Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/391 ESAS DAVA KONUSU : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)|Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; usule ve hukuka aykırı olarak alınan 08.12.2021 tarih 2021/05 ve yine 16.12.2021 tarihli 2021/06 nolu Yönetim Kurulu Kararlarının geçersizliğinin (batıl) tespitine, Mahkeme aksi kanaatte olması halinde işbu kararların iptaline, 08.12.2021 tarihli Yönetim kurulu kararı ile 27.12.2021 tarihinde yapılması planlanan olağan üstü genel kurul yapılmasına dair kararın batıl olduğunun tespitine ve aksi kanaat hasıl olması halinde söz konusu kararların iptaline, alınan kararlara ilişkin Ticaret Sicil gazetesinde yayınlanan ilanların Mahkemece terkini için ilgili sicil müdürlüklerine müzekkere yazılmasına ve resen gerekli önlemlerin alınmasına, bahsi geçen her iki yönetim kurulu toplantısı ve içeriğindeki kararların uygulanmasının...

aykırı toplanan 17.10.2007 tarihli genel kurulun ve aldığı kararların yokluğunun tespit edilmesine, bu genel kurulda alınan sermaye artırım kararının iptaline ve dava dilekçesinde belirtilen usulsüz hisse devirlerini onaylayan yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespiti ile yapılan satışların pay defterinden silinmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Üniversitesinin davalı kooperatife üye kaydı yapılmasına ilişkin yönetim kurulu işlemlerinin ve genel kurul kararlarının batıl olduğunun tespitine ve genel kurul kararının iptaline ilişkin dava açtıkları, her iki davanın taraflarının, konusunun aynı olduğu, derdestlik şartının dava şartı olduğu ve 3. Asliye Ticaret Mahkemesindeki dosyaların daha önce açılmış olduğu gerekçesiyle davanın derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

      İlk derece mahkemesince, genel kurulda kabul edilen 3,4,5,6 ve 7. maddelerin oylamalarında yasal nisapların sağlandığı, muhalefet şerhi koymayan davacıların, bu maddelere karşı dava açma hakları bulunmadığı, davalı kooperatifin 3130 ortağı bulunduğu, genel kurul toplantı nisabının 783 olduğu, dava konusu genel kurulun yönetim ve denetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin 8. maddesinin oylamasına 669 ortağın katıldığı, yasaya ve anasözleşmeye aykırı olarak, toplantı nisabı sağlanmadan alınan bu kararın mutlak butlanla batıl olduğu, dava tarihi itibariyle seçilmiş ve faaliyetine devam eden bir yönetim kurulu bulunduğundan, davacıların genel kurulun toplantıya çağrılmasına ilişkin taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile dava konusu genel kurulun 3,4,5,6 ve 7. maddelerine karşı açılan davanın HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine, 8. maddenin batıl olduğunun tespitine, koşulları oluşmadığından genel kurula çağrı izni verilmesi talebinin reddine, 8 nolu...

        Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/146 esasına kayden açtıkları davanın kabulüne karar verildiğini, dolayısıyla iptaline karar verilen kararlarla yönetici seçilen yeni yönetimin iş bu dosyada iptali istenen 13/05/2014 tarihli genel kurula toplantıya çağırmaya yetkisinin bulunmadığını, geçersiz bir yönetim tarafından hazırlanan finansal tabloların geçerliymiş gibi tasdikine karar verilmesinin usulsüz olduğunu; geçerli bir yönetim kurulu bulunmadığından yönetim kurulunun ibrasına ilişkin kararın geçersiz olduğunu ve o toplantıda denetçi seçiminin de geçersiz olduğunu ileri sürerek 13/05/2014 tarihli olağan genel kurul toplantısının batıl olduğunun tespitine ve alınan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          GEREKÇE: Talep; şirket genel kurul kararının batıl olduğunun tespiti, bu talep yerinde görülmez ise genel kurul kararlarının iptaline ilişkin davada; genel kurul kararlarının uygulanmasının tedbiren durdurulması ve şirketin seçilmiş yönetim kurulu üyelerinin yönetim ve temsil haklarının kaldırılarak görevden alınmalarına ve şirkete kayyım atanmasına ilişkin ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik 04/07/23 tarihli ara kararın istinaf incelemesidir.Davalı şirketin 02/08/2022 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurul toplantısında alınan tüm kararların Genel Kurul çağrısının usulüne uygun ve süresinde yapılmaması, davacıların bilgi alma haklarının kullandırılmaması ve davacıların paylarına ilişkin hazirun cetvelinin gerçeğe uygun olarak düzenlenmemesi gerekçeleri ile tamamının batıl olduğunun tespiti ve iptalinin talep edildiği, mahkemece aksi kanaat oluşturulması halinde genel kurulun 5,6,8,9 nolu kararlarının iptalinin talep edildiği görülmektedir....

            Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının dava dışı ... ve ... şirketlerinde uzun yıllar pay sahibi ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, davalı şirketin de yönetim kurulu üyesi olduğunu, dava dışı ... ve ... şirketlerinin ayni sermaye olarak koydukları taşınmazlarla ilgili olarak genel kurul kararı almadıklarını ve almayacaklarını beyan ettiklerini, iş bu dava hakkında 23/03/2022 tarihli genel kurulda davanın tamamen kabulü yönünde karar alındığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Dava, davalı anonim şirket esas sözleşmesinin sermaye başlıklı 6. Maddesinin batıl olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir. Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Anonim şirket genel kurul kararlarının iptali ile ilgili bir davada, Yargıtay 11....

              yönetim kurulu üyesi atadığını ve aynı şekilde genel kurul toplantısına çağrı kararı aldığını daha sonra da 29/06/2015 tarihinde genel kurul toplantısı yapılmış gibi gösterildiğini, yönetim kurulu üyesi Semih Tugay'ın aldığı kararların kanuna ve mahkeme kararına aykırı olduğunu ileri sürerek, yönetim kurulu kararlarının butlanını, yönetim kurulu kararlarının yolsuz tescilinin iptalini ve ticaret sicilinden silinmesini karar verilmesini talep etmiş ve dava süresince de yönetim kurulu üyelerinin şirketi temsil ve ilzam yetkilerinin durdurulmasının ve kayyım atanmasını talep etmiş şirket defter ve sözleşme ile belgelerin de mahkemeye sunularak davacının incelemesine izin verilmesini talep etmiştir....

                Davaya konu genel kurul kararlarının yokluk/mutlak butlanın tespiti ve iptali talep edilmiş olmakla birlikte, kararın öncelikle mutlak butlanla batıl veya yoklukla malul olup olmadığının da tespit edilmesi gerekecektir....

                  Davalı kooperatif vekili asıl dava yönünden, 2006 yılı genel kurulunda yönetim kurulunun ibra edildiğini, yönetim kurulu kararları aleyhine iptal davası açılamayacağını, yönetim kurulu üyelerinin kanun hükmüne aykırı olarak görüşmelere katılması halinde kararların batıl olmayacağını savunarak, davanın reddini istemiş; birleşen davaya ise cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, kooperatif yönetim kurulu üyeleri ile Yaşar Yıldırım arasında yakın akrabalık bulunduğu, buna göre toplantı nisabı sağlanmadan kararın alındığının kabulü gerekeceği gerekçesiyle, asıl davanın kabulüne; yönetim kurulu kararının iptal edilmediği sürece geçerli olacağı, ayrıca yönetim kurulu kararının geçerliliğinin tespiti için dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı ... vekili temyiz etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu