nın 2012-2015 dönemleri arasında Yönetim Kurulu üyesi olmasına rağmen hiçbir Yönetim Kurulu toplantısına davet edilmediğini, bununla ilgili derdest davalar olduğunu, bu davalara konu 8 adet Yönetim Kurulu kararının ve yönetim kurulu seçimine ilişkin genel kurul kararlarının da yoklukla malul olduğunun tespit edildiğini, davaya konu Yönetim Kurulu kararının da Yönetim Kurulunun yok hükmünde olması sebebiyle yoklukla malul olduğunu beyanla davalı şirketin 20/05/2015 tarihli 2015-04 karar numaralı yönetim kurulu kararı ve bu karar doğrultusunda yapılan tüm işlemlerin yoklukla veya mutlak butlanla malul olduğunun tespitine, giderleri davalı tarafça karşılanmak üzere dava sonucunda verilecek müspet kararın gazete ile yayımlanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
yasal olarak yok hükmünde olduğunu,davalı şirketin gerçekte hangi tarihte yapıldığı dahi belli olmayan ve 2020/02 karar nolu 13.02.2019 tarihli 2017/2018 yılı olağan genel kurul toplantısı gündemli yönetim kurulu kararının yoklukla malul olduğunun tespiti ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu yönetim kurulu ve genel kurul tarihinde davalı şirketin yönetim kurulu başkanının davacı, davalı gerçek kişilerin de yönetim kurulu üyeleri olduğu, davacı ve davalı ...'...
un hukuka açıkça aykırı olan bir yönetim kurulu toplantısında alınan kararla Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği’ne getirilmesinin kötü niyetin çok açık ifadesi olduğunu, ... için belirlenen 1.500 TL huzur hakkının Yönetim Kurulu’nda ...’nin talimatlarına uygun hareket etmesi ve yönetim kurulunda ...’nin taleplerinin karar haline gelmesi karşılığında ödenecek olan ücret olduğunu, Şirket’te ücret karşılığı çalışan bir personelin yönetim kurulu üyesi olarak seçilmesinin ancak diğer yönetim kurulu üyelerinden çok daha düşük miktardaki göstermelik bir huzur hakkı ödenmesinin başka bir gerekçesi olamayacağını, şirket muhasebe çalışanı olan ...’un, mezkur Yönetim Kurulu Toplantısı’nda yönetim kurulu başkan vekilliğine atanmakla kişisel menfaat sahibi olacağı çok açıkken kendisinin yönetim kurulu başkan vekilliğine atanmasına ilişkin müzakere ve oylamaya katılmasının kanuna açıkça aykırı olduğunun göz ardı edildiğini, ...’un müzakereye ve oylamaya katılma yasağının uygulanmış olması halinde ise müvekkilinin...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/146 KARAR NO : 2022/394 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararlarının Batıl Olduğunun Tespiti ve/veya İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 17/02/2022 KARAR TARİHİ : 06/05/2022 Davacılar vekili tarafından davadan feragat ettiklerini bildirir 05/05/2022 tarihli dilekçe ve davalı vekili tarafından sunulan aynı tarihli feragatin kabulüne ilişkin dilekçenin dosyaya sunulması üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin davalı şirketin ortağı olup, 05.10.2021 tarihli ihtarname ile şirket yönetim kurulu tarafından 22.10.2021 tarihinde toplantıya çağrıldığını, bu toplantıda alınan 7 nolu, esas sözleşme'nin 6. maddesinde yer alan sermayenin arttırılmasına ve ana sözleşmenin 6.maddesinin tadiline ilişkin olarak alınan genel kurul kararının kanuna, esas sözleşmeye ve afaki iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, şirketin hakim hissedarları ve yönetim kurulu üyeleri olan ... ve ...'...
Yönetim kurulu üyelerinin görev süreleri dolduğundan genel kurulda yönetim kurulu seçimi yapılarak, yapılan seçim sonucunda davacılardan ... ile ... ile birlikte ... , .... ve ... yönetim kurulu üyesi olarak seçilmişlerdir. Davacıların yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmakta oldukları dolayısıyla mevcut üyeler yeniden seçildikleri sabittir....
Dava; davalı şirkete ait Antalya ili Kemer İlçesinde bulunan ...Club Şubesi‘ne müdür olarak atanmasına ilişkin 01/03/2008 tarih ve ... sayılı Yönetim Kurulu kararının iptali ile bu karar nedeniyle davalı şirket kanuni temsilcisi olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin 04/02/2022 tarihli cevabi yazıları ve yazılarına ekli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 08/01/2010 tarih ve ... sayılı nüshasının ... sayfalarından da anlaşılacağı üzere ...Turizm Ticaret A.Ş.ile birleştikleri anlaşılmıştır. ...Turizm Ticaret A.Ş.hakkında da İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin ... E. ... K,sayılı dosyasında iflasına karar verildiği, dolayısıyla şirket merkezinin Şişli/İSTANBUL olduğu anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK yönetim kurulu kararlarını düzenleyen 390-391. maddelerinde yönetim kurulu kararlarının iptaline ilişkin açık bir hükme yer vermemiş ise de yasanın 391/1.maddesine göre, yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden istenebilir....
Davalı vekilince bilirkişi raporuna itirazlarında yönetim kurulu üyelerinin birbirinin ibralarında oy kullanamamaları durumununda yönetimde olmayan ortaklar tarafından bu durumun kötüye kullanılabileceği, dolayısıyla yönetim kurulu üyelerini diğer yönetim kurulu üyelerini ibrasında oy kullanabilmeleri gerektiği yönünde itiraz edilmişse de, bu konuya ilişkin olarak hukukumuzda, yönetimde yer almış kişilerin sadece kendilerinin ibralarında değil, diğer yönetim kurulu üyelerinin ibralarında da oy kullanamayacakları kabul edilmektedir. Yargıtay kararlarında da yönetim kurulu üyelerinin birbirinin ibralarında oy kullanmasının hukuka aykırı olduğu kabul edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davalı şirketin 8 Eylül 2006 tarihinde yapılan 2003 Yılı Genel Kurul Toplantısı Kararlarının yok hükmünde ve mutlak butlanla batıl olduğunun tespiti talebine ilişkindir. Davalı....... Proje Danışmanlık San. ve Tic. AŞ.'nin ticaret sicil kayıtları uyarınca davacının davalı şirketin hissedarı olduğu, ..... Ocak 2004 tarih ve ...... sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlanan 2002 yılı olağan genel kurul toplantısının 7 nolu kararıyla davacı ...'nun 3 yıl süre ile yönetim kurul üyeliğine seçildiği anlaşılmıştır. Eldeki davada davacı taraf, davalı şirketin .........
in yönetim kurulu üyeliğinden çıkarılmaya çalışarak yerine başka bir üyenin yönetim kurulu seçildiğinden dolayı yönetim kurulu kararlarının batıl olduğunu beyan etmiş ise de ortada davacı şirketin davalı şirket hissedarlığının sona erdirildiğine dair bir karar bulunmadığı gibi davalı yönetim kurulu tarafından davacıya yapılan hisse devri de bulunmadığından bu yöndeki beyanlarının da dinlenemeyeceğini, davacı şirketin davalının ortağı olduğundan davalı şirket yönetim kurulunca davet edilmeyerek hazırlanmış olan genel kurul toplantı çağrısına ilişkin kararlarının TTK 391.madde uyarınca batıl olduğunu, 05.01.2017 tarihli genel kurulu kararlarının batıl olduğunun tespiti ile kararın kaldırılması gerektiğini, söz konusu genel kurul kararlarının davacı şirketin hissedar olmasına rağmen toplantılara davet edilmeden gerçekleştirildiğini, kurul kararının yok hükmünde olduğunu, dava konusu toplantılarda genel kurulun oluşmadığını, çağrının usulüne uygun yapılmadığını, mahkemece şirket pay defteri...