Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, yabancı mahkeme kararının tanınması istemine ilişkin olup, İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde davanın kabulüne dair verilen kararı istinaf edilmesi üzerine inceleyen Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir. 5718 sayılı MÖHUK'un yabancı mahkeme ve hakem kararlarının tenfizi ve tanınmasını düzenleyen 50. vd. maddelerine göre, Türkiye'de bir yabancı mahkeme kararının infaz edilebilmesi veyahut kesin delil veya kesin hüküm olarak kabul edilebilmesi bu karar hakkında tanıma veya tenfiz kararı verilmesine bağlı olup, yabancı mahkeme kararının tanınması veya tenfizi ise bu kararın usulünce kesinleşmiş olmasına bağlıdır....

    CEVAP Davalılar vekili cevap dilekçesinde; yabancı mahkeme ilamına konu davanın davalı şirketin yerleşim yerinin bulunduğu Yozgat'ta açılması gerektiğinden Türk mahkemelerinin münhasır yetkisi içinde kaldığını, yabancı mahkeme ilamının Türk kamu düzenine aykırı olduğunu, olayda yabancılık unsurunun bulunmadığını, davacının davalı şirketin ortağı olmadığını, dolayısıyla ortaklık payının iadesine karar verilemeyeceği gibi bu kararın tenfizine de karar verilemeyeceğini, tenfizi istenen yabancı mahkeme kararının davacı tarafın yabancı mahkemedeki hukuka ve iyiniyet kurallarına aykırı hileli davranışları ile elde edilmiş bir karar olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. III....

      İlk Derece Mahkemesince, Hakem Heyetinin 19.06.2013 tarihli kararı yönünden de tenfiz istemi reddedilmiş ve Dairemizin yukarıda anılan kararı ile bu karar yönünden de bozma kararı verilmiş ise de; Dairemizin yerleşik uygulamaları doğrultusunda, yabancı hakem heyetlerinin tanınması ve tenfizi istemleri hakkında 5718 sayılı MÖHUK’un 60 vd. maddelerinde düzenlenmiş olmakla birlikte, Anayasa’mızın 90.maddesi hükmü doğrultusunda bu konuda öncelikle, ülkemizin de tarafı olduğu 10.06.1958 tarihli Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve Tenfizi Hakkındaki New York Sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizini engelleyen haller Sözleşmenin 5.maddesinde; “1....

        Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 08/03/2016 gün ve 2016/26-2016/134 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Dosyanın incelenmesinde, işbu davanın asıl davadan tefrik edilen karşı dava niteliğinde olduğu ve dosyadaki tanınması istenen ... Cumhuriyeti ... Eyalet Mahkemesi'nin 10 C 206/10 sayılı ve ... Mahkemesi'nin 83 S 50/12 sayılı kararlarının ve tercümelerini fotokopi şeklinde olduğu, .... vekili tarafından tenfizi istenen yabancı mahkeme kararlarının asıllarının ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/190 Esas sayılı dosyasına sunulduğu anlaşılmaktadır....

          Tüm bu açıklamalardan anlaşıldığı üzere, tanımanın- kararda eda hükmü varsa tenfizin- hukuki niteliği ile yabancı mahkeme kararlarının tanınmakla -ya da tenfizle- Türk hukuku açısından, o kararın kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade etmeye başlayacağı, bu tarihin de boşanan eşlerden birinin ölüm tarihinden önce olduğu gerçeği karşısında; yabancı ülkede kesinleşen boşanma kararının, Türk Hukukuna göre tanınması ya da tenfizi sağlanamadan eşlerden birinin ölmesi durumunda; bundan hukuku etkilenen, ölen eşin mirasçılarının, yabancı mahkeme kararının tanınmasını ya da tenfizini istemekte, hukuki yararının bulunduğu her türlü duraksamadan uzaktır....

            Buna göre yabancı mahkeme kararının verilmesinde uygulanan hukuk ve bunun hangi ölçütlere göre uygulandığı değil yabancı kararın Türkiyede icra edilmesi halinde meydana gelecek sonuçların Türk kamu düzenini ihlal edip etmeyeceğinin araştırılması gerekir. Hükmün tenfizi neticesinde ortaya çıkan hukuki sonuçların kamu düzenine aykırı olması halinde yabancı mahkeme kararının tenfizinin reddedileceği sonucuna varılmalıdır. Mevcut nüfus kayıtlarında davacının annesi ...'ın 09.10.1961 olan doğum tarihi düzeltilip 12 yaş veya üstü doğum aralığı oluşturulmadığı sürece davacının doğum tarihinin 10.09.1968 olduğuna ilişkin yabancı mahkeme ilamının tenfizi Türk kamu düzenine aykırılık teşkil eder. Mevcut durum karşısında davanın reddi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....

              Sayılı ilamında;"Dava, yabancı hakem kararının tenfizi istemine ilişkindir.5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 60-63. maddeleri arasında yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizi düzenlenmiştir. Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası antlaşmalar kapsamında bulunmayan uyuşmazlıklarda adı geçen kanun hükümlerinin uygulanması söz konusu olmakla birlikte, “Türkiye’de Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve İcrası Hakkındaki 10 Haziran 1958 tarihli New York Sözleşmesi” 08.05.1991 tarih ve 3731 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmiş olduğundan ve yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizinde, bu sözleşme hükümlerinin öncelikle uygulanması gerekli olduğundan, MÖHUK kapsamına giren hakem kararlarının alanı oldukça daralmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tanıma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, duruşmalı temyiz edilmiş ise de, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde yabancı mahkeme kararlarının tenfizi ve tanınması hakkında verilen kararların Yargıtay incelemesinin duruşmalı yapılacağına ilişkin hüküm bulunmadığından, davacının duruşma isteğinin reddine karar verildi. Evrak incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Tanıma dilekçesine, yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği ve tercümesi eklenir (5718 sayılı MÖHUK m. 53). ... Main Yerel Aile Mahkemesinin 31.03.2014 tarihli kararının, "emekli sigorta hakları denkleştirmesi ve itiraz yolu açıklamalarına"' ilişkin bölümlerinin tercümesi dosya içerisinde bulunmamaktadır....

                  K., sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 60-63. maddeleri arasında yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizi düzenlenmiştir. Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası andlaşmalar kapsamında bulunmayan uyuşmazlıklarda adı geçen kanun hükümlerinin uygulanması söz konusu olmakla birlikte, “Türkiye’de Yabancı Hakem Kararlarının Tanınması ve İcrası Hakkındaki 10 Haziran 1958 tarihli New York Sözleşmesi” 08.05.1991 tarih ve 3731 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmiş olduğundan ve yabancı hakem kararlarının tanınması ve tenfizinde, bu sözleşme hükümlerinin öncelikle uygulanması gerekli olduğundan, MÖHUK kapsamına giren hakem kararlarının alanı oldukça daralmıştır....

                    Yabancı mahkeme kararlarının salt gerekçesinin bulunmamasının kesinleşmiş yabancı mahkeme kararının tenfizine engel olmayacağı ve bu hususun 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 54/c maddesi anlamında kamu düzenine açıkça aykırılık sayılmayacağına" karar vererek revizyon yasağının Türk hukukunda kabul edildiğini ortaya koymuştur. 8. Her mahkeme kararının kesin delil ve kesin hüküm olmak üzere iki sonucu vardır. Bazı mahkeme kararlarının kesin delil ve kesin hüküm etkisine ek olarak icra kabiliyeti de vardır (... Köle, Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanıma ve Tenfizinde Usul, Dergi Park, s.41) . İşte yabancı mahkeme kararının tanınmasının hukuki gerekçesini, kararın kesin hüküm kuvveti oluşturmaktadır. 9....

                      UYAP Entegrasyonu