"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması-Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı babanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı baba, karşı dava dilekçesi ile; 30.01.2011 doğumlu müşterek çocuk Boramir Ege’nin velayetinin davacı-karşı davalı anneden alınıp kendisine verilmesini, bu talebinin kabul edilmemesi halinde ise, küçükle arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba boşanma kararı ile birlikte velayeti davalı anneye bırakılan ortak çocuk 04.08.2001 doğumlu ...’ın velayetinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmiş, mahkemece; "çocuğun velayet hususundaki talebinin dikkate alınması gerektiği, ergenlik döneminde bulunan erkek çocuğun sosyal aktivite alanlarında takip ve kontrolünün baba tarafından daha iyi yerine getirilebileceği, davalı annenin de velayet değişikliğini kabul ettiği" gerekçesiyle velayetin değiştirilmesi ile birlikte çocuk yararına iştirak nafakasına hükmolunmuş, hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmiştir. Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir....
Diğer taraftan iştirak nafakası talep edebilmek için velayet hakkına sahip olmak gerekmektedir. Mahkemece verilen velayetin değiştirilmesi kararı da ancak kararın kesinleşmesiyle geçerlilik kazanacağından, iştirak nafakasının başlangıç tarihinin de velayetin değiştirilmesi kararının kesinleşme tarihi olması gerekmektedir. Velayet kendisine bırakılmamış olan eşin fiilen çocuğa bakması durumunda nafakaya hükmedileceğine ilişkin bir düzenleme mevcut olmadığına göre, velayeti değiştirilerek davacı anneye verilen müşterek çocuk lehine, kararın kesinleşme tarihinden itibaren iştirak nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya uygun olduğu gibi, dava tarihi ile hükmün kesinleşme tarihi arasındaki dönem için, velayet kendisinde olmayan ancak çocuğa fiilen bakan anne yönünden, nafaka takdirini gerektiren bir düzenleme mevcut olmadığından, nafaka takdir edilmemesinde de isabetsizlik bulunmamaktadır....
Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi TEMYİZ EDEN : Davalı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, 13.07.2015 tarihinde açılmış olup, velayetin tedbiren düzenlenmesi istemine ilişkindir. Velayet davaları 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda "çekişmesiz yargı" işi olarak kabul edilmiş olup (HMK m. 382/2- b-13), basit yargılama usulüne tabidir. (HMK m.316/l-ç). Basit yargılama usulünde, yapılan ilk duruşmada dava hakkında hüküm verilmeyen durumlarda, mahkeme tahkikata başlar ve tahkikat duruşması için tarafları duruşmaya davet eder. Mahkemece ön inceleme duruşması tamamlanıp, tahkikat aşamasına geçildiğine göre, davalının, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 147. maddesi gereğince tahkikat duruşmasına davet edilmesi zorunludur....
Dava, TMK 337/1.maddesi gereğince velayeti annede olan müşterek çocuk için iştirak nafakası davasıdır. Davalı erkeğin karşı dava olarak açtığı kişisel ilişki düzenlenmesi davası dosyadan tefrik edilmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulü ile 3.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, karara karşı davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Kural olarak; iştirak nafakası velayetin eylemli olarak kullanılmasına bağlı bir alacak olup, velayet hakkını eylemli olarak kullanmayan ana veya baba diğerinden hükmedilen iştirak nafakasını isteyemez. Somut olayda, davalı taraf, müşterek çocuk Deniz'in velayetinin annesinde olmasına karşın, fiiilen kendisi ile yaşadığını ve velayetin değiştirilmesi davası açtığını iddia etmektedir. O halde mahkemece, müşterek çocuk Deniz yönünden, taraf tanıkları dinlenerek, müşerek çocuk Deniz'in hangi tarihten itibaren, fiilen kimin yanında kaldığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bununla birlikte, yine hüküm fıkrasının 4. bendinde, kendisini vekil ile temsil ettirmemiş olan davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmiş olması da doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
GEREKÇE : Dava kadının davasında iştirak nafakasının artırımı,erkeğin karşı davasında velayetin değiştirilmesi/olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi taleplerinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Tüm dosya kapsamı ile; 1- )Davalı-karşı davacı vekilinin nafakanın artırımı ile ilgili davada verilen karara ilişkin istinaf başvurusu yönünden; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri sekizbin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. (02.12.2016 tarihli, 6763 Sayılı Kanunun 41 maddesi ile değişik, 6100 sayılı HMK m.341/2) Her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir....
Davalı tarafın uyap sistemi üzerinden 09/07/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; tarafların evliliklerinden T1 doğduğunu, tarafların İzmir 11.Aile Mahkemesi'nin 2009/1062 E- 2009/1072 K.sayılı ve 15/12/2009 tarihli kararı ile boşandıklarını ve müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline bırakıldığını, davacının İzmir 3.Aile Mahkemesinin 2020/162 E.sayılı dosyası ile velayetin değiştirilmesi davası açtığını, davanın müşterek çocuğun babasının baskıları sonucu, SİR raporunda yer aldığı şekilde babasında kalmak istemesi nedeniyle kabul edildiğini, ancak dosyanın kesinleşmediğini, davacı aleyhine de kendileri tarafından İzmir 19.Aile Mahkemesi'nin 2020/191 Esas sayılı dosyası ile nafaka artırım davası açıldığını, dava kabul edilerek iştirak nafakasının aylık 500- TL'den 850- TL'ye çıkarılmasına karar verildiğini, müşterek çocuğun velayetinin halen müvekkilinde olup, davalı tarafın açtığı velayetin nezi davasının kesinleşmediğinden iştirak nafakasının kaldırılması davasında davacı tarafın...
Davalı tarafın uyap sistemi üzerinden 09/07/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; tarafların evliliklerinden T1 doğduğunu, tarafların İzmir 11.Aile Mahkemesi'nin 2009/1062 E- 2009/1072 K.sayılı ve 15/12/2009 tarihli kararı ile boşandıklarını ve müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline bırakıldığını, davacının İzmir 3.Aile Mahkemesinin 2020/162 E.sayılı dosyası ile velayetin değiştirilmesi davası açtığını, davanın müşterek çocuğun babasının baskıları sonucu, SİR raporunda yer aldığı şekilde babasında kalmak istemesi nedeniyle kabul edildiğini, ancak dosyanın kesinleşmediğini, davacı aleyhine de kendileri tarafından İzmir 19.Aile Mahkemesi'nin 2020/191 Esas sayılı dosyası ile nafaka artırım davası açıldığını, dava kabul edilerek iştirak nafakasının aylık 500- TL'den 850- TL'ye çıkarılmasına karar verildiğini, müşterek çocuğun velayetinin halen müvekkilinde olup, davalı tarafın açtığı velayetin nezi davasının kesinleşmediğinden iştirak nafakasının kaldırılması davasında davacı tarafın...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi-Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.06.2016 ( Salı )...