WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu sağlaması gerekmektedir. Nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir. Ancak, sözleşme ile kararlaştırılmış ve hakim tarafından onaylanmış olan iradın, yasada aranan şartlar gerçekleşmeden tamamen kaldırılmasını ya da indirilmesini istemek hakkın kötüye kullanılması mahiyetini arzeder. Bunun gibi sırf boşanmayı sağlayabilmek için, bilerek ve isteyerek mali gücünün üzerinde bir yükümlülüğü üstlenen ya da karşı tarafın mali durumunun iyi olduğunu ve geçinmek için nafakaya ihtiyacı olmadığını bilen kişinin, sonradan bu yükümlülüğün kaldırılması veya azaltılması yönünde talepte bulunması da iyiniyet ve sözleşmeye bağlılık ilkeleri ile bağdaşmaz....

    Açıklanan yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekmektedir. Buna göre, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafaka, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile şartları oluştuğu takdirde artırılabilir veya azaltılabilir. Aksi düşünce “güven” ilkesine aykırı düşer. Zira, davalının (nafaka alacaklısının) sözleşme (protokol) ile elde ettiği “statü”ye beslediği güven, davacının (nafaka yükümlüsünün) sosyal ve ekonomik durumunun bu özel statüyü koruyacak seviyeden daha aşağı düşmediği (kötüleşmediği) veya hakkaniyet bunu gerektirmediği sürece sarsılıp boşa çıkarılamaz. Bunun gibi sırf boşanmayı sağlayabilmek için, bilerek ve isteyerek mali gücünün üzerinde bir yükümlülüğü protokolle üstlenen kişinin, sonradan bu yükümlülüğün kaldırılması ya da azaltılması yönünde talepte bulunması da iyiniyet, doğruluk-dürüstlük ve sözleşmeye bağlılık ilkeleri ile bağdaşmaz....

      Somut olayda; kararı temyiz eden davacı tarafça, müşterek çocuk lehine hükmolunan iştirak nafakasının artış şartının kaldırılması ve ödenen aylık 309 TL iştirak nafakasının aylık 100 TL'ye indirilmesi ya da mahkemenin belirleyeceği makul bir miktara indirilmesi talep edildiği halde, mahkemece; bu talep aşılmak suretiyle, aylık nafakanın 500 TL olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Oysa, HUMK.'nun 74. maddesi (6100 sayılı HMK'nun 26. maddesi) gereğince hakim, iki tarafın iddia ve savunmalarıyla bağlı olup, talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Hal böyle olunca, mahkemece; davacı tarafın talebi ile bağlı kalınarak, yapılacak yargılama neticesinde hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; talebin aşılması suretiyle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup , bozmayı gerektirmiştir....

        azalması ve davalının boşandığı eşinin yardım etmesi nedeniyle, hükmedilen yardım nafakasının kaldırılması, olmadığında indirilmesi talep edilmektedir.Taraflar arasında görülen nafaka davasında davalının yoksul ve çalışamayacak durumda olması, davacının şiddet uygulaması, aynı evde yaşamalarının mümkün olmaması, küçük çocuğunun bulunması nedenleriyle 10.12.2009 tarihinden geçerli olmak üzere 300,00 TL yoksulluk nafakasının davacı babadan alınarak davalı alt soyu kızına verilmesine karar verilmiş, hüküm Dairemizce onanarak kesinleşmiştir....

          Karşı davada aylık 3.000,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, Esin'in velayetinin değiştirilmesi talebi reddedilmiş, Ege'nin velayetinin değiştirilmesi talebi kabul edilerek Ege yönünden iştirak nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmiş, Esin'in iştirak nafakasının aylık 300,00 TL azaltılması talebi yönünden olumlu olumsuz karar verilmemiştir. Karşı davada iştirak nafakasının azaltılması, yoksulluk nafakasının kaldırılması, velayetin değiştirilmesi talep edildiği halde tek peşin harç yatırılmış, nafaka talepleri yönünden nispi peşin harç tamamlatılmadan karar verilmiş, harçlar karar ile de tamamlatılmamıştır. Harç kamu düzenindendir. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Davalı-karşı davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi talepleri velayetin değiştirilmesi davasının feri niteliğinde olmadığı gibi nisbi harca tabidir....

          İrat biçiminde ödenmesine karar verilen maddî tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır (TMK md.176/3). Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir (TMK md.176/4). Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.10.1998 tarih ve 1998/2–656–688 sayılı kararında da kabul edildiği gibi yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek gerekir. Yapılan inceleme ve toplanan delillerden; Elazığ 2....

          Aile Mahkemesinin 2020/590 esas sayılı dosyası ile boşanma ve ferilerine ilişkin dava açıldığı, söz konusu dava da kadın için aylık 1.500 T,L çocuk için aylık 1.000 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, söz konusu kararın davacı erkek tarafından istinaf edildiği, davacı erkeğin kadın ve çocuk için hükmedilen nafakaları da söz konusu istinaf dilekçesinde belirttiği, Dairemizce istinaf konusunda henüz karar verilmediği, iş bu davanın ise boşanma davasında kadın ve çocuk için verilen tedbir nafakasının kaldırılması ve azaltılması talebine ilişkin olduğu, boşanma davasına ilişkin kararın henüz kesinleşmediği, verilen kararın da erkek tarafından istinaf edildiği gözetildiğinde davacı erkeğin boşanma davasında verilen tedbir nafakalarının kaldırılması ve azaltılması için ayrıca iş bu davayı açmasında hukuki menfaat olmadığı gibi iş bu davanın da derdest olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinde her hangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebinin...

          Aile Mahkemesinin 2020/590 esas sayılı dosyası ile boşanma ve ferilerine ilişkin dava açıldığı, söz konusu dava da kadın için aylık 1.500 T,L çocuk için aylık 1.000 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, söz konusu kararın davacı erkek tarafından istinaf edildiği, davacı erkeğin kadın ve çocuk için hükmedilen nafakaları da söz konusu istinaf dilekçesinde belirttiği, Dairemizce istinaf konusunda henüz karar verilmediği, iş bu davanın ise boşanma davasında kadın ve çocuk için verilen tedbir nafakasının kaldırılması ve azaltılması talebine ilişkin olduğu, boşanma davasına ilişkin kararın henüz kesinleşmediği, verilen kararın da erkek tarafından istinaf edildiği gözetildiğinde davacı erkeğin boşanma davasında verilen tedbir nafakalarının kaldırılması ve azaltılması için ayrıca iş bu davayı açmasında hukuki menfaat olmadığı gibi iş bu davanın da derdest olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinde her hangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebinin...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacının yardım nafakasının kaldırılması ya da indirilmesine yönelik talep ve davasının reddine karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili 02/11/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının şu an 31 yaşında olduğunu ve annesi ile birlikte yaşadığını, çalışmasına hiç bir engelin bulunmadığını, çocuğun mesleki eğitimini tamamlamış olmasının nafakanın kaldırılması için yeterli bir sebep olduğunu belirterek, yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yardım nafakasının kaldırılması davasıdır. HMK'nın 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacının yardım nafakasının kaldırılması ya da indirilmesine yönelik talep ve davasının reddine karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili 02/11/2020 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının şu an 31 yaşında olduğunu ve annesi ile birlikte yaşadığını, çalışmasına hiç bir engelin bulunmadığını, çocuğun mesleki eğitimini tamamlamış olmasının nafakanın kaldırılması için yeterli bir sebep olduğunu belirterek, yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yardım nafakasının kaldırılması davasıdır. HMK'nın 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

          UYAP Entegrasyonu