WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2015 NUMARASI : 2014/448-2015/123 Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile boşandıklarını, müşterek çocuklarının velayetinin kendisine verildiğini, aylık 150,00 TL yoksulluk nafakası ile her bir çocuk için ayrı ayrı 200,00'er TL iştirak nafakası takdir olunduğunu, geçen zamanda nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk ve iştirak nafakalarının aylık 250,00 şer TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir....

    Davada yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı talep edilmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraflarca temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak dosya içerisinde mevcut boşanma ve nafakaya ilişkin dava dosyasında, davacıya boşanma kararının kesinleşmesine kadar 150.00 TL tedbir, karar kesinleştikten sonra aynı miktarda yoksulluk nafakası olarak nafaka bağlandığı anlaşılmaktadır....

      Ayrıca; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.(TMK m.364) Eğitimine devam eden ergin birey, kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise anne babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. HGK'nun 07/06/1998 tarih, 1998/656 Esas; 688 Karar sayılı ilâmında da; "...yeme, giyinme, barınma, sağlık ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edilmesi gerektiği..." vurgulanmıştır. Yardım nafakası, aile birleylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlâk kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/01/2015 NUMARASI : 2014/739-2015/67 Taraflar arasındaki iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde; tarafların Bakırköy 7. Aile Mahkemesinin 2012/76 Esas ve 2012/147 Karar sayılı dosyası ile boşandıklarının, müşterek çocuk Resul’un velayetinin davacıya verildiğini, davalının çocuğun masraflarına katılmadığından bahisle aylık 800 TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davacının boşanma davasında iştirak nafakası talep etmediğini, davacı ile evliliğinden kaynaklı ev eşyası borçları olduğunu, bu nedenle davanın reddini talep etmiştir....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada; 30.04.1992 doğumlu üniversite öğrencisi davacı, davalı babasından aylık 750,00 TL nafaka talep etmiş, mahkemece, davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; aylık 75,00 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline, karar kesinleştikten sonra nafakanın iştirak nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından takdir edilen nafakanın az olduğu gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Davacı tarafından talep edilen nafaka niteliği itibariyle yardım nafakası olup, mahkemece takdir edilen nafakanın, tedbir ve iştirak nafakası olarak isimlendirilmesi doğru görülmemiş ancak bu husus sonuca etkili olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır....

          O halde, mahkemece yapılacak iş; tarafların ekonomik sosyal durumları, nafakanın niteliği, davalının gelir durumu, nafakaya katılma yükümlülüğü değerlendirilerek ve hakkaniyet ilkesi(TMK 4. maddesi)de gözetilerek uygun bir yardım nafakası takdir etmek gerekirken, davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. ” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir....

            Küçük reşit olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa bu takdirde, kendisi yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Küçük reşit olduğu tarihte, hükmedilen iştirak nafakası kendiliğinden sona erer. Bu durumda mahkemece alacaklı annenin müşterek çocuk için hüküm altına alınan ve reşit olduğu tarihe kadar devam eden iştirak nafakası birikmiş alacağını takibe koyma hakkı ve sıfatının bulunduğu nazara alınarak, borçlunun şikayeti bu ilkeler doğrultusunda değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken dayanak ilamın kesinleşmiş olduğundan bahisle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              nın doğum tarihinin 23.03.1996 olduğu, müşterek çocuğun iş bu davanın açıldığı 30.12.2014 tarihinden önce reşit olduğu ve davanın kendisi adına açıldığı, her ne kadar müşterek çocuk için daha önce iştirak nafakasına hükmedilmiş ise de, müşterek çocuk için bu dava ile talep edilenin yardım nafakası olduğu gözönünde bulundurularak, müşterek çocuk Mina için yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken, iştirak nafakasının artırılması şeklinde karar verilmesi doğru değilse de; belirtilen bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince hükmün 1.bendinde yer alan; "1.200 TL olan yardım nafakasının 100 TL daha artırılarak 1.300 TL ye çıkartılmasına, bu nafakanın" ifadesinin çıkartılarak, yerine "davacı için 1.300 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline" ifadesinin yazılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.03.2016 tarihinde...

                Aile Mahkemesinin 2012/585 E. ve 2013/116 K. sayılı 12/04/2013 tarihinde kesinleşmiş olan karar ile belirlenmiş olan aylık 300 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 400 TL arttırılarak 700 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2) Boşanma dosyasında davalı 300 TL iştirak nafakası ödemeyi kabul etmiş ve karardan sonra da iş bu dava tarihine kadar 300 TL nafaka ... ise de, boşanma dosyasının incelenmesinde; hükmedilen iştirak nafakası bulunmamaktadır. Bu nedenle, davacının talebinin, mahkemece, artırım talebi olarak değil, yeni bir iştirak nafakası talebi olarak kabulü gerekmektedir....

                  Küçük reşit olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa bu takdirde, kendisinden yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Bu nedenle küçük reşit olduğu tarihte, hükmedilen iştirak nafakası kendiliğinden sona erer. Somut olayda takibe dayanak nafakanın artırılması davasına ilişkin İzmir 5.Aile Mahkemesi'nin 25/04/2005 tarih, . Esas . Karar sayılı kararı ile velayeti anneye verilen müşterek çocuk ... için iştirak nafakası aylık 100 TL'ye yükseltilmiştir. İcra takibinde.... alacaklı olarak birikmiş nafaka talep etmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere iştirak nafakası alacaklısı velayet hakkı kendisine verilen eş olup müşterek çocuk reşit olsa da birikmiş iştirak nafakası alacağını takibe koyma hakkına sahip değildir....

                    UYAP Entegrasyonu