ilgili yönetim kurulu kararlarının TTK'nın 391. maddesine aykırı olduğu gerekçesi ile batıl olduğunun tespitine ve batıl yönetim kurulu kararına göre pay defterine işlenen kayıtların önceki duruma getirilmesine karar verilmesinin isabetli bulunduğunu, yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitine ek olarak, terekeye dâhil payların tüm mirasçılar adına pay defterine kaydına karar verilmesi gerektiğini, müvekkilin mirasçılık haklarına sistematik bir şekilde saldırıda bulunulduğunu, bu kapsamda huzurdaki dava ile birebir aynı konuda görülen ve davalısının grup şirketlerinden ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davalı şirketin 21/06/2021 tarihli olağan Genel kurul toplantısının 3, 4(kısmen), 5 ve6 nolu kararlarının batıl olduğunun tespiti, batıl olduğu kabul edilmediği takdirde iptaline ve yürütmenin geri bırakılması istemine ilişkindir. Dava edilen genel kurul kararlarının; 3 nolu bilanço ve kar zarar hesaplarının görüşülmesi, 4 nolu kararın ... dışındaki yönetim kurulu üyelerinin ibrası, 5 nolu kararın yönetim kuruluna üye seçimi ve 6 nolu kararın TTK'nın 395 ve 395. Maddelere göre yönetim kurulu üyelerine izin verilmesine ilişkindir. İncelenen dosya ve bilirkişi raporundan, şirketin finansal kayıtlarının şirketin mali yapısına uygun olduğu, iptalini gerektirir somut bir delil bulunmadığı, yönetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin kararın da yeterli çoğunlukla alındığı, dolayısıyla bu kararlar yönünden iptal koşulunun oluşmadığı anlaşılmış ve davanın bu kararlar yönünden reddine karar verilmiştir....
Davalı şirket vekili 11.08.2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Genel kurul kararlarının yokluğunun tespitinin kurucu unsurların eksikliği halinde söz konusu olabileceğini, TTK'nun 445.maddesi uyarınca iptalin ise kanuna esas sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı kararlar aleyhine açılabildiğini, genel kurula çağrıya dair yönetim kurulu kararının usulüne uygun şekilde alındığını, davacının kötü niyetli olduğunu, uzun zamandır zaten yönetim kurulu toplantılarına katılmadığını, yönetim kurulu başkanı tarafından davacıya müvekkil şirketin yönetim kurulu toplantılarının her hafta Salı günü 17:00'da yapılacağını bildirir ve kendisinin de katılması gerektiğini belirtir Konya ....
Mahkemece davacılardan ... ve ... tarafından açılan davanın, aktif dava ehliyeti bulunmadığından reddine, diğer davacılar tarafından açılan davanın kabulü ile; 12/11/2013 tarihli kat malikleri kurulu kararının mutlak butlan ile batıl olduğunun tespitine, 12/11/2012-12/11/2013 döneminde yönetim tarafından 121.743,30TL harcama yapıldığının tespitine, 634 sayılı KMK'nun 34/3. maddesi uyarınca dava konusu Yeşilköy mahallesi, Serbesti caddesi No:60 adresinde bulunan ... Apartmanına yönetici olarak ...'in atanmasına karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir Dava konusu uyuşmazlık, kat malikleri kurul kararının iptali, yönetici atanması ve yönetim tarafından yapılan harcamaların tespiti istemine ilişkindir....
Bu durumda ölen ortağın paylarının temsili için bir temsilci atanması gerekirken, yönetim kurulunun, mirasçıların iradelerinin yerine geçerek paylaştırma yapılması yasaya aykırı olup, bu konuda alınan karar batıldır. Bu kararın iptalini talep etmekte davacının hukuki yararı vardır. Davalının davaya konu yönetim kurulu kararı batıl olduğuna göre, davacının talebi haklı olup, kararın batıl olduğunun tespitine ve pay defterinin düzeltilmesine dair aşağıdaki gibi karar verilmiştir. HÜKÜM: Davacının davasının KABULÜNE; davalı şirketin Yönetim Kurulunun 10/01/2023 tarihli, ... sayılı mirasın paylaştırılmasına dair kararının batıl olduğunun tespitine, pay defterinin intikal öncesi duruma getirilecek şekilde düzeltilmesine Yeterince harç alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.'...
Holding A.Ş.’nin hissedarı ve yönetim kurulu başkanı olduğunu, ... Holding A.Ş.’ye ... ... 10. Sulh Ceza Hakimliğinin 17.11.2015 tarihli ve 2015/2903 D.İş sayılı kararıyla CMK’nın 133/1. maddesi gereğince yönetim organının tüm yetkilerini kullanmak ve yeni yönetim kurulu oluşturmak üzere kayyım atandığını, mahkemece atanan kayyımların 20.11.2015 tarihinde toplanarak yönetim kurulu sıfatıyla 2015/2 sayılı kararı aldıklarını, bu kararın Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, ancak kayyımların aldıkları kararları yerine getirmelerinin TMK’nın kayyımlar için ortaya koyduğu hükümlere aykırı olduğunu ileri sürerek kayyımların yönetim kurulu sıfatıyla aldıkları 20.11.2015 tarihli 205/2 sayılı kararın hükümsüzlüğünün ve batıl olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; işbu davada ......
- K A R A R - Davacı, ortağı olduğu davalı kooperatifin 22.01.2012 tarihinli genel kurul toplantısında alınan kararların 09.02.2012 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayınlanarak geçerlilik kazandığını, toplantı nisabı aranmaksızın genel kurulun yapıldığını, alınan bazı kararlarla yönetim kurulu ve denetçilerin ibra edildiğini, bilançonun onaylandığını, kooperatif üyelerine ek aidat yükümlülüğü getirildiğini, bu kararların tasfiye amacının dışında olduğunu ve 25 üye ile toplanılan genel kurulda alınan kararların mutlak butlan ile batıl olduğunu ileri sürerek, 22.01.2012 tarihli genel kurul toplantısında alınan 6,7 ve 8 numaralı kararların mutlak butlanla batıl olduğunun tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın bir aylık hak düşürücü süre içinde açılmadığını, ayrıca davalı kooperatif tasfiye halinde olduğundan toplantı nisabı aranmaksızın toplanılıp kararların oy çokluğu ile alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Davalı yan; dayanak kefalet sözleşmesinin ve kefalet limitinin arttırılması sözleşmesinin geçersiz olduğunu, dava dışı şirket diğer yönetim kurulu üyelerinin, çağrı usulüne uymaksızın aldıkları yönetim kurulu kararı ile, davalının yönetim kurulu başkanlığı görevini, temsil ve ilzam yetkilerini kaldırdıklarını, kararın kanunen batıl olduğunu, gerek bu kararın batıl olduğunun tespiti, gerekse şirketin feshi talebiyle açılan davalar bulunduğunun, halen yönetim kurulu başkanı olduğunun ve yeni yönetim kurulu kararına istinaden sunulan imza sirkülerlerinin geçersiz olduğunun, bunlara dayalı yapılacak işlemlerin de geçersiz olacağının davacı bankaya 05/02/2015 tarihli ihtarname ile bildirildiğini, buna rağmen dava dışı şirkete kredi kullandırıldığını, bu krediler nedeniyle davalının kefalete dayalı sorumluluğuna gidilemeyeceğini, ayrıca dava dışı şirketin mali durumunun kötü olması nedeniyle TBK'nun 599 maddesi uyarınca da davalının sorumlu olmadığını, davacı banka tarafından gönderilen kat...
Onun için batıl kararları iki kategoriye ayırmak, şekil yönünden batıl genel kurul kararlarını veya sebeplerini belirlemeyi içtihata ve öğretiye bırakmak, konu açısından batıl genel kurul kararlarına da sınırlayıcı olmamakla birlikte, örnekler göstererek-kesin çizgilerle işaret etmek en isabetli yol olarak değerlendirilmiştir. " açıklamasına yer verilmiştir. Bu durumda mahkemece, ... tarihli genel kurul toplantısının yönetim ve denetim kurulu üyelerinin seçimine dair maddesinin 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun emredici nitelikteki 48. maddesi hükmüne aykırı olduğu gerekçesiyle batıl olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye dayalı olarak, davacının muhalefet şerhi bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır." şeklinde verilmiştir....
kaldırılmadan anılan yönetim kurulu kararının alınamayacağını, bu toplantıda şirket ana sözleşmesinin değiştirilerek şirket merkezinin ...'...