut ifadelerle itiraz eden borçlu şekli ve sınırlı bir inceleme yapan mahkememizin aradığı delil ve somut belgeleri dosyaya sunmamıştır. Davalı imzasını açıkça inkar etmediği senet nedeniyle davacıya borcu bulunmadığını ispatlayamamıştır....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı tarafından bir adet çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, keşideci borçlunun, icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği, Mahkemece evrak üzerinden yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. 2004 sayılı İİK'nun 169/a-1 maddesi; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir" hükmüne haizdir. Buna göre; başvurunun niteliği de gözetilerek anılan madde gereğince mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir....
yasaya aykırı olduğunu, Yetki itirazı yönünden istinafında; Müvekkili şirketin ticaret sicil ve ikametgah adresinin “Mimar Sinan Mah....
Davalının yetki itirazı ön sorun olarak incelenerek; .... 'nun, 07/07/2021 tarihli, 608 sayılı kararı gereğince .... Mahkemesi'nin yargı çevresinin değiştirildiği ve yeni yargı çevresinin .... ilinin mülki sınırlarını kapsayacak şekilde genişletildiği, .... Mahkemesi bulunmadığından, ilgili davanın .... Mahkemesi’nde görülmesi gerektiği anlaşılmakla davalı vekilinin kesin yetki kuralı gereği yapmış olduğu yetki itirazının reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin davalı tarafça sunulan Gayrimenkul Satış Şartnamesi suretindeki imzaya itiraz etmesi ve ......
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe;Borçlu, hakkında yapılan kambiyo takibinde takibe dayanak bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek imza itirazında ve yetki itirazında bulunmuş, mahkemece, borçlu hakkındaki icra takibinden vazgeçildiği gerekçesiyle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, Dairemiz 2019/1820 Esas 2020/1275 Karar sayılı ilamı ile; " ... mahkemece; öncelikle yetki itirazını çözümlenmesi ve borçlunun yetki itirazı yerinde görülmez ise; işin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi; yetki itirazı kabul edilirse de bu durumda sair şikayet ve itirazların incelenemeyeceği hususu gözetilerek karar verilmesi gerekirken; yetki itirazı incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir." gerekçesi ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına ve mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, Mahkemece 2020/53 Esas sırasına kayıt ile...
İcra mahkemesi imzaya itirazın kabulüne karar verirse, artık borca itirazın (misalde takas itirazının) incelenmesine gerek kalmaz.”(Prof. Dr. Baki Kuru, İcra İflas Hukuku El Kitabı- ikinci baskı, syf 807) Somut davada da davacı borca itiraz etmiş ise de imzaya itiraz yönünden kabul kararı verildiğinden açıklandığı üzere ayrıca borca itiraz yönünden bir inceleme yapılmamıştır. Davacının imzaya itirazının kabulüne; İİK m.170/3 gereğince, Harran İcra Dairesi'nin 2020/183 Esas sayılı takip dosyasında davacı-borçlu yönünden takibin durdurulmasına, karar verildiği görülmüştür....
(HMK. 10.md.) ve ayrıca İİK.nun 50/1. maddesi uyarınca bononun tanzim edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir. Takip dayanağı bononun tanzim yerinin Bursa olduğu, bu durumda bononun düzenlendiği yer olan Bursa İcra Dairesi de takipte yetkili olup, seçim hakkı da öncelikli olarak alacaklı tarafa aittir. Davacının yetki itirazı yerinde değildir....