Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.09.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, yükleniciden bağımsız bölüm alan tüketicinin açtığı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, 468 ada 5 parsel sayılı taşınmazda bulunan E blok 20 numaralı bağımsız bölümü müvekkilinin yükleniciden satın aldığını, satış bedelini ödediğini belirterek tapu iptal ve tescil talep etmiştir. Davalı arsa sahibi vekili, yüklenicinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur. Davalı yükleniciler vekili, davayı kabul ettiklerini beyan etmişlerdir....

    Hukuk Dairesi KARAR Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki Kat Karşılığı İnşaat Sözlemesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alan davacının açtığı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkin olup, hem arsa sahibine hem de yükleniciye husumet yöneltilmiştir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay ... Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay ... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.07.2011 gününde verilen dilekçe ile yüklenicinin temlikine dayalı ... iptali ve tescil, mümkün değilse tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın ... iptal ve tescil yönünden reddine, tazminat talebi yönünden kabulüne dair verilen 16.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yükleniciden temlik alınan şahsi hakka dayalı ... iptali ve tescil mümkün olmazsa tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalı şirket ile arsa sahipleri arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, davacının bu sözleşme uyarınca yükleniciye düşen 1 No'lu bağımsız bölümü davalı ... İnş. Ltd....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davalarda tapu iptali ve tescil, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı tapu iptali ve tescil davası yönünden davanın kabulüne, tazminat davası yönünden davanın açılmamış sayılmasına yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalılar vekili, birleşen 2006/2111 Esas sayılı davada davalı ... vekilince duruşmasız, birleşen davada 2011/250 Esas sayılı davada davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de daha sonra dilekçe ile duruşma talebinden vazgeçtiği anlaşılmakla dosya, evrak üzerinden incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili, davacı arsa sahibi ile davalı yüklenici ... İnş. Taah. ve Turz. Ltd....

          tapu iptal ve tescil talebinin dayanağı olarak gösterdiği Anayasa Mahkemesinin 2014/12321 Başvuru numaralı ve 20.07.2017 tarihli kararında da başvurucu bağımsız bölüm malikinin mülkiyet hakkını korumasa da satış bedelini ödeyip bağımsız bölümü satın alan 3. kişi malikin, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre arsa sahibinden talepte bulunma hakkına sahip olduğuna karar verdiğini, şayet tapu iptal ve tescil kararı verilecekse; satış bedelini müvekkilin ödeyip satın aldığı bağımsız bölümün tapusunun arsa sahibine geçmesiyle sebepsiz zenginleşecek olan davalının, öncelikle tapunun el değiştireceği yani arsa sahibinin sebepsiz zenginleşeceği tarih dikkate alınarak dava konusu bağımsız bölümün karar tarihi itibariyle hesaplanacak değerinin mahkeme kasasında depo edilmesine karar verilmesini, arsa sahibi tarafından bağımsız bölüm değeri depo edildikten sonra tapu iptal ve tescil kararı verilmesini, aksi halde sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği davalı arsa sahibinin emsal Anayasa Mahkemesi...

          yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduklarından ve satın aldıkları bağımsız bölümler konut niteliğinde olduğundan bu bağımsız bölümlerle ilgili davaya bakmakta özel yetkisi bulunan tüketici mahkemesi görevlidir. Ancak davacı ...'nün dükkan niteliğinde bağımsız bölüm satın almış olması nedeniyle Tüketici Kanunu kapsamında kalan bir kişi olarak kabul etmek mümkün değildir. Bu nedenle bu davacı yönünden asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Davacıların davaları arasında birlikte görülmesini gerektiren fiili yada hukuki irtibat da bulunmadığından bu davaların birlikte görülmeleri mümkün değildir....

            Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tâbi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...

              Davalı yüklenici vekili, diğer davalı arsa sahibi şirket ile birlikte hareket etmediklerini, dava konusu bağımsız bölümün davacıya teslim edilmiş olması nedeniyle tapu iptal ve tescil talebine ek olarak eksik imalat bedeline ilişkin tazminat isteminin haksız olduğunu beyan ederek, davanın reddini istemiştir. Davalılar ... ve ... vekili, müvekkilleri yönünden davanın husumet nedeniyle reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın tapu iptal ve tescil talebi yönünden reddine, davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine, davalı yüklenici yönünden, davacı tarafından ödenen dava konusu taşınmazın 40.000,00.-Euro satış bedeli ile satım sözleşmesinden kaynaklanan 20.000,00.-Euro cezai şartın davalı yükleniciden tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptal ve tescil, 2. kademede tazminat istemine ilişkindir....

                Bu durumda davacı arsa sahipleri feshedilen kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereği yükleniciye veya onun talimatıyla 3. kişilere devrettikleri bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptâl ve tescilini talep etmekte haklı olduklarından mahkemece dava konusu taşınmaza ait tapu kayıtlarının intikâlleri ve devre ilişkin akit tablo suretleri ile birlikte tapudan celp edilip yükleniciden ya da yüklenicinin borcu sebebiyle icra satışından alan ve davada taraf olmayan kişiler hakkında bu dava ile birleştirilmek üzere dava açılması sağlanıp açılacak dava birleştirildikten sonra yükleniciden, yüklenicinin talimatıyla arsa sahiplerinden ve yüklenicinin borcu sebebiyle yapılan takip sonucu icra satışından bağımsız bölüm arsa payı satın alan davalılara yönelik tapu iptâli ve tescil isteminin davacıların payları oranında kabul edilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu tapu iptâli-tescil davasının reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur....

                  Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...

                    UYAP Entegrasyonu