İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi; davanın kısmen kabulüne, müşterek çocuklar Berfin, Özlem, Amine ve Berat İpek yararına dava tarihinden itibaren aylık 250,00’er TL iştirak nafakasına, müşterek çocuk İbrahim yararına iştirak nafakası talebinin reddine, davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili, adli yardım talebinde bulunmuş ve müşterek çocuklar Berfin, Özlem, Amine ve Berat için hükmedilen iştirak nafakası yönünden kararı istinaf etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, iştirak ve yoksulluk nafakası istemine ilişkindir....
TMK'nun 364.maddesine göre; “Herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.” Yine aynı kanunun 365.maddesinin 2.fıkrasında; “Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir.” düzenlemesi yer almıştır. Hukuk Genel Kurulunun 07.06.1998 gün, 1998/656; 688 sayılı ilamında da; ":...yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür (eğitim) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların" yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır....
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davacı lehine aylık 1.500,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; bu zamana kadar kızına fazlasıyla maddi açıdan destek verdiğini, emeklilik yaşının geldiği hususunun gözardı edildiğini, emekli olduğu zaman aynı geliri elde edemeyeceğinin sabit olduğunu, kararın bozulması gerektiğini belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE : Dava; yardım nafakası talebine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....
K... yararına 300,00.TL yardım nafakasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, tarafların Tettnag Sulh Mahkemesinin 10/01/2006 tarihinden kesinleşen kararının tenfizi ile boşandıkları, bu nedenle müşterek çocuk için hükmolunacak nafakanın iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi gerekirken, mahkemece yardım nafakası olarak nitelendirilmesi doğru değilse de; bu konunun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 1.maddesinde yer alan “…yardım…” kelimesinin “…iştirak…” olarak düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; iştirak nafakası alacaklısı Doğukan İlkgül 01.01.2000 doğumlu olup 01.01.2018 tarihinde 18 yaşını ikmal ederek reşit olduğundan, bu tarihte iştirak nafakası son bulmuştur. Bu nedenle Mahkemenin 01.08.2019 tarihli müdürlük kararının kaldırılmasına ilişkin şikayetin kabulü kararı yerindedir. Ayrıca, iştirak nafakası alacaklısı Doğukan İlkgül'ün 01.01.2018 tarihinde reşit olduğu ve davacı borçlunun bu tarihten sonra kesilen iştirak nafakası hesabına dair borca ve kapak hesabına kısmi itirazda bulunduğu ve takip dosyasında reşit olunan tarihten itibaren işleyecek cari nafaka alacaklarının mahsubunu içerir en son nafaka alacağı olarak 28.12.2017 tarihi esas alan 2.941,31- TL bakiye borç bulunduğu, icra müdürlüğünce yapılan kapak hesabının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "... davacının öğrenci olup gelirinin bulunmadığı, diğer nafaka yükümlüsü anne Efsun'un gelirinin bulunmadığı, davalı babanın pilot olup çalıştığı şirketin cevabi yazısına göre aylık 52.000 TL ila 93.000 TL arasında gelirinin bulunduğu biçiminde ekonomik durumlarının tespit edildiği anlaşılmış, öğrenci olan davacının bir öğrenci olarak giderleri nazara alındığında tarafların ekonomik durumlarına uygun olarak nafakanın ihtiyaçları giderme yönü, zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağı hususları birlikte değerlendirilmekle davalının aylık 3.000- TL yardım nafakasından sorumlu olmasının hakkaniyete uygun olacağı"gerekçesi ile; "Davanın KISMEN KABULÜ İLE; dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davacı için aylık 3.000,00- TL yardım nafakası takdirine, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tayin olunan yardım nafakasının karar kesinleşme tarihi itibariyle gelecek yıllardaki her yıl dönem başlarından itibaren TÜİK 12 aylık ortalamalara göre yıllık...
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, eşlerden birinin ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi bir biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahip olduğunu, ayrı yaşama haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alacağını; dilenen tanık beyanlarından, davalının, davacıdan ayrı olarak başka bir kadınla birlikte yaşaması ve davacıya maddi olarak destek olmaması nedeniyle, davacının ayrı yaşamada haklı olduğu gerekçesiyle; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarını dikkate alarak, davacı lehine aylık 350,00 TL yardım nafakasına hükmetmiştir. Dava, davacı tarafından davalı eşten tedbir nafakası istemine ilişkindir. Nafaka, Yargıtay kararlarında kabul edildiği üzere tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve yardım nafakası olmak üzere dörde ayrılır....
Mahkemece, talep iştirak nafakasının artırılması olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, yardım nafakasının istemine ilişkin dava mahiyetindedir. O halde, mahkemece; davanın yardım nafakası davası olarak nitelendirilmesi gerekir. Davacının Boğaziçi Üniversitesi Kimya mühendisliği bölümü öğrencisi olduğu anlaşılmakla dava tarihi itibarıyla yardım nafakası talebi haklıdır. Mahkemece birleşen davada yardım nafakası talebinin davacının reşit olması, ödenen nafakanın yeterli olması gerekçesiyle ve talep de yanlış değerlendirilerek reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3- Asıl davada davalı ... vekilinin yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Kural olarak, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkin davanın kabulü ile müşterek çocuk lehine 200 TL iştirak nafakasının 500 TL arttırılarak 700 TL olarak davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, davacının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine, karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece hükmedilen iştirak nafakası miktarı ile reddedilen yoksulluk nafakasının arttırıma ilişkin taleplerinin reddi yönünden kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkin olup, İlk derece mahkemesince verilen karara karşı; davacı taraf; hükmedilen iştirak nafakası miktarı, reddedilen yoksulluk nafakasının arttırılması taleplerinin reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müşterek çocuk... için aylık 200 TL, davacı ... için aylık 500 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, ....a lehine hükmedilen tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakası, davacı ... lehine hükmedilen tedbir nafakasının ise kararın kesinleşmesinden itibaren yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava; müşterek çocuk... için iştirak nafakasına ve diğer davacı müşterek çocuk .... için yardım nafakasına hükmedilmesi istemine ilişkindir. TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....