Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, HMK'.nın 6. maddesi uyarınca, ihtilaf taşınmazın aynından veya bir sözleşmeden kaynaklanmıyor ve taraflar arasında yetki sözleşmesi yok ise, kural olarak davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim mahkemesinin genel yetkili mahkeme olduğu , dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde davalının ikamet adresinin ... ilçesi olduğu, taraflar arasında yetki sözleşmesi veya acentalık ilişkisi olmadığından genel yetki kuralı geçerli olup davalı tarafından süresinde yetki itirazında bulunulmuş olması nedeniyle HMK.'nın 6. maddesi uyarınca mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş,hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı taraf ödeme emrine karşı icra müdürlüğüne yaptığı itirazında ... İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu bildirmiştir. İtirazın iptali davaları takip hukukundan kaynaklandığından icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yetkili icra müdürlüğünde icra takibinin yapılması dava şartıdır....

    İcra Müdürlüğünce çıkartılan ödeme emrinde takip dayanağının gönderildiği, davacı borçlunun takibin dayanağı sözleşmeden haber olduğu ve yetkiye, asıl borca ve ferilerine, ödeme emrine, faiz oranına, işlemiş faize itiraz edildiği, yetki itirazının kabulünden sonra sözleşme sureti yetkili ... İcra Müdürlüğüne gönderilerek ... İcra Müdürlüğünce yeniden ödeme emri düzenlendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri ... 25. İcra Müdürlüğünün 2020/7799 Esas sayılı dosyası kapsamında ödeme emrinin usule uygun haliyle tebliğ edildiğini ancak bu durumun ......

      -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı-yüklenici arasında akdolunan 26.06.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, zamanında inşaatı bitirmeyen yüklenici-davalıya Belediye Encümeni tarafından verilen 54.900,00 TL gecikme cezasının tahsili için icra takibi yaptıklarını, davalının takibe itiraz etmemesi ve mal varlığı bulunamaması üzerine takip yolunu iflas yolu ile takibe çevirdiklerini, davalının haksız yere takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının ödeme emrine itirazının kaldırılması ile iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, iflas davasının bir yıllık süre içerisinde açılmadığını, davacının bu davayı açma şartlarını haiz olmadığını, şirket merkezinin ... olduğunu, dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini gerektiğini savunarak, haksız davanın reddini ve lehlerine kötüniyet tazminatına hükmolunmasını talep etmiştir....

        Davalı, ödeme emrine itirazında, icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmiş olup, mahkemece, icra müdürlüğünün yetkisi incelenmeden, yetkisizlik kararı verilerek, dosyanın ... Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderildiği, bu mahkemece, davanın esastan görülerek karara bağlandığı anlaşılmaktadır. İcra müdürlüğündeki yetki itirazının mahkeme tarafından öncelikli olarak incelenip sonuca bağlanması gerekir. Yetkili icra müdürlüğünde usulüne uygun olarak icra takibinde bulunulması dava şartı olduğundan, mahkemenin icra müdürlüğünün yetkisi konusunda karar vermesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre, tarafların temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 26.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Her ne kadar cevap dilekçesinde icra dairesinin yetkisiz olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de ödeme emrine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmediğinden bu talep yönünden inceleme yapılmamıştır. Davalı tarafın usulüne uygun vermiş olduğu cevap dilekçesi ile ilk itirazlardan olan mahkemenin yetkisine itiraz etmiş olduğu görüldü. 6100 sayılı HMK'nın 17.maddesinde yetki sözleşmesi :''Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.'' şeklinde tanımlanmıştır.Madde metninden de anlaşılacağı üzere ancak iki tarafın tacir olduğu durumlarda yetki sözleşmesi yapılabilecektir....

            İcra Müdürlüğü'nün 2014/7077 Esas sayılı dosyasında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu vekilinin süresinde yetki itirazı üzerine dosyanın yetkili ... 22....

              İcra Müdürlüğünün ödeme emrine, icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz etmiş aynı zamanda itiraz süresi içinde 49.461,97 TL asıl borcu icra dosyasına yatırmıştır. Yetki itirazının kabulü ile dosya ... İcra Müdürlüğüne gönderilmiş, ... İcra Müdürlüğünce yeniden ödeme emri gönderilmiştir. Mahkemece yetkili İcra Müdürlüğünün ödeme emri tebliğinden önce borcun ödendiği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı icra dosyasında işlemiş faizle birlikte 51.268,98 TL'nin ödenmesi talebinde bulunmuştur. İcra takibinden sonra, itirazın iptali davası açılmadan önce yapılan ödemeler yönünden davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Ne var ki, davacı icra takibinde işlemiş faiz yönünden de talepte bulunmuş olmakla mahkemece bu yönler dikkate alınarak alacak miktarı ve yapılan ödemeler değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir....

                Esas sayılı dosyası üzerinden gönderilen ödeme emrine itiraz edildiğini, ancak ödeme emrine itirazda yetki itirazı bulunmadığını, para borçlarında ifa yeri alacaklının yerleşim yeri olduğundan icra takibinde ve davada Zeytinburnu ilçesinin bağlı olduğu Bakırköy Mahkemelerinin yetkili olduğunu, ayrıca, dosyada kesin yetki hali de bulunmadığını, bu çerçevede, Bakırköy Mahkemelerinin ihtilafta yetkili iken, davalıların ikametine göre Manisa Mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin karar verilmesinin isabetli olmadığını, dahası, dava dilekçesinin davalı ...'ya 22.12.2020 tarihinde, davalı ...'ya ise 12.01.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, cevap dilekçesinin ise 19.01.2021 tarihinde her iki davalı adına verildiğini, ... yönünden cevap dilekçesinin süresinde olmamasına rağmen, savunmalar değerlendirilerek yetki itirazının kabulünün isabetli olmadığını beyanla, ilk derece Mahkemesince verilen yetkisizlik kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir....

                  Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin Alanya İcra Dairesinden gönderilen ödeme emrine karşı yetkiye ve borca itiraz ettiğini, davalı şirket vekili yetki itirazında, davalı şirketin adresinin ticaret sicil gazetesinde görüldüğü üzere İstanbul ili, Esenler ilçesi sınırlarında olduğunu, yetkili icra dairesinin Bakırköy icra daireleri olduğunu belirttiğini, davalı şirketin Alanya İcra Dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazı üzerine, davacı şirket, 21.10.2020 tarihli dilekçe ile davalı şirketin yetki itirazını kabul ederek, icra dosyasının davalı şirketin yetkili olarak bildirdiği Bakırköy nöbetçi icra dairesine gönderilmesi talep edildiğini, davalı şirketin yetkiye itirazını kabul etmeleri üzerine, Alanya İcra Müdürlüğü dosyayı Bakırköy İcra Dairesi tevzi bürosuna göndermiş, davaya konu icra dosyası yapılan tevzi sonucunda Bakırköy .... İcra Dairesinin ... Esas sayılı dosyasına kayıt edildiğini, Bakırköy .. İcra Dairesinin ......

                    Davalı borçlu T4 vekili icra dairesine vermiş olduğu 29/08/2019 tarihli ödeme emrine itiraz dilekçesinde; taraflar arasında hukuki ilişkinin bulunmadığını, borçlunun yerleşim yerinin Niğde olduğunu, Tarsus İcra Müdürlüğü'nün yetkisiz olduğunu belirterek yetkiye itiraz ettiklerini beyan etmiştir. 6100 sayılı HMK'nın Yetki itirazının ileri sürülmesi başlıklı 19. Maddesinin 2. Fıkrasında; "(2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmüne yer verilmiştir. Davalı borçlu vekili, icra dosyasına vermiş olduğu itiraz dilekçesinde, müvekkilinin yerleşim yerinin Niğde olduğunu belirtmekle yetinmiş, Tarsus İcra Müdürlüğü'nün yetkisine itiraz ederken yetkili icra dairesini bildirmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu