Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin anne babasının 1997 yılında boşandıklarını, müvekkiline bugüne kadar annesinin baktığını, öğrenci olan müvekkilinin 11.05.2013 günü reşit olduğunu belirterek; aylık 750,00 TL yardım nafakasının davalı babadan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; dava tarihinden itibaren geçerli olmak ve tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydı ile aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından, davalının 18 yıldır kızına icra yoluyla nafaka verdiği, başka herhangi bir katkısının bulunmadığı, bu nedenle takdir edilen nafakanın çok az olduğu belirtilerek temyiz edilmiştir. Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yardım nafakasının, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olmasına, TMK'nun 364/son maddesinin yollamasıyla 328.maddesinde çocuk ergin olmasına rağmen eğitimi devam ediyorsa ana ve babanın bakım görevinin çocuğun eğitimi sona erinceye kadar devam edeceğinin hükme bağlanmasına, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, yardım nafakasının niteliği, davalının gelir durumuna göre, davalının yerinde bulunmayan istinaf itirazının esastan reddine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
ın aylık 100 TL'lik nafakasının aylık 200 TL'ye yükseltilmesine, davacılar ... ve ... içinse 125'er TL yardım nafakası takdirine" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 19.4.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Ancak dosya içerisinde mevcut boşanma ve nafakaya ilişkin dava dosyasında, davacıya boşanma kararının kesinleşmesine kadar 150.00 TL tedbir, karar kesinleştikten sonra aynı miktarda yoksulluk nafakası olarak nafaka bağlandığı anlaşılmaktadır. Davacı, dava dilekçesindeki talebinde de 150.00 TL olan yoksulluk nafakasının 350,00 TL'ye yükseltilmesini talep etmiş olduğuna göre, mahkemece "davacının yoksulluk nafakası artırımı davasının kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren aylık 100.00 TL'ye yükseltilmesine" ilişkin verdiği karar, (mevcut yoksulluk nafakasının da altına indirilerek) yanılgılı değerlendirmeye dayanmaktadır. O halde, mahkemece dava dilekçesindeki talep ve delil dosyaları nazara alınarak sonucuna uygun bir karar vermek gerekirken yazılı ve yanılgılı şekilde davacının yoksulluk nafakasının indirilmesine yol açacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/2022 NUMARASI : 2021/315 E 2022/616 K DAVA KONUSU : Yardım Nafakası KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı, daha önce hükmedilen iştirak nafakasının günümüz koşullarında yeterli olmadığını, üniversite öğreniminin devam ettiğini ileri sürerek artırılmasını istemiş, mahkemece; dava tarihi itibariyle davacının reşit olduğu kendi adına yardım nafakası davası açabilecekken hukuki yanılma ile iştirak nafakası davası açıldığı bu anlamda dava şartı noksanlığından davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. TMK’nun 182/2.maddesi uyarınca, velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılması esası kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SUNGURLU ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2014 NUMARASI : 2014/30-2014/214 Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesi ile yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz olduğunu belirterek 200.00 TL olan yoksulluk nafakasının 500.00 TL ye, Mücahit için 175.00 TL olan iştirak nafakasının 400.00 TL'ye, Emre için 150.00 TL olan iştirak nafakasının 300.00 TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiştir....
Sayılı boşanma sonucunda davacı lehine 200 TL iştirak nafakası takdir edildiğini ve bu nafakanın gelecek yıllarda da TÜFE oranında artırılmasına karar verildiği, davacının halen Özel Sabancı Üniversitesi Mühendislik Ve Doğa Bilimleri bölümünde öğrenci olduğunu, mevcut iştirak nafakasının ihtiyaçları karşılamadığı ileri sürülerek aylık 750 TL yardım nafakasının davalıdan talep ve dava etmiştir....
Hükmü mevcut bulunmaktadır.Bu hale göre iştirak nafakasının TMK.nun 328/2.maddesi hükmü gereğince yardım nafakasına dönüşmesi çocuk ergen olduğu halde eğitimi devam ediyorsa mümkündür. HUMK.nun 438/7.maddesi hükmü gereğince hükmün gerekçesinin bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, 2-TMK.nun 364/1.maddesinde “Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.” Hükmü mevcuttur. Her iki hükmün birlikte değerlendirilmesi halinde, davalı-karşı davacının yardım nafakası talebinin eğitime devam etmesi sebebiyle şartları değerlendirilerek, tarafların gelir ve içinde bulundukları muhtaçlık durumu, yoksulluğa düşecek olma şartı gözönünde bulundurularak yardım nafakasının tayin ve takdiri gerekirken, bu kısma ilişkin davanın reddi bozmayı gerektirmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin öğrenci olduğunu, herhangibir gelirinin olmadığını, geçiminin annesi tarafından karşılandığını ileri sürerek 150 TL, bu sebeple iştirak nafakasının 500 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iştirak nafakasının davacının 18 yaşını ikmal etmesiyle kalktığı anlaşıldığından aylık 200 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Her ne kadar Mahkemece, davacının talebi yoksulluk nafakası hukuki nitelendirilmesi yapılarak hüküm tesisi cihetine gidilmiş ise de; dava niteliği itibari ile yardım nafakası talebine ilişkindir....