-KARAR- Davacı vekili, davalı şirkete satılan mal nedeniyle alacaklı olduklarını, alacağın tahsili için Kozan İcra Müdürlüğü'nün 2008/1566 esas sayılı dosyası ile yapılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın yetkisiz yerde açıldığını beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, icra takibinin Kozan İcra Müdürlüğü'nde yapıldığı ve yetki ile birlikte borca itiraz edildiği, davanın ise Ankara'da ikame edildiği, davanın açıldığı mahkemenin yetki alanı içinde usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibi bulunmadığından davanın usul yönünden reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
- K A R A R - Dava, davalıdan bakiye fatura alacağının tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Davalı vekili borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Davacı vekili; davalının talep ettiği malların kargo ile gönderildiğini, davalının kısmi ödeme yaptığını, bakiye alacağın tahsili için yapılan takibe ise haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptalini ve tazminata hükmedilmesini istemiştir. BK.'nun 73. maddesine göre davalının yetki itirazı reddedilmiştir. Davalı vekili; yetki itirazının reddinin doğru olmadığını bu nedenle ara kararından rücu edilmesini istemiştir....
Davalıların ödeme emrine karşı sundukları itiraz dilekçesinin içeriğinden itirazın sadece icra dairesinin yetkisine yönelik olduğu, borçluların takip konusu borca dair itirazlarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Haciz yoluyla ilamsız icra takibinde ödeme emrini alan borçlu icra dairesinin yetkisine, takip konusu borca ve takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edebilir. İtiraz dilekçesinde yetkiye, borca ve imzaya itirazını açıkça belirtmesi gerekir. Borçlu sadece icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise görevli mahkeme icra mahkemesidir. (Yargıtay 19. HD. 29.03.2012 T. 13640/5218; 21.02.2011 T. 8115/2209, ) Somut olayda borçlular 15/10/2019 tarihli itiraz dilekçesinde , takip yapılan Bursa 13. İcra Müdürlüğü'nün yetkisiz olduğunu, Bandırma Nöbetçi İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu belirterek bu sebeple yetkiye itiraz ettikllerini bildirmişlerdir....
- K A R A R - Davacı vekili, davalının araçları için davacıya ait ...' daki petrol istasyonundan akaryakıt aldığını, borcunu ödemediğini, girişilen icra takibine yetki, borç ve faizler bakımından itiraz ettiğini oysa yakıt alışverişinin ...' da yapılması nedeniyle HUMK 10. madde gereği ... İcra Dairesinin yetkili olduğunu, icra dosyasına sunulu fiş fatura, taşıt arıza ikmal formlarından da davalının 11.320.57 TL borcu bulunduğunun anlaşıldığı gibi davalının ödeme emri ile gönderilen belgelerle ilgili somut itirazda bulunmayıp soyut borç ikrarında bulunduğunu belirterek itirazın iptaline, % 40' tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetki itirazının kabulünü istemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalı ...’nin keşidecisi olduğu davacı ... emrine düzenlenen keşide yeri Datça olan ve zamanaşımına uğrayan çeklere dayanarak İzmir 13. İcra Müdürlüğünde yapılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali ve tazminat istemine ilişkindir. Davalı keşideci vekili icra müdürlüğüne verdiği itiraz dilekçesinde müvekkilinin ikametgâhının Datça olduğunu, bu nedenle İzmir İcra Dairelerini yetkisiz olduğunu belirterek borca ve yetkiye itiraz etmiştir. Davalı açılan itirazın iptali davasına cevap vermemiştir....
ın sadece borca itiraz ettiği, diğer takip borçlularının ise icra dairesinin yetkisine itiraz ettikleri anlaşılmıştır. Davalı ... icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş olmakla birlikte, yasal süresi içerisinde sunduğu davaya cevap dilekçesi ile mahkememizin yetkisine itiraz etmiştir. İcra dairesinin yetkisine yönelik itiraz dava şartı itirazıdır. Mahkemenin yetkisine yönelik itiraz ise ilk itiraz mahiyetindedir. Yine ipotek borçlusu davalı ile diğer takip borçluları arasında zorunlu takip arkadaşlığı bulunsa dahi zorunlu dava arkadaşlığı mevcut değildir(bkz. Yargıtay 11 Hukuk Dairesi'nin 2013/11527 esas, 2013/21362 karar sayılı kararı). Bu nedenle mahkememizin 2020/45 esas sayılı dava dosyasındaki diğer davalıların mahkemenin yetkisine itiraz etmemiş olmaları, davalı ... yönünden yetkisiz mahkemeyi yetkili hale getirmeyecektir....
Maddesinde ödeme emrine itiraz üzerine yapılacak işlemler düzenlenmiştir. Kanunda borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri üzerine nelere itiraz edebileceği sayılmıştır. Yetkiye, borcun tamamına veya bir kısmına ya da alacaklının takibat icrası hakkına itiraz yolu açıktır. Ancak 7155 sayılı yasanın 7/5.maddesine göre , sadece yetkiye itiraz hâlinde alacaklı avukatı, yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde haciz işlemlerinin başlatılabilmesi için bu dairenin bağlı bulunduğu mahkemede yetki itirazının kaldırılması şarttır. Sadece yetkiye itiraz hâlinde, alacaklı avukatı MTS üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğini seçerek, UYAP üzerinden entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla borçlunun mal, hak veya alacağı olup olmadığını sorgulayabilir veya yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir....
Davacı, davalının kaçak elektrik kullandığından bahisle aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine girişmiştir. Davalının borca itiraz ettiği ve bu nedenle takibin durduğu gerekçesiyle itirazın iptali isteminde bulunmuştur. İcra İflâs Yasası'nın 62/1. maddesi uyarınca "borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine itirazını bildirmeye mecburdur" Aynı Yasanın 66/1. maddesine göre "müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur, itiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra müdürü takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder" Somut olayda davalı (borçlu)'ya ödeme emri 01.07.2003 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu itiraz süresi 08.07.2003 günü dolduğu halde 09.07.2003 tarihinde borca itiraz etmiştir. O halde icra takibine davalının itirazı süresinde değildir. Bu haliyle davacı alacaklı icra dairesinden takip muamelelerine devam edilmesini İcra İflâs Kanunu 66. maddesi gereğince isteyebilir....
Davalı aleyhinde başlatılan icra takibine karşı yetki itirazında bulunmamış, açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Taraflar arasında imzalanan 11.11.1998 tarihli kredi sözleşmesinin 63. maddesinde İstanbul Mahkemelerinin yetkili olacağı belirtilmiştir. Mahkemece, bu yön gözetilmeden delil takdirinde hataya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, taraflar arasında düzenlenen faturaya dayanarak yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra takibi Ayancık İcra Müdürlüğünün 2002/69 sayılı dosyasında yapılmış, borçlu süresinde borca ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmiştir. Davalı dava dilekçesi tebliğinden sonra da süresinde yetki itirazında bulunmuştur. İtirazın iptali davasında yetkili mahkeme davalının ikametgahının bulunduğu yerdeki mahkemedir. Akdi ilişkinin çekişmesiz olduğu durumlarda BK.'nun 73/b-1 hükmüne göre alacaklının ikametgahı mahkemesinde de itirazın iptali davası açılabilir. Akdi ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi ikametgahı mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir. Borçlu takibe itirazında sadece borcum yoktur şeklinde itiraz etmişse alacaklı akdi ilişkinin varlığını ve bu ilişki nedeniyle takip konusu meblağ kadar alacaklı olmadığını kanıtlamalıdır....