WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının velayetin değiştirilmesi talebinin reddine dair hükme yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı dava dilekçesinde, velayetin değiştirilmesi yanında yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinde de bulunmuştur. Dava dilekçesindeki her bir istek ayrı ayrı harca tabidir....

    Velayetin kaldırılması veya ebeveynlerden birinden alınarak diğerine verilmesine yahut kaldırılan velayetin iadesine ilişkin davalardaki yetki konusunda, Türk Medeni Kanununda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, Hukuk Muhakemeleri Kanunundaki "çekişmesiz yargı" ile ilgili genel yetki kuralı burada da uygulanacaktır. O halde, davacı kendi oturduğu yer mahkemesinde de bu davayı açabilir. Davacının dava tarihinden yaklaşık üç dört yıl önce Afyonkarahisar iline döndüğü ve adres kayıt sistemine bu değişikliği bildirdiğinin anlaşılmasına göre, 16.12.2013 tarihi itibariyle davacının yerleşim yerinin ..... olduğunun kabulü gerekir. Öyleyse, yetki itirazının reddi ile kaldırılan velayetin yeniden anneye verilmesine ilişkin talebin esasının incelenmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçe ile yetkisizlik kararı verilmesi doğru bulunmamıştır....

      Davacı baba tarafından velayetin değiştirilmesine ilişkin dava 06.09.2012 tarihinde açılmıştır. Davacı, boşanma kararı ile velayetin anneye verilmesinden sonra geçen süre içerisinde, velayetin yeniden düzenlenmesini gerektirecek yeni bir maddi olgunun varlığını kanıtlayamamış, annenin velayet görevini ihmal ettiğine ilişkin başkaca bir delil de sunmamıştır. Bu durum karşısında davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, duruşma için taktir olunan 1.100,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 24.02.2015 (Salı)...

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişki Kaldırılması-Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı anne tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacının velayetin değiştirilmesi davasının reddi kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....

          DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Kaldırılması-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacının, velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin değiştirilmesine ilişkin dava, çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 3362/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz (HMK m. 362/1-ç)....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı erkeğin velayetin değiştirilmesine yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, boşanma davası sonucunda davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını da talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikte yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının yetki itirazına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Taraflar ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 14.05.2014 tarihinde kesinleşen boşanma ilamıyla anlaşmalı olarak boşanmışlar, anlaşma uyarınca velayet davacı babaya verilmiş, davalı anne ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir....

                Ayrılık ve boşanma durumunda velayetin düzenlenmesindeki amaç, küçüğün ileriye dönük yararlarıdır. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğurabileceği onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Bu kapsamda, çocuğun cinsiyeti, doğum tarihi, eğitim durumu, kimin yanında okumakta olduğu, talepte bulunanın çocuğun eğitim durumu ile ilgilenip ilgilenemeyeceği, sağlığı, sağlık durumuna göre tedavi olanaklarının kimin tarafından sağlanabileceği gibi özel durumuna ilişkin hususlarda göz önünde tutulmalıdır. Velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde ana babadan kaynaklanan özelliklerin de dikkate alınması kaçınılmazdır....

                BOŞANMAMADDİ VE MANEVİ TAZMİNATÖLÜMTEDBİR NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 169 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 174 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından, tedbir nafakası, maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. 1- Türk Medeni Kanunu'nun 174. maddesi gereğince boşanma sebebiyle maddi ve manevi tazminata, evliliğin boşanma ile sona ermesi halinde hükmedilebilir. Evlilik birliği boşanma ile değil, davacının 04.06.2010 tarihinde ölümüyle sona erdiğine göre, ölen davacının mirasçısı olan anne ve babası lehine Türk Medeni Kanunu'nun 174/1-2. maddesi uyarınca maddi ve manevi tazminat takdir edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 2- Davacı, boşanma davası devam ederken 04.06.2010 tarihinde ölmüştür. Ölüm halinde, tahakkuk eden ve muacceliyet kazanan nafakaları talep hakkı ölenin mirasçılarına intikal eder....

                  Davacı babanın velayetin değiştirilmesi esnasında müşterek çocuk için tedbir ve iştirak nafakası talebinin bulunmadığı bu nedenle de mahkememizce iştirak nafakası hususunda bir karar verilmediği anlaşılmıştır. TMK'nun 182 maddesinde velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılacağı düzenlenmiştir. Söz konusu yasal düzenleme kapsamında tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, küçük Muhammed Emin Doğan'ın velayetinin davacı babaya bırakıldığı, davalının annesi olarak küçüğün bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılma yükümlülüğünün olduğu, davalının da çocuğu için aylık 500,00.-TL iştirak nafakası ödemeyi kabul ettiği duruşmadaki beyanlardan anlaşılmakla davacının dava açmakta haklı olduğu kanaatine varılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu