yere bırakacak şekilde, anne nezaretinde kişisel ilişki tesisine..." karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı annenin vermiş olduğu cevap dilekçesinde bahsi geçen dava dışı ortak çocukların babası tarafından açılan ve halen derdest olan kişisel ilişki kurulması davasının Dairemizin 21.03.2018 tarih 2018/504 esas ve 2018/3666 sayılı kararı ile bozulduğu, dosyanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. Bozma sonrası yeniden esasa kaydedilerek yargılaması devam edilen bu dosyanın temin edilerek incelenmek üzere evraka eklenmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan eksiklikler giderilmek üzere dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.03.2019 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı babanın vasisi tarafından açılan ortak çocuklar ile davacı baba arasında tedbiren kişisel ilişki kurulmasına yönelik davada, mahkemece davanın kabulü ile çocuklar ile davacı baba arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir. Tarafların ortak çocukları 04.11.1999 doğumlu ... ile 18.10.2004 doğumlu ... çağındadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi iç hukuk tarafından yeterli idrake sahip olduğu kabul edilen çocuklara, kendilerini ilgilendiren davalarda görüşlerini ifade etmeye olanak tanınmasını ve görüşlerine gereken önemin verilmesi gerektiğini öngörmektedir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı babaanne tarafından torunla kişisel ilişki kurulması istemli açılan davada ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm hakkında davalının istinaf kanun yolu incelemesi talebi üzerine, ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince; davalı anne vekilinin 28.02.2020 tarihli dilekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurma hakkından feragat ettiği gerekçesi ile istinaf isteminin usulden reddine karar verilmiş, karar davalı anne tarafından temyiz edilmiştir....
Müşterek çocuk 22/06/2015 doğumlu olup annesi ile kalmaktadır. Bu dava ise 05/10/2018 tarihinde açılmıştır. Türk Medeni Kanununun 325. maddesinde "Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir" denilmektedir. Davacının oğlu ve kişisel ilişki kurulması istenen çocuğun da babası öldüğüne göre, olağanüstü halin mevcut olduğunun kabul edilmesi gerekir. Davacı küçüğün dedesi olup, torununu sevme, onunla kişisel ilişki kurulmasını isteme, en doğal hakkıdır. Davalı anne ile davacı arasında bulunan husumet davacının torunu ile kişisel ilişki kurmasına engel teşkil etmemelidir. Kurulacak kişisel ilişkinin çocuğun gelişimini olumsuz etkileyeceği ve zararına olacağı yönünde bir delil de bulunmamaktadır....
Hukuk dairesinin 2019/1912 Esas, 2021/680 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, velayetin annede olduğunu, çocukla kişisel ilişki tesis edildiğini, duruşmalara katılımının sağlanmadığını, ilk derece mahkemesinde ki kararda bulunan kişisel ilişkinin kaldırılmasına yönelik red kararının kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Davacı tarafından davanın 04/02/2022 tarihinde açıldığı görülmüştür. Uyap sorgulama ekranında davacı erkek hakkında Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/95 esas, 2018/250 karar sayılı ilamı ile 12 yıl 6 ay hapis cezasına hükmedildiği ve bu kararın 24/01/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. TMK 407....
Davacı anne ile ortak çocuklar ... ile ... arasında günümüz ulaşım koşulları da dikkate alındığında kişisel ilişki tesis edilirken aynı yer-farklı yer ayrımı yapılması doğru olmadığı gibi, tarafların ayrı şehirlerde yaşamaları halinde çocuklarla anne arasında her ayın belirli hafta sonları, aynı şehirlerde yaşamaları halinde ise yarıyıl tatillerinde kişisel ilişki kurulmaması analık duygularını tatmin etmekten uzaktır. Bu bakımdan ana-babalık duygularını tatmine elverişli, çocukların da ana-baba sevgi ve şefkatini tatmasına yeterli olacak şekilde aynı şehir-ayrı şehir ayrımına gidilmeksizin kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır. 3-Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK m.182). Ne var ki; kendisi yoksul olan nafaka ile sorumlu tutulamaz. Toplanan delillerden davalı kadının ev kadını olup, herhangi bir gelirinin bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Velayeti anne de olan 22.04.2006 doğumlu ortak çocuk... ve 21.07.2007 doğumlu ortak çocuk ... ile baba arasında kurulan kişisel ilişki babalık duygusunun tatminini sağlamaktan uzak olup, ortak çocukların baba yanında yatılı ve daha uzun kalmasına olanak sağlayacak şekilde kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde kişisel ilişki kurulması uygun görülmemiştir. Ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HMK m.370/2)....
Aile Mahkemesinin 2015/201 Esas, dosyası ile verilen anne ile çocuklar arasındaki kişisel ilişki tesisinin ortadan kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava velâyetin değiştirilmesine birleşen dava ise çocukla anne arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması olmazsa daratılmasına ilişkindir. Hükme karşı davalı-davacı reddedilen kendi davası yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Cumartesi günü saat 10.00'dan Pazar günü saat 18.00’a kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00'dan 3. günü saat 18.00’a kadar, 1 Temmuz saat 10.00'dan 31 Temmuz saat 17.00'a kadar , 15 Ağustos saat 10.00 dan 31 Ağustos saat 17.00’ a kadar, yarıyıl tatilinin 1. günü saat 10.00' dan 10. günü saat 17.00' a kadar, davalı baba yanında bırakılması sureti ile kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği anlaşılmakladır. Davacı- karşı davalı anne temyiz dilekçesi ile baba ile kurulan kişisel ilişkinin azaltılması talebinde bulunmuştur. Tarafların ortak çocuğu olan ..., 24.02.2010 doğumlu olup, yaşı dikkate alındığında, anne bakım ve şefkatine muhtaçtır. Mahkemece ortak çocuk ile davalı- karşı davacı baba arasında yarıyıl tatilinde ve yaz tatilinde kurulan kişisel ilişki süresi uzundur. Kişisel ilişki düzenlenirken, asıl olan çocuğun menfaati olup çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....