Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/09/2011 tarih, 2011/280 E, 2011/333 K sayılı kararı ile bağlanan aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasının 150,00 TL artırılarak 350,00 TL'ye çıkartılmasına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, müşterek çocuk için Ereğli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/105 E, 2009/364 K sayılı ilamı ile takdir edilen 150,00 TL iştirak nafakasının 150,00 TL artırılarak 300,00 TL'ye çıkartılmasına, bu miktarın dava tarihinden itibaren her ay davalıdan alınarak çocuğa velayeten davacı anneye verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Dava iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı tarafın aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir....
Davacının ev hanımı olduğu, çalışmadığı, babasına ait evde yaşadığı; davalının ise emekli olduğu ve aylık 1.637 TL maaş aldığı tespit edilmiştir. Davalının ekonomik ve sosyal durumunda boşanma davasından sonra olağanüstü bir artış olduğu görülmemiştir. Hal böyle olunca; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, yoksulluk nafakasının TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması ve yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, masrafların arttığını ,paranın alım gücünün azaldığını ileri sürerek aylık 250.00.- TL olan yoksulluk nafakasının 500.00.- TL ye, aylık 350.00.- TL olan iştirak nafakasının 700.00.- TL ye yükseltilmesine ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Aile Mahkemesi kararı ile boşandıklarını, bu kararın 26/05/2017 tarihinde kesinleştiğini, davalı Banu lehine aylık 2.000,00 TL yoksulluk nafakası ile reşit müşterek çocuklar lehine aylık 500,00'er TL yardım nafakasına hükmedil diğini, boşanma tarihinde ekonomik durumunun bu nafakaları ödeyebilmesine imkân verdiğini, ancak artık şirketinin kâr getirmediğini, ofisini kapatmak zorunda kaldığını, kredi borçlarını ödeyemediğini, nafakaları ödeyemez hâle geldiğini beyanla, davalı Banu lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, bu talep kabul edilmez ise aylık 500,00 TL'ye indirilmesine, müşterek çocuk Dilara lehine hükmedilen yardım nafakasının kaldırılmasına ve müşterek çocuk Ecem lehine hükmedilen yardım nafakasının aylık 300,00 TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Aile Mahkemesinin 2011/24 esas sayılı dosyası ile boşandıklarını müvekkiline bağlanan 150 TL yoksulluk nafakasının 1000 TL ye 100 TL iştirak nafakasının ise 500 TL ye yükseltilmesini talep ve karşı dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; asıl ve karşı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı davacı vekili tarafından karşı davalarının reddine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava tedbir nafakasının kaldırılması, karşı dava ise iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır....
Aile Mahkemesinin 2011/24 esas sayılı dosyası ile boşandıklarını müvekkiline bağlanan 150 TL yoksulluk nafakasının 1000 TL ye 100 TL iştirak nafakasının ise 500 TL ye yükseltilmesini talep ve karşı dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; asıl ve karşı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davalı davacı vekili tarafından karşı davalarının reddine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava tedbir nafakasının kaldırılması, karşı dava ise iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2014 NUMARASI : 2014/149-2014/397 Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında görülen Yeşilhisar Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/25 E.-2008/137 K.sayılı boşanma ilamı ile davacı kadın için hükmedilen 200,00 TL yoksulluk nafakasının 500,00 TL'ye ve müşterek çocuk için hükmedilen 100,00 TL iştirak nafakasının 400,00 TL’ye artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur....
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayımladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında mahkemece takdir edilen iştirak nafakası artırım oranında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenle davalının iştirak nafakası artırım oranına ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. Ancak tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, son artırım tarihinden eldeki davanın açıldığı zaman zarfında ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayımladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında mahkemece takdir edilen yoksulluk nafakası artırım miktarı fazladır. O halde mahkemece Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak yoksulluk nafakasında daha uygun oranda bir artırım yapılması gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalının boşandıklarını, davalının Sigortalı olarak çalıştığını, yoksulluk nafakasının hukuki dayanağının bulunmadığını belirterek aylık 200 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili beyanında; asgari ücretle çalışan kişilere de yoksulluk nafakası verilebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.TMK.176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması ya da azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir....
Davada; davacının, davalının kızı olduğu, önceki iştirak nafakası olan 85 TL'nin davacının reşit olması nedeniyle son bulduğu, davacının eğitiminin devam ettiği, davacıya ait önceki 85 TL iştirak nafakasının 750 TL'ye yükseltilmesini talep etmiş, mahkemece önceki iştirak nafakasının 220 TL yükseltilerek hüküm kurulmuş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Somut olayda; davacı dava tarihinde ... olup, üniversite eğitimine devam etmektedir. İstenen nafaka yardım nafakasıdır. Önceki iştirak nafakası son bulmuştur. Mahkemece müstakil 220 TL yardım nafakasına hükmolunması gerekirken önceki sona eren iştirak nafakasının artırılması suretiyle hüküm kurulması doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 1.fıkrasındaki "iştirak" ibaresi çıkartılarak yerine "yardım" ibaresi eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 22.11.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....