Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/374 Esas KARAR NO : 2023/670 DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/06/2022 KARAR TARİHİ : 12/09/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... A.Ş. İle davalı ...'ın ... A.Ş.'nin pay sahipleri olduğunu, buna göre ...'a ait toplam 100.000 adet payın 50.000 adedinin ... A.Ş.'ye, diğer 50.000 adedin ise ...'ın uhdesinde olduğunu, ...'un Yönetim Kurulu Başkanlık makamında davacı şirketin yer aldığını, Şirketin Başkan Vekilliğinde ise ... Ltd Şti ("... ")'nin bulunmakta olduğunu, Davalı ...'ın ... adına Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği görevini yürütmekle beraber şirketin Genel Müdürü sıfatına da haiz olduğunu, ... ile ... Ltd. Şti.'...

    Bu inşaatı kendi malzemesi ile yapan kişinin, iyi niyetli olması, diğer bir anlatımla zeminin kendisine ait olduğu, ya da 5.7.1944 tarihli 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi mülkiyetin ileride kendisine geçirileceği inancıyla hareket etmesi gereklidir. 14.2.1951 tarih 17/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, iyiniyetin ispatı taşkın yapı malikine ait ise de iyiniyet sav ve savunması def'i olmayıp itiraz niteliği taşıdığından ve kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan mahkemece kendiliğinden gözönünde tutulmalıdır. Taşkın binanın bulunduğu taşınmaz maliki veya o taşınmazda mülkiyetten başka ayni hak sahibi olup da zarar gören kimselerin, taşınmaza elatıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 15 gün içerisinde itiraz etmeleri, yapı malikinin iyiniyetli sayılması olanağını ortadan kaldırır. İtiraz hiçbir şekle bağlı değildir....

      Uygun bedel genellikle yapı için gerekli olan arsa miktarının dava tarihindeki gerçek değeri olarak kabul edilmekte ise de, büyük bir taşınmazın bir kısmının devri gerektiğinde, geri kalan kısmın bedelinde noksanlıklar meydana gelecekse, bunlar taşınmaza bağlı öteki zararlar da gözönünde bulundurularak hak ve yarar dengesi kurulması suretiyle hesaplattırılmalıdır. Bu üç koşulun yanı sıra yapının dikilen ağaçların bulunduğu arazi parçası davalıya ait taşınmazın bir kısmını kapsıyorsa tescile konu olacak yerin ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir. Malzeme malikinin tazminat istemesi durumunda; arazi sahibinin yapılan inşaatın veya ağaçların kaldırılmasını istememesi veya talep etmesine rağmen aşırı zarar doğması sebebiyle yapı yıkılamadığı takdirde arazi malikinin mamelekinde sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, bu zenginleşmeye karşılık taşınmaz malikinin malzeme malikine muhik bir tazminat ödemesi gerekir....

        Asıl ve birleşen dava yönünden davacının davalıdan halefiyet hakkına dayalı tazminat talepleri, TBK md 69 kapsamında yapı malikinin binanın yapımındaki bozukluk veya bakımındaki eksiklikten kaynaklanan kusursuz sorumluluğuna dayalı talep niteliğinde olmayıp, davalının yangın sigortası genel şartlarına göre düzenlediği işyeri paket poliçesinde ek teminat olarak komşuluk mali sorumluluk klozu bulunması ve alınan uzman bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere davacının bu klozdan tazminat talep hakkının açıklanmış olması nedeniyle, uyuşmazlığın TTK sigorta hukuku hükümleri ve ihtiyari zarar sigortası çeşitlerinden olan Yangın Sigortası Genel Şartları ile davalının poliçesinde yer alan özel şartlar çerçevesinde çözümlenmesi gerekmektedir.(emsal Yargıtay 17.HD 2016/6345 E 2019/6773 K sayılı ilamı)....

          Mahkemece; meydana gelen zararda davalı bina malikinin bir kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm, davacının temyizi üzerine, Dairemizin 07/02/2017 tarihli ve 2017/324 E. 2017/844 K. sayılı kararıyla, Türk Borçlar Kanunu’nun 69. maddesinde hüküm altına alınan yapı malikinin sorumluluğu ilkeleri gereğince davalının durumu değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur....

            Hukuk Dairesi (İlk Derece) Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 10/10/2019 gününde verilen dilekçe ile bilirkişinin hukuki sorumluluğundan kaynaklanan maddi tazminat talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi Sıfatıyla yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 08/09/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 01/07/2016 tarihinde kabul edilip 23/07/2016 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin 3. fıkrası değiştirilmiştir....

              Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Taraflar arasında görülen dava sırasında davacı vekili tarafından sunulan 05.05.2016 tarihli dilekçe ile özetle; "...mahkeme hakiminin iki yılı aşkın süreyle karar aşamasında bulunan davayı sürüncemede bıraktığını, davaya konu binalarda su ve rutubet sebebiyle hasarın daha çok arttığını, bu nedenle hakimin sorumluluğundan kaynaklı... Bakanlığı aleyhine Yargıtay 15. Hukuk Dairesinde tazminat davası açtıklarını, hakim ile aralarında husumet oluştuğunu..." belirterek reddi hakim talebinde bulunmuştur. Reddedilen hâkim tarafından, reddi hakim koşullarının bulunmadığı yönünde görüş belirtilmesi üzerine dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hakim talebinin reddine, HMK'nın 42/4. maddesi uyarınca davacının 1.000,00....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/642 Esas KARAR NO : 2021/1035 DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 06/08/2021 KARAR TARİHİ : 01/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 01/11/2021 09/09/2021 tarihli ara karar ile dava dosyasının niteliği gereği mahkememiz HEYETİNE tevzi ve tevdi edilen Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde; davanın konusu ve tarafları aynı olan Bakırköy .... Asliye Ticaret Mahkemesi ... E. Sayılı dosyasıyla birleştirilmesine, davalıların şirket faaliyeti aleyhine ve ortaklık hukukuna aykırı, haksız ve kötü niyetli eylem ve davranışları ihbarname, ihtarnameler nedeniyle müvekkilin gerek şahsen gerekse ortağı- sahibi olduğu ... Et ve Süt Ürünleri Gıda Paz. San ve Tic. Ltd....

                  Konut Yapı Kooperatifi ile davalılar ... vs. arasındaki davadan dolayı Edremit 1. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 22.12.2006 gün ve 744-700 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kooperatif yönetim kurulu başkan ve üyelerinin sorumluluğundan kaynaklandığından kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 06.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Mahkemece, tüm dosya kapsamı, tanık beyanları ve idari tespit raporu gözetildiğinde, davalının haksız fiili nedeniyle davacının arı kovanlarının yandığı ve bu nedenle davacının zararının oluştuğu, davalının bu zararı gidermekle yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile, toplam 14.000 TL alacağın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-) Dava, TBK 69. maddesine dayanan bina ve yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat isteminden ibarettir. Enerji nakil hatları da maddede belirtilen yapı eseri kapsamında olduğundan enerji nakil hattının sahibi bu tesisin korunmasından, bu bağlamda bakım eksikliğinden doğan zarardan kusursuz olarak sorumludur. Ancak TBK. m.69'de öngörülen sorumluluğun söz konusu olması için, yapı eserinin yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden kaynaklanan bir zararın doğması gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu