Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlke olarak, her mahkeme kendi usul hükümlerini uygular (lex fori ilkesi). Bu sebeple yabancı mahkemenin uyguladığı usulün, Türk usul hukukundan farklı olması Türk kamu düzeninin müdahalesi için bir gerekçe değildir. Yabancı mahkemenin davada kullandığı “dava usulü” de Türk kamu düzeninin müdahalesini gerektiren bir usul değildir. Türk tenfiz hukuku yabancı mahkeme kararlarının taşıdığı “hükümlerin” açıkça Türk kamu düzenini ihlal edip etmeyeceği konusu ile ilgilenir. Bu kapsamda yabancı mahkeme kararlarının alınış sürecindeki usul tenfiz hâkimi tarafından incelenip nazara alınamaz. Yabancı mahkeme kararı, verildiği ülkenin usul hukuku kuralı “ lex fori” kuralına tabidir. Tenfiz şartları bu kuralların nasıl ve hangi ölçüde tenfizi engelleyeceğini ayrı ayrı göstermiştir. 21....

    Bu düzenleme, Türk tenfiz hukukunda, kamu düzeni kavramının izin verdiği ölçüde, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi lehine bir eğilimin bulunduğunu göstermektedir. Doktrinde de bu konuda hakime yardımcı olması bakımından bazı kriterler verilmiştir. Buna göre örneğin Türk tenfiz hakimi “kural olarak” yabancı mahkeme kararının doğruluğunu inceleyemez (revision au fond yasağı). .... -2- Zira aksinin kabulü, aynı davanın Türk mahkemesinde tekrar görülmesi ve yeni bir Türk mahkemesi kararının ortaya çıkması sonucunu doğurur. Ancak örneğin Türk hukukunun vazgeçilmez kabul ettiği temel prensiplerini ihlal eden veya milletlerarası alanda geçerli olan ortak ilkelere aykırı bulunan yabancı mahkeme kararları tenfiz edilemez. Tenfiz hakimi takdir hakkını kullanırken, her somut olayın kendine mahsus özelliklerini de dikkate almalıdır. O halde dava konusu uyuşmazlık yönünden de somut olayın özelliklerine göre bir inceleme ve değerlendirme yapılmalıdır....

      Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen kararın TTK’nın 329 ve 405/2. maddelerine aykırı olduğu, benzer nitelikteki Türkiye’de açılan davaların reddedildiği, bu durum karşısında yabancı mahkeme kararının, Türk mahkemeleri tarafından verilen kararlarla çeliştiğinden kamu düzenine aykırı bulunduğu, ayrıca yabancı mahkeme kararının Lahey Sözleşmesi uyarınca tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmiş bir karardan da söz edilemeyeceği, bununla birlikte yabancı mahkeme kararında şirket hisselerinin davalıya iadesine karar verilmemesi nedeniyle mükerrer tahsilata neden olunabileceği, tüm bu durumların açıkça kamu düzenine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

        Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen kararın TTK’nın 329. ve 405/2. maddelerine aykırı olduğu, benzer nitelikteki Türkiye’de açılan davaların reddedildiği, bu durum karşısında yabancı mahkeme kararının, Türk mahkemeleri tarafından verilen kararlarla çeliştiğinden kamu düzenine aykırı bulunduğu, ayrıca yabancı mahkeme kararının Lahey Sözleşmesi uyarınca tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmiş bir karardan da söz edilemeyeceği, bununla birlikte yabancı mahkeme kararında şirket hisselerinin davalıya iadesine karar verilmemesi nedeniyle mükerrer tahsilata neden olunabileceği, tüm bu durumların açıkça kamu düzenine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, tenfizi istenen kararın TTK’nın 329 ve 405/2. maddelerine aykırı olduğu, benzer nitelikteki Türkiye’de açılan davaların reddedildiği, bu durum karşısında yabancı mahkeme kararının, Türk mahkemeleri tarafından verilen kararlarla çeliştiğinden kamu düzenine aykırı bulunduğu, ayrıca yabancı mahkeme kararının Lahey Sözleşmesi uyarınca tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmiş bir karardan da söz edilemeyeceği, bununla birlikte yabancı mahkeme kararında şirket hisselerinin davalıya iadesine karar verilmemesi nedeniyle mükerrer tahsilata neden olunabileceği, tüm bu durumların açıkça kamu düzenine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

            Gerçekten de, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak alınmış ve kesinleşmiş ilamlar hakkında, yetkili mahkemenin tenfiz kararı verebilmesi için 5718 sayılı Kanun’un 54/c maddesi uyarınca, hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması gereklidir. Kanunda kamu düzeni kavramının zamana ve yere göre değişebilen niteliği gereği bir tanımlama yapılmaktan kaçınılmış ve konunun hakimin takdirine bırakılması tercih edilmiş, ancak kamu düzenine aykırılığın “açıkça” olmasının aranmasıyla bu konuda takdir hakkı bulunan hakime bir sınırlama getirilmek istenmiştir. Bu düzenleme, Türk tenfiz hukukunda, kamu düzeni kavramının izin verdiği ölçüde, yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi lehine bir eğilimin bulunduğunu göstermektedir. Doktrinde de bu konuda hakime yardımcı olması bakımından bazı kriterler verilmiştir. Buna göre örneğin Türk tenfiz hakimi “kural olarak” yabancı mahkeme kararının doğruluğunu inceleyemez (revision au fond yasağı)....

              Tenfiz ve tanıma davalarında; dava dilekçesine yabancı mahkeme ilamının o ülke makamlarınca usulen onanmış aslının veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneğinin ve onanmış tercümesinin, ilamın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesinin eklenmesi gerekmektedir. 5718 sayılı Yasanın 53.maddesinde yer alan düzenleme bu şekildedir. Davaya konu istem, yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine ilişkin bulunmakla öncelikle, buna ilişkin yasal düzenlemeler ile kavram ve kurumların irdelenmesinde yarar vardır: Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizi, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK)’un İkinci Kısmının İkinci Bölümünde düzenlenmiştir....

                tarafından Türkçe olarak tanzim edilen el yazılı vasiyetnamenin, vasiyet alacaklısı tarafından sunulduğu mahkemece; Yunan Medeni Kanunu hükümlerine göre açılarak, vasiyetçinin yazısı ve imzasının üç yeminli şahitin beyanı ile incelenmesinden sonra mahkeme hâkimi tarafından okunup onaylanarak arşive konulmak üzere sekretere teslim edildiği anlaşılmaktadır.Şu durumda, tanınması istenilen yabancı mahkeme kararının, vasiyetnamenin açılmasına ilişkin olduğu konusunda bir şüphe bulunmamaktadır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm sözleşmeden kaynaklanan alacağa dayalı yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi istemine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı ... bölümü kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.02.2012 (Pzt.)...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm sözleşmeden kaynaklanan alacağa dayalı yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi istemine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı ... bölümü kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 13.Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.02.2012 (Pzt.)...

                      UYAP Entegrasyonu