24.12.2007 tarihli talebine göre aylık koşullarını sağladığı tarihi takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığı, davacının 47 yaşını ikmal ettiği 15.11.2011 tarihini takip eden aybaşı olan 01.12.2011 itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığı anlaşılmakla bu biçimde karar verilmesi gerekirken davacının 01.10.2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Somut olayda, mahkemece hizmet tespiti ve yaşlılık aylığına ilişkin davalar birlikte görülerek, hizmet tespitine ilişkin hüküm henüz kesinleşmeden, yaşlılık aylığı koşullarının belirlenmesinde tespite konu çalışma süresi de dikkate alınarak davacının yaşlılık aylığına hak kazandığnın tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Yapılacak iş, hizmet tespiti ve yaşlılık aylığı taleplerine ilişkin davaları ayırmak, yaşlılık aylığı istemine ilişkin davada hizmet tespitine ilişkin kararın kesinleşmesi bekletici mesele yapılarak sonucuna göre davacının yaşlılık aylığı koşullarına sahip olup olmadığını belirlemekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 30/04/2012 gününde oyçokluğuyla karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki banka hesabındaki blokenin kaldırılması ve istirdat davasında mahkemece verilen yukarıda tarih ve numarası yazılı davanın kabulüne dair kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, dava dosyası Dairemize gönderilmiş olup, bu aşamada yerel mahkemenin yazısı ekinde gönderilen 25.12.2015 tarihli olup davacı asil ile vekilinin imzasını taşıyan dilekçe ile davadan feragat ettiklerini bildirdikleri gözlenmiş olmakla dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan feragat hüküm kesinleşinceye değin yapılabilir ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur....
Somut olayda; iptali istenilen takipte ödeme emrinin 25.12.1997 tarihinde davacıya tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği, eldeki davanın 6183 sayılı Kanunun 58. maddesi kapsamında değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığı, bu durumda; davacının SSK’dan aldığı yaşlılık aylığına konulan haczin kaldırılmasını talep ettiğine göre; yasal şartları oluşmadığı halde davacının %10 tazminatla sorumlu tutulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi Sıfatı ile) 2018/341 Esas , 2019/196 karar ve 25.05.2019 tarihli kararı ile muvafakat verdiğine ilişkin bilgi bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne ve blokenin kaldırılmasına karar verildiğini, müvekkilinin emekli maaşının ödenmemesi üzerine davalı bankaya başvurduğunu, davalı banka tarafından verilen 22.05.2020 tarihli belgede yapılan kesintiye ilişkin kanuni takip için açıklaması ile karşılaşıldığını, davalı banka tarafından mahkeme kararı bulunmasına rağmen 20.04.2020 tarihinde tekrardan bloke konulduğunu, davacı bankadan gelen sözleşme örneğinde davacının böyle bir muvafakat verdiğine ilişkin bilgi bulunmadığını, bu nedenle davalı banka tarafından davacının emekli maaş hesabına konulan blokenin haksız olduğunu belirterek; haczi ve blokesi mümkün olmayan müvekkilinin maaşındaki blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili; davacının imzaladığı rehin ve virman sözleşmesine istinaden kullandığı ticari kredilerin taksitlerinin davacının maaşından mahsup edildiğini, müvekkilinin yaptığı işlemlerin sözleşmeye, hukuka ve yasalara uygun olarak davacının rızasıyla gerçekleştirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesi gereğince, bağlanacak gelir, aylık ve sağlanacak yardımların haciz veya başkasına devir temlik edilemeyeceği, davacı tarafından verilen virman talimatının devir ve temlik niteliğinde olduğu ve bu nedenle davacının emekli maaşı hesabı üzerine konulan blokenin haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, davacının emekli maaşı üzerine konulan 13.745,05 TL'lik blokenin kaldırılmasına, bloke edilen tutarların her bir blokenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....
Taraflar arasındaki blokenin kaldırılması ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi,gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili olan davacının ilaç pazarlama şirketinde çalıştığını, davalı banka nezdinde açılan maaş hesabıyla maaşının ödendiğini, davacının davalı bankaya kredi kartı borcu olduğunu, davalı bankaca, müvekkilinden olan kredi kartı alacağına mahsuben maaşının tümüne el konulduğunu, davacının ayrıca maaşının ¼ ‘ ünün de ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2013/3718 sayılı dosyasıyla da haczedildiğini ileri sürerek, blokenin kaldırılmasını ve el konulan maaş ödemelerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı, değişik bankalardan kullandığı krediler nedeniyle davalı ... aracılığıyla aldığı emekli maaşının bloke edilip, kredi borçlarına mahsuben kesintiler yapıldığını ileri sürerek; blokenin kaldırılmasına ve yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı kurum vekili, husumet nedeniyle davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının maaşından en fazla 1/4 oranında olmak üzere kesinti yapılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, değişik bankalardan kullanılan krediler nedeniyle, maaşa konulan blokenin kaldırılması ve kesintilerin iadesi isteklerine ilişkin olup, mahkemece, davalı ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Dava, yaşlılık aylığına konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Yasanın 67. maddesidir....
istediğini ileri sürerek Denizbank Çorum Şubesi' nden almakta olduğu SSK Emekli maaşına konulan maaş haczi ve blokenin kaldırılmasına, yargılama giderlerinin davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....