İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır. 2....
İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir. (Değişik fıkra: 17/07/2003- 4949 S.K./46. md.) İcra mahkemesi hakimi, borçlunun itiraz dilekçesine ekli olarak ibraz ettiği belgelerden borcun itfa veya imhal edildiği veya senedin metninden zamanaşımına uğradığı veya borçlunun borçlu olmadığı yahut icra dairesinin yetkili olmadığı kanaatine varırsa, daha evvel itirazın esası hakkındaki kararına kadar icra takibinin muvakkaten durdurulmasına karar verebilir." denilmektedir. İİK.'nun 169/a-1. maddesi gereğince; borcun olmadığı, itfa veya imhal edildiği, resmi ya da imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir....
İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. (HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19- 267 E. 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13- 241 E.,2002/208 K.) Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır....
Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır ( HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-267 E. 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13-241 E.,2002/208 K. ). Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır..... 27.11.2013 gün ve 2013/13-372 E., 2013/1606 K. sayılı kararı) İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de İİK 50. maddesinin yollaması ile HMK genel hükümlerine göre belirlenecektir. HMK'nın 6. maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin Taliki Veya İptali Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 168. maddesi 3,4 ve 5. fıkraları gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takiplerde borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine şikayet ve itirazlarını bildirmek mecburiyetindedir. Yine aynı yasanın 19. maddesinde “gün olarak tayin olunan müddetlerde ilk gün hesaba katılmaz….. Bir müddetin sonuncu günü resmi bir tatil gününe rastlarsa, müddet tatili takip eden günde biter. Müddet son günün tatil saatinde bitmiş sayılır.” hükmü yer almaktadır....
Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir. İİK 67. maddeye dayalı açılan itirazın iptali davası, itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak için açılan bir dava olup takibin kesinleşmiş olması halinde itirazın iptali açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. HMK 114/1-h. maddeye göre hukuki yarar dava şartıdır. HMK 115. maddeye göre; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır ve taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler....
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davalıların icra müdürlüğüne yaptıkları yetki itirazının iptaline ilişkin açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalıların Adana 3. icra müdürlüğünün 2008/7685 Esas sayılı takip dosyasına yapılan itiraz iptalini istemiştir. Davalılar, icra dosyasına yaptıkları itiraz ile icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmişlerdir. Mahkemece, sadece yetki itirazı konusunda karar verilmiş olup, borca aslına yönelik itirazlar konusunda olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiş olması bozmayı gerektirmiştir....
İcra takibi sebebiyle gönderilen ödeme emrine karşı borçlu sadece yetki itirazında bulunmuşsa bu itirazın kaldırılması yetkisi münhasıran icra tetkik merciine ait olup, yine yetki itirazı ile birlikte borcun esasına itiraz edilmişse alacaklı gerek gördüğü takdirde bu itirazın kaldırılmasını yine icra tetkik merciine isteyebileceği İİK'nun 50/2.maddesi hükmü gereğidir. Yetki itirazı ile borcun esasına itiraz edildiği durumda ise alacaklı icra tetkik merciinde başvurmadan aynı yasanın 67.maddesi hükmü gereğince itirazın iptali davasını mahkemede açmışsa, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisinin araştırılması ve şayet buna ilişkin itiraz yerinde değil ise borcun esasına karşı itirazın incelenmesine geçilerek hüküm kurulmalıdır. Böyle değil ise, yani icra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varılıyorsa o zaman mahkemece borcun esasına yönelik itirazın incelenmesine geçilmeksizin takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın bu yönden reddine karar verilmelidir....
Yetkisizlik itirazı ilk itirazlardan olup, mahkemece re’sen dikkate alınamaz. Somut olayda; dava dilekçesi, davalı tarafa tebliğinden sonra, davalı süresinde yetki itirazında bulunmamıştır. Uyuşmazlık itirazın iptali olup, icra dosyasında da davalı tarafça sadece borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafça süresinde ve usulüne uygun yetkisizlik itirazı ileri sürülmediği ve icra dosyasına ibraz edilen borca itiraz dilekçesi de dikkate alınmadan, davanın esasını incelemek yerine yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı hakkında toplam 28.001,00 TL fatura alacağına istinaden icra takibi başlatıldığını, davalının yetki ve borca itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu, takibe konu faturaların davalı tarafa gönderildiğini ve herhangi bir şekilde itiraz edilmediğini, davalının icra takibine itirazının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının icra takibine konu ettiği faturaların bedellerinin çekle ödendiğini, bu nedenle borcun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....