Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ne var ki, dava dilekçesinde elatmanın önlenmesi talebi yanında yıkım da istendiği halde mahkemece yıkıma ilişkin olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. O halde; davacının istekleri arasında bulunan yıkım yönünden de olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davalı Halil vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 750 ] "İçtihat Metni" Dava, elatmanın önlenmesi, yıkım ve bağımsız bölümler arasındaki duvarın projesine uygun hale getirilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, uzman bilirkişi raporu doğrultusunda, yanlara ait bağımsız bölümleri ayıran duvarın projedeki yerine inşa edilmediği, mahkemece davacıya ait bağımsız bölümün 3,52 M² ² lik kısmının davalıların bağımsız bölümüne katıldığı belirlenmek suretiyle elatmanın önlenmesine, duvarın yıkımına ve ortak duvarın projede gösterilen yere yapılmasına karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ancak, mahkemece sözkonusu kararda yıkım masrafları ile duvarın yeniden inşasına ilişkin masraflar hakkında bir hüküm kurulmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 19 parsel sayılı taşınmaza, komşu 5 parsel sayılı taşınmaz paydaşı davalının taşkın bina yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, birleşen dava ilede yıkım isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Asıl davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "dava dilekçesinde yıkım isteği olmadığı ve bu yönde usulüne uygun olarak açılmış bir davanın bulunmadığı halde yıkıma da karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulmuş, asıl dava yönünden elatmanın önlenmesi isteği kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen yıkım istekli davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden paydaş oldukları dava konusu 916 ada 2 parsel sayılı taşınmaza davalının bina yapmak suretiyle elattığını, davalının kullanımının haklı ve geçerli nedene dayanmadığını ileri sürerek, müdahalenin önlenmesine ve yıkıma karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında yıkım taleplerinden vazgeçmişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının müdahalesinin keşfen belirlendiği, ancak dava konusu taşınmazda davalının da paydaş olduğu gerekçesiyle davacıların payı oranında müdahalenin önlenmesine, yıkım talebinden vazgeçilmesi ve davalının paydaş olması sebebi ile yıkım ve tazminat isteği hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı....

          Ancak; Sanığın ruhsatsız olarak yapılan binanın tebligat yapılmadan belediyesince yıkıldığı ve yıkım masrafı ile oluşan kamu zararını ödemesi için mahkemece kendisine süre verilmediğine ilişkin iddiası karşısında, Pasinler Belediyesi'nden ruhsatsız binanın yıkımı veya yıkım masrafını ödemesiyle ilgili tebligat yapılıp yapılmadığı, sanığa ise kamu zararını gidermek isteyip istemediği sorularak sonucuna göre TCK'nın 184/5. maddesindeki etkin pişmanlık hükmü ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tartışılması gerekirken, bina yıkım masrafının ödenmediği biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle CMK'nın 231/5. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Yasaya aykırı ve sanık ...'...

            nın 2/4 oranında paydaş olduğu ve kendilerine irsen intikal eden dava konusu 2090 parsel sayılı taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın ev yapıp ikamet olarak kullanmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuş, yargılama sırasında yıkım talebini atiye terk etmiştir. Davalı, davacıların murisi ile kardeş olduklarını, taşınmazı da birlikte satın aldıklarını, iyi niyetle binayı yaptığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacıların kayden paydaş olduğu çaplı taşınmaza davalının ev yaparak kullanmak suretiyle yaptığı müdahalenin keşfen sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesine, atiye terk nedeniyle yıkım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ve Yıkım ile ... aralarındaki elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının kabulüne dair ......

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 11 parsel sayılı taşınmaza davalıların gecekondu yapmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın temyizi üzerine Dairece, gecekondunun sahibi bulunan davalıların babasının sağ olup olmadığının araştırılması, sağ olması halinde kendisinin, ölmüş olması halinde tüm mirasçılarının davada yer almalarının sağlanması ve değinilen usuli eksiklikler giderildikten sonra yıkım hakkında bir karar verilmesi; koşulları gerçekleşmeyen ecrimisil isteğinin ise reddedilmesi gereğine değinilerek bozulmuş olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiştir....

                  Ancak; 1- TCK'nın 184/5. maddesinin uygulanabilmesi için kaçak yapıyı kendisinin yıkmış olması ya da belediyece yıkılmış olması halinde yıkım masraflarını ödemiş olmasının gerektiği, yargılamaya konu olayda kaçak yapının katılan belediye tarafından yıkılıp yıkılmadığının tespiti ile yıkılması halinde, sanığın, yıkım masraflarını ödeyip ödemediği ve yıkım konusundaki istek ve iradesinin varlığı araştırılarak sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2- TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/02/2016 tarihinde...

                    e teban tasarrufta bulunduğu, taşınmazda davalılarında paydaş olduğu gözetilerek davacının payı oranında elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, yıkım talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda paya yönelik elatmanın önlenmesine, yıkım isteminin reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı.Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 2.20....

                      UYAP Entegrasyonu