Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - 2015/419 K. sayılı kararı ile TMK'nın 429. maddesi gereğince yasal danışman atanmıştır. Yasal danışman 01.11.2017 havale tarihli dilekçesi ile ..............nakledilmesi nedeniyle yasal danışmanlık görevine son verilmesini talep etmiştir. ........... 15.11.2017 tarihli Ek Karar ile kısıtlının .......... kalması nedeniyle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. .........Mahkemesince, yerleşim yeri değişikliğine izin verilmesine ilişkin bir karar bulunmadığından bahisle mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, "Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir." Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” TMK m.412'de ise "Vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez. Yerleşim yerinin değişmesi hâlinde yetki, yeni vesayet dairelerine geçer....

    ye yasal danışman atanmasına karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı ...'in eşi ...'nin vesayet altına ayınması isteğine ilişkin olarak açılan davasının yapılan yargılaması sonunda, mahkemece yasal danışman atanmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ..., usulüne uygun kimlik tespiti yapılan 16.06.2017 tarihli dilekçeyle temyizden feragat etmiş, dilekçe Dairemize gönderilmiştir. Davacının yukarıda tarihi belirtilen dilekçesi ile temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden adı geçenin temyiz isteğinin REDDİNE, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 06.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      de hafif evre demans bulunduğu ve kendisine yasal danışman atanmasının uygun olacağı, Özel ... Hastanesinin 18.04.2012 tarihli raporunda da ...'de demansiyel profil sözkonusu olup demans tanısı ile takip edildiği belirtilmiştir. Kısıtlanması talep edilen ...'ün alınan raporları arasında çelişki olduğu anlaşılmaktadır. Bu çelişkinin giderilmesi için mahkemece dosyadaki daha önce alınmış olan raporlar da eklenerek ilgilinin Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Dairesine sevk edilerek muayenesi yaptırılıp Türk Medeni Kanununun 405.maddesinde yer alan kısıtlama sebebinin bulunup bulunmadığı raporla tespiti yaptırılıp, oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2-Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının annesi ...'ün akıl hastalığı yanında Türk Medeni Kanununun 406. maddesi gereğince mal varlığını kötü yönetme sebebiyle de vasi tayini istemiştir....

        ya vasi atanması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm kısıtlanması istenilen tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığının 16.10.2012 tarihli ihbar yazısı ile; ...'nın akıl sağlığının yerinde olmadığı gerekçesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 405.maddesi gereğince kısıtlanması istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemenin hükmüne dayanak yapılan Erzincan Devlet Hastanesinin 08.11.2012 tarihli raporunda kısıtlanması talep edilen ...'nın remisyonda bipolar bozukluk denilen hastalığının bulunduğu, hastalık dönemlerinde ilgilinin akli melekelerinin yerinde olmadığı, kendisine yasal danışman atanmasının uygun olacağı belirtilmiş, Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin 25.09.2012 tarihli raporun da ise ...'...

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; kayyım tayini istemine ilişkin olup, mahkemece; yetki yönünden davanın reddine karar verilmiş, davacının süresinde gönderme talebinde bulunmadığı gerekçesi ile de 05/04/2022 tarihli ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, karar davacı tarafından istinaf edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 403/son fıkrası gereği Türk Medeni Kanunu'ndaki vasi hakkındaki hükümleri, aksi belirtilmiş olmadıkça kayyım hakkında da uygulanacağı yine 431. maddesinde, vasinin atanması usulüne ilişkin kuralların kayyım ve yasal danışman atanmasında da uygulanacağı dolayısı ile kayyım atanması, kayyımlığın kaldırılması ile vasi atanması ve kaldırılmasının aynı hükümlere tabi olduğu açıktır....

          Maddesi kapsamında kısıtlanmasını gerektirir herhangi bir durumun olup olmadığı hususunda rapor aldırılmış, verilen 20/10/2022 tarihli rapor numaralı sağlık kurulu raporunda, kısıtlı adayının kısıtlanması için yeterli sebep bulunmamakla beraber yasal danışman atanmasının uygun olduğu belirtilmiştir. Mahkemece de bu rapor dikkate alınarak TMK'nın 429.maddesi gereğince kısıtlı adayına yasal danışman atanmasına karar verilmiştir....

          Mahkemece, kısıtlı adayı hakkında düzenlenen sağlık raporu ile senilite hastalığının bulunduğunun, akli melekelerinin yerinde olduğunun saptandığı, kısıtlı adayının duruşmadaki hal, hareket ve tavırları gözlemlendiğinde kendisinin normal hareketler sergileyip, başkasının yardımına ihtiyaç duymadan kendisini savunabildiği, kendisine vasi ya da yasal danışman atanmasını gerektirecek bir durumun olmadığının mahkeme gözleminden anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; kısıtlı adayı hakkında düzenlenen ... Devlet Hastanesi'nin 19.11.2015 tarihli sağlık kurulu raporu ile kısıtlı adayına senilite tanısı konulduğu ve kendisine yasal hukuki işlemleri için danışman atanmasının uygun olduğunun bildirildiği görülmüştür....

            Anılan kanun ve yönetmelik hükümleri yürürlükte olduğu müddetçe bu kişiler haricindekilerin kayyım olarak atanması yasal olarak mümkün değildir. 10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 99. maddesi ile Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün Maliye Bakanlığı teşkilatından T1 Bakanlığı ana hizmet birimlerine eklenmesi, 4 nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 798/1- b maddesi ile de Milli Emlak Müdürlüğü’nün görevleriyle ilgili olarak Maliye Bakanlığına veya birimlerine, Maliye Bakanına veya Maliye Bakanlığı görevlilerine yapılmış olan atıfların T1 Bakanlığı görevlilerine yapılmış sayılacağının belirtilmesi T1 kayyım olarak atanması gerektiği şeklinde yorumlanamaz. Bu durumda mahkemece mahallin en büyük mal memurunun kayyım olarak atanması gerektiği kabul edilir. 4721 sayılı TMK'na göre Kayyımlık, temsil ve yönetim kayyımlığı olmak üzere iki çeşittir....

            Anılan kanun ve yönetmelik hükümleri yürürlükte olduğu müddetçe bu kişiler haricindekilerin kayyım olarak atanması yasal olarak mümkün değildir. 10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 99. maddesi ile Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün Maliye Bakanlığı teşkilatından ayrılarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ana hizmet birimlerine eklenmesi, 4 nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 798/1- b maddesi ile de Milli Emlak Müdürlüğü’nün görevleriyle ilgili olarak Maliye Bakanlığına veya birimlerine, Maliye Bakanına veya Maliye Bakanlığı görevlilerine yapılmış olan atıfların Çevre ve Şehircilik Bakanlığı görevlilerine yapılmış sayılacağının belirtilmesi başlıbaşına Çevre ve Şehircilik İl Müdürü’nün kayyım olarak atanması gerektiği şeklinde yorumlanamaz....

            Anılan kanun ve yönetmelik hükümleri yürürlükte olduğu müddetçe bu kişiler haricindekilerin kayyım olarak atanması yasal olarak mümkün değildir. 10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 99. maddesi ile Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün Maliye Bakanlığı teşkilatından ayrılarak T3 Bakanlığı ana hizmet birimlerine eklenmesi, 4 nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 798/1- b maddesi ile de Milli Emlak Müdürlüğü’nün görevleriyle ilgili olarak Maliye Bakanlığına veya birimlerine, Maliye Bakanına veya Maliye Bakanlığı görevlilerine yapılmış olan atıfların T3 Bakanlığı görevlilerine yapılmış sayılacağının belirtilmesi başlıbaşına T3 kayyım olarak atanması gerektiği şeklinde yorumlanamaz. Bu durumda mahkemece mahallin en büyük mal memurunun kayyım olarak atanması gerektiği kabul edilir. 4721 sayılı TMK'na göre Kayyımlık, temsil ve yönetim kayyımlığı olmak üzere iki çeşittir....

            UYAP Entegrasyonu