HMK 6.maddede açıkça; ''...Genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir...'' düzenlemesi mevcut olup pek tabidir ki yetki itirazı dava tarihinde (takip tarihinde) borçlunun yerleşim yeri adresinde göre incelenecektir. İlk takip tarihi itibarıyla borçlunun yerleşim yeri adresi Küçükçekmece olup bu husus zaten yanlar arasında da ihtilafsızdır. Davacı kararın kesinleşme aşamasında ancak dosyanın Küçükçekmece icra dairesine kaydından önce yerleşim yeri adresinin Büyükçekmeceye taşındığını iddia etmiş ise de artık ikinci takip ilk takibin devamı olmakla mahkemenin HMK 6.maddeye dayanarak itirazı kabul etmesi yasal mevzuata aykırıdır. Her ne kadar her ödeme emri borçluya yeniden itiraz hakkı tanır ise de bu hak ancak icra iflas yasası kapsamında (İİK 169- İİK 170) kullanılacak olup, İİK 50.madde yollaması ile kaynağını HMK'dan alan yetki itirazının ikinci defa ileri sürülmesi mümkün değildir....
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, mahkemece imzaya, yetkiye ve fer'ilerine itiraz etmelerine rağmen salt yetki yönünden hüküm kurulmasının eksik olduğunu, imzaya ve fer'ilerine itirazlarının de değerlendirilmesinin gerektiğini, müvekkili şirketin çek silsilesinde yer alan diğer şirketlerle herhangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığını ve tanımadığını, bu şirketlere de herhangi bir borcunun bulunmadığını, sahte kaşe ve imza kullanılarak düzenlenen takibe konu çekin geçersiz olduğunu ve takibin iptalinin gerektiğini, bu nedenle öncelikle davanın istinaf başvurusunun reddine, aksi kanaatte ise yetki itirazı dışındaki itirazlarının incelenmesinden sonra karar verilmesine ve takibin iptaline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir. Açıkça şikayetten vazgeçilmeksizin borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi şikayeti konusuz kılmaz....
Maddesinde düzenlenen imzaya itiraz davasıdır. Mahkemece imzaya itirazın kabulü ile Suluova İcra Müdürlüğünün 2015/1519 Esas sayılı dosyasındaki takibin durdurulmasına, davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına görülmüştür. İİK'nun 170/a maddesi hükmüne göre; "İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz." Takip dayanağı senetlerin tanzim tarihleri itibariyle uygulanması gereken 6102 sayılı TTK'nun 776. maddesine göre bononun, kambiyo senedi vasfı taşıyabilmesi için, tanzim yeri unsurunu ihtiva etmesi gereklidir....
Davacı-borçlunun dava dilekçesinde; Büyükçekmece ve Kadıköy/İstanbul (Kadıköy/İstanbul Anadolu İcra Dairelerine bağlı olduğu) İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirtmekle birlikte, bu yerlerden birinin tercih edilmediği, yetkili icra dairesinin açıkça belirtilmediği, bu durumda geçerli bir yetki itirazının bulunmadığından HMK'nun 19/2 maddesi uyarınca yetki itirazının dikkate alınmayacağı anlaşılmaktadır. Bunun yanında davacı - borçlu yetki itirazı ile birlikte imzaya, borca, işlemiş ve işleyecek faize ve faiz oranına itirazda bulunduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, davacı - borçlunun yetki itirazının reddine dair karar verilerek dava dilekçesi ileri sürdürülüp itirazların esasının incelenmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....
ın yetkilendirildiği, ... firması adına yetki belgesinin bulunmadığı saptanarak .... aleyhine açılan imzaya itiraz davasında borca itirazın reddine, ... firması adına yapılan itirazın kabulü ile takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmişse de, bu hükmün takip hukuku açısından imzanın kime ait olduğuna ilişkin olarak tarafları bağlayacağı, maddi hukuk açısından kesin hüküm oluşturmayacağı, ...'...
Davacı borçlu istinaf başvurusunda özetle; dava dosyasına süresi içinde taşradan talimatla cevap verdiğini, buna ilişkin belgeleri dosyaya sunduğunu, tüm davetiyeleri yanıtladığını, duruşmalara katıldığını, aleyhine açılan davaya itiraz ettiğini, senetteki imzaların kendisine ait olmadığını, borca itiraz ettiğini, mahkemenin sürenin dolduğuna dair karara itiraz ettiğini, tüm savunmalarını ikametgahı Safranbolu/Karabük adresinde bulunan mahkemeden talimatla cevap verdiğini, karara itiraz ettiğini, mahkemenin detaylı inceleme yapmadan karar verdiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde borçlunun, takibe konu edilen senetteki imzaya itirazına ilişkindir. Eskişehir 7....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, borçlu tarafından yetkiye,imzaya ve borca itiraz edildiği, mahkemece yasal süresi içinde açılmayan itiraz ve şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda, tebliğ edilen ödeme emri üzerine borçlu, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, ödeme emri ekinde senet örneğinin gönderilmediği şikayeti ile birlikte yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiği, ......
Kefil olarak yer alan soyadının yanlış yazılması itirazı: “Bononun (poliçenin) ön yüzünde hiçbir açıklama içermeden yer alan imza aval sayılı ve aval veren bononun (lehine aval verdiği) diğer borçlusu ile birlikte müteselsilen sorumlu olur.”(Ülgen Hüsyin, Helvacı Mehmet, Kendigelen Abuzer, Kaya Arslan, Kıymetli Evrak Hukuku, İstanbul 2013). Somut olayda, soyadının TUZAKTEPE yerine UZAKTEPE yazılması, imzanın davacı borçluya ait olması sebebiyle avalist olarak müteselsilen sorumlu olacağı anlamına gelir. İmzaya itiraz: takip konusu senetteki imzanın davacı-borçlu T1 ait olduğu alınan bilirkişi raporları ile tespit edilmiştir. Bu sebeple imzaya itirazı reddedilmiştir. İcra inkar ve kötü niyet tazminat talebi: konu yargılama gerektirmiş olduğundan tarafların icra inkar ve kötü niyet tazminat talepleri ayrı ayrı reddedilmiştir. Faiz oranına yapılan itiraz: “......
İstinaf Sebepleri Alacaklı, ...ve oğlu...’in senet üzerindeki imzaya itiraz eden ve Türkçe bilmeyen davacı borçlunun Türkiye’deki işlerini takip eden kişiler olduğunu, Antalya 16.Noterliğinin 01.02.2019 tarihli vekaletnamesindeki yetki içeriğine bakıldığında Sabrinisa’nın ticari mümessil olarak atandığının vekalet içeriğinde çok geniş yetki kapsamından anlaşıldığını, kefil olarak da senette imzası bulunan Sabirnisa’nın da imza örneklerinin alınması gerektiğini, senede ... veya .....nın imza atmasının muhtemel olduğunu, senedin kendilerine tanıklar huzurunda ...tarafından verildiğini, kötüniyetli veya ağır kusurlu olmadıklarını, bir tarafın imzaya itiraz ederken temsilcinin borcu ödemek istemesinin kötüniyetli olmadıklarının açık göstergesi olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Antalya 16....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1733 KARAR NO : 2022/383 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/02/2021 NUMARASI : 2020/709 ESAS, 2021/144 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ, İMZA VE BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 9....