Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için gerekli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde TMK.'nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

    Mahkemece, davalıların lehine ...Aile Mahkemesi'nin 2008/186 Esas sayılı dosyası ile hükmedilen iştirak nafakalarının davalıların reşit olması ile birlikte kendiliğinden ortadan kalktığı ve bu kapsamda davacının iştirak nafakalarının kaldırılmasını talep etmekte hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile iştirak nafakasının kaldırılması isteminin reddine, davacının yardım nafakası isteminin ise, düzenli geliri bulunan davalıların sağlık sorunu olan ve çalışamayan davacı babalarına yardım etmekle yükümlü oldukları gerekçesi ile kısmen kabulüne ve her iki davalıdan ayrı ayrı aylık 250'şer TL yardım nafakasının tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Dava; davacı babanın davalı çocuklarından yardım nafakası istemine ilişkindir. Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir....

      Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir.Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Buna göre,mahkemece davacı ...'in talebinin yardım nafakasına ilişkin olduğu kabul edilip; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve üniversite öğrencisi olan davacı ...'in okuduğu okul, yaşı, ihtiyaçları göz önüne alındığında nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alınarak; TMK.4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken; yazılı gerekçe ile davacı ... yönünden yardım nafakası talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

        Yukarıda açıklanan TMK.nun 328/1.maddesi uyarınca; kural olarak, ana babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam ettiğinden, anılan maddenin birinci fıkrasının açık hükmü uyarınca küçük ergin olmakla lehine bağlanan iştirak nafakası kendiliğinden sona erer. Buna bağlı olarak; çocuğun ergin olması ile iştirak nafakası kendiliğinden sona erdiğinden, davacının, kanun gereği kendiliğinden sona eren iştirak nafakasının kaldırılması talebi ile dava açmasında hukuken korunmaya değer menfaati, diğer bir ifade ile bu talebi yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Diğer taraftan küçük reşit olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa, kendisi yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Yardım nafakası talebine ilişkin olarak davalı tarafça usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmamasına rağmen 400 TL iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devamına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca davacı taraf hakkında başlatılan ......

          Davacı; hükmedilen yardım nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı, adli yardım talepli istinaf dilekçesi ile; kabul edilen yardım nafakası davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. Her ne kadar, davacı istinaf talebinin duruşmalı incelenmesini talep etmiş ise de; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 356. maddesinde istinaf incelemesinin aynı Yasanın 353. Maddesinde belirtilen haller dışında duruşmalı yapılacağı düzenlenmiştir. İncelemeye konu dosyada Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353. maddesi kapsamında değerlendirilip, sonuca bağlandığından, davacının duruşmalı inceleme talebinin reddi cihetine gidilmiştir. Davacının; hükmedilen yardım nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, her iki davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ... vekili ile davalı(birleşen dosya davalısı) tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Birleşen dava dosyasında; davacı vekili müvekkili....n öğrenci olduğunu, yardıma muhtaç olduğunu belirterek 500 TL yardım nafakası talep etmiş, mahkemece 100 TL yardım nafakasına hükmedilmiş, hüküm davalı (birleşen dosya davalısı) tarafından temyiz edilmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080 TL'ye çıkarılmıştır....

            Asıl davada; davacı (baba), davalıya (kadın) ödenmekte olan 75 TL yoksulluk nafakası ile diğer davalılara (müşterek çocuklar ..., ... ve ...) ödenen 50 TL iştirak nafakalarının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Birleşen davada, davacı (müşterek çocuklar ..., ..., ... ve ...) davalı (baba)'dan 150'şer TL yardım nafakası talep ve dava etmişlerdir. Mahkemece; esas dava yönünden, davalıya (kadın) ödenmekte olan 75 TL yoksulluk nafakasının ve diğer davalılar ..., ... ve ...'a ödenmekte olan 50'şer TL iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir. Birleşen davada ise; davacılar ... ve ... yönünden yardım nafakası taleplerinin reddi, diğer davacılar ... ve ... yönünden yardım nafakaları taleplerinin kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

              nün reşit olduğu tarihten itibaren talebinin ancak yardım nafakası olarak değerlendirilmesinin mümkün gözüktüğü belirtilerek, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2. bendinin davacı ... için takdir edilen 300 TL nafakanın dava tarihinden reşit olduğu tarihe (16.11.2014) kadar iştirak nafakası, reşit olduktan sonra yardım nafakası olarak devamı denmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; 52 yaşında ve dul olup evliliğinden bir erkek çocuk sahibi olduğunu, davalının, müvekkilinin oğlu olduğunu, yaklaşık bir yıl önce kısmi felç geçirmesi nedeniyle bakım ve yardıma muhtaç olduğunu, ... Valiliği Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi Müdürlüğünde kaldığını, yardım nafakası borçlusu davalı oğlunun ise gemi kaptanı olup, ... gelire sahip olduğunu belirterek aylık ....000 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu