SİGORTA şirketince sigortalı olduğu, acente numarasının ..., poliçe numarasının ... ve sigorta başlangıç tarihinin 14/05/2018; bitiş tarihinin 14/05/2019 olduğu tespit edilmiştir.ADLİ YARDIM talebimizin KABULÜNE; Davamızın KABULÜNE, Fazlaya ilişkin dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydıyla; olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müvekkil ... adına ... A.Ş.’den geçici ve sürekli iş gücü kaybı nedeniyle şimdilik 100,00 TL’nin TAHSİLİNE; Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini..." talep etmiştir. Mahkememizini 17/01/2023 tarihli celsesinde tarafların davayı takip etmemeleri nedeniyle davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. HMK.m.150/5 hükmünde davanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren üç ay içinde yenilenmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek esas kaydının kapatılacağı düzenlenmiştir....
Davalının temyiz dilekçesi ekinde temyiz harçlarını karşılayabilecek durumda olmadığına dair mali durumunu gösterir herhangi bir belge sunmadığı anlaşıldığından, 6100 sayılı HMK'nın 334. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından davalının yerinde görülmeyen ADLİ YARDIM TALEBİNİN REDDİNE; Bilindiği üzere, 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (I) sayılı tarifenin yargı harçları başlığını taşıyan bölümünün karar ve ilam harcı başlıklı III. kısmının 1. fıkrasında, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden tarifede gösterilen oranda nispi karar ve ilam harcı; 2-a fıkrasında ise, 1. fıkra dışında kalan davalarla, taraf teşkiline imkan bulunmayan davalarda verilen esas hakkındaki kararlar ve davanın reddi kararlarında maktu karar ve ilam harcı; IV. kısmında da, temyiz başvuru harcı alınacağı hükme bağlanmıştır....
Asıl ve birleşen davalarda uyuşmazlık doğal afetten kaynaklanmakta olup, davalılar afete maruz kalan kişilerden olduklarından, davalıların ADLİ YARDIM TALEPLERİNİN 6100 sayılı HMK 334 ve devamı maddeleri gereğince KABULÜ ile temyiz harcı ve masrafları yönünden adli yardımdan yararlandırılmalarına, 2-Asıl ve birleşen dosyaların davacıları olan yükleniciler vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi içeriğinden, hem asıl davada, hem de birleşen davalarda verilen kararların temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Asıl ve birleşen dava birbirinden bağımsız davalar olup, her bir kararın temyiz incelemesinin yapılabilmesi için ayrı ayrı temyiz harçlarının yatırılması zorunludur....
Yukarıda değinilen düzenlemeler karşısında 1-Temyiz aşamasında adli yardım isteğinin mahkemece reddedilmiş olması doğru görülmediğinden, Yerel Mahkemece " adli yardım isteğinin reddine" ilişkin olarak verilen 13.14.2015 TARİHLİ EK KARARIN ORTADAN KALDIRILMASINA, 2-Toplanan deliller, mahkemece yapılan inceleme adli yardım talepli dilekçeye somut bir delil eklenmemiş olması ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı .....’ın kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin temyiz harç ve giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varılamadığından, başka bir deyişle 6100 sayılı HMK.' nun 334/1.maddesine belirtilen koşullar oluşmadığından ADLİ YARDIM TALEBİNİN REDDİNE, 3-Hükmü temyiz eden davalıların eksik kalan temyiz harcının tamamlaması yönünden 1086 sayılı HUMK.' nın 434/3.maddesi uyarınca işlem yapılabilmesi ve sonucuna göre gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine, GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.05.2018 tarihinde oybirliğiyle...
Kimlik numaralı NEHİR ÖMEROĞLU'nun velayetlerinin davalı BABAYA VERİLMESİNE, Velayeti babaya verilen küçükler ile anne arasında ŞAHSİ MÜNASEBET KURULMASINA, Müşterek çocuklar Tuna İlkay Ömeroğlu için aylık 150,00- TL ve Nehir Ömeroğlu için aylık 150,00- TL olmak üzere toplam 300,00- TL TEDBİR NAFAKASININ dava tarihinden itibaren; kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere İŞTİRAK NAFAKASI olarak davacı anneden alınarak çocuklara velayeten davalı babaya verilmesine, Kararın kesinleşmesinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 300,00- TL TEDBİR NAFAKASININ dava tarihinden itibaren; kararın kesinleşmesinden itibaren de YOKSULLUK NAFAKASI olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacının Maddi Tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE; 10.000,00- TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, Davacının Manevi Tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, 15.000,00- TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin...
TÜİK TARAFINDAN BELİRLENEN ÜFE ORANINDA İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRILMASITÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 182TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 328TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 330 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı ile Kayseri 3....
T7 BİRLEŞEN DAVA : YOKSULLUK VE İŞTİRAK NAFAKASININ ARTTIRILMASI İSTİNAF KARAR TARİHİ : 29/09/2021 KARARIN YAZIM TARİHİ : 29/09/2021 GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Karşı Dava dilekçesi: Davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; Davalının sigortalı bir işte çalıştığını, asgari ücret düzeyinde maaş aldığını belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Karşı dava cevap dilekçesi: Davalı vekili karşı dava cevap dilekçesinde özetle; Çalışmakta olduğu iş yerinden asgari ücret aldığını, ekonomik koşullar nedeni ile nafakanın kaldırılması şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/02/2021 NUMARASI : 2020/292 ESAS, 2021/102 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKASININ ARTIRIMI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 7 yıl önce boşandıklarını, kendisi için 350 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, aradan geçen 7 yıllık süreçte değişen ekonomik şartlar nedeniyle takdir edilen nafakanın yetersiz kaldığını, bu nedenle nafakanın aylık 2.000 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 176 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalı ile boşandığını, davalı yararına 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, boşanma davası sırasında Adana Valiliğinde 4 C statüsünde işçi olarak çalıştığını, 15/01/2014 tarihinde emekli olduğunu, ancak nafaka kesintisinden dolayı kendisine 115,69 TL ödendiğini, herhangi bir malı mülkü veya gelirinin olmadığını, emekli maaşı ile geçinmeye çalıştığını, davalının 2012 yılı Ekim ayından bu yana sigortalı olarak çalıştığını, bu nedenle davalı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2019 NUMARASI : 2019/19 ESAS, 2019/658 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKASININ ARTIRIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tarafların Bakırköy 4.Aile Mahkemesinin 2003/291 Esas, 2005/399 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, kararın 20/05/2005 tarihinde kesinleştiğini, müşterek çocuk Kaan'ın velayetinin davacıya verilerek çocuk lehine aylık 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, nafakanın günün ekonomik koşullarında hayli düşük kaldığını belirterek, iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla...