Çocuğun, anneden alınıp davalı babaya verilmesine ilişkin karardan sonra; çocuğun anne ile iletişiminin koparıldığı, davacının icra marifeti ile dahi kişisel ilişki kuramadığı, davalının kişisel ilişki tesisi için gelen davacıya karşı tehdit ve hakaret içeren davranışlarda bulunduğu, taraflar arasında bu dava öncesinde ve sonrasında yaşanan olaylar nedeni ile davalının hakaret, yaralama suçlarından ceza aldığı, davacıyı ağır şekilde yaralamaktan 4 yıl 2 ay hapis cezasına ilişkin mahkumiyet kararının temyiz aşamasında olduğu anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında alınan her iki bilirkişi raporu incelendiğinde velayetin davacı yada davalı tarafa verilmesinde bir engel bulunmamaktadır. Ancak davalının çocuk ile davacı arasındaki kişisel ilişkiye engel olmak sureti ile çocuk ile anne arasındaki iletişimi kopardığı her iki bilirkişi raporunda da belirtilmiştir. Kişisel ilişkinin zedelenmesi velayetin değiştirilmesi nedenidir. (Yargıtay 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı baba, evlilik dışı dünyaya gelen ve tanıma yoluyla aralarında bağ kurulan küçük ... velayetinin anneden alınarak kendisine verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın reddine, müşterek çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin kurulmasına karar verilmiştir. Davacının davası velayetin değiştirilmesine yöneliktir. Davacının kişisel ilişki düzenlenmesine yönelik dava dilekçesinde talebi bulunmadığı gibi harcı verilerek açılmış bir davası da (TMK m. 323 vd.) bulunmamaktadır. Davacı tarafça bu konuda bir ıslah talebinde de bulunulmamıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Kaldırılması-Torunla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; velayetin kaldırılması davasının redi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 18.11.2014 günü temyiz eden davacı ... ile vekili Av..... geldi.Karşı taraf davalı ... ile vekili gelmediler.Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, annenin velayet hakkını kötüye kullandığının usulünce kanıtlanmadığına, hüküm kurmaya elverişli bulunan sosyal inceleme raporunda, velayetin annede kalmasının uygun olacağının açıklanmasına göre, davacı babanın velayetin değiştirilmesine yönelik yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir. Kişisel ilişki yönünden yapılan istinaf incelemesinde; Tarafların boşanmalarına ilişkin 27/09/2016 tarihli ilamda; baba ile çocuk arasında 7 yaşından önce ve sonra olmak üzere kademeli kişisel ilişki kurulmuş, 7 yaşından önceki döneme ilişkin her ayın 1.ve 3. cumartesi günleri sabah saat 10:00- 14:00 saatleri arasında, dini bayramların 2.günü sabah saat 10:00- 14:00 saatleri arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayet ya da Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi- : Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı baba tarafından reddedilen velayetin değiştirilmesi olmadığı takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davası ve davalı-karşı davacı annenin kabul edilen kişisel ilişkinin kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı babanın reddedilen velayetin değiştirilmesi davası yönünden temyiz itirazlarının incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz....
DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece verilen hükmün davalı-karşı davacı baba tarafından temyiz edildiği ancak dosya arasında davalı-karşı davacıya yapılan gerekçeli kararın tebliğine ilişkin tebligat parçasının olmadığı görülmüştür. Yapılan temyizin süresinde olup olmadığının anlaşılabilmesi için gerekçeli karar tebliği gerçekleşmişse tebligat örneğinin dosya arasına alınması için dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi.13.12.2016(Salı) .......
tatmini yanında çocuğun psikolojik ve sosyal gelişiminin sağlanması olduğu, kişisel ilişkinin, çocuk ile velayet kendisinde olmayan baba arasındaki bağların güçlendirilmesi amacına uygun olması gerektiği, değişen koşullara göre, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesinin gelecek yıllarda her zaman istenebileceği, ortak çocuklar ile davacı baba arasında uygun süreli ve yatılı kalacak şekilde kişisel ilişki kurulmuş olduğu, her ayın belirli hafta sonları şeklinde kişisel ilişki kurulması gerektiği, ortak çocukların yaşları ve eğitim durumları dikkate alındığında her ayın belirli hafta sonları şeklinde kurulan kişisel ilişkinin yeterli olduğu gerekçesiyle davacının velayetin değiştirilmesi olmadığı takdirde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin reddi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece verilen 14.04.2015 tarihli karar taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizin 03.02.2016 gün 2016/385 esas, 2016/1765 karar sayılı ilamı ile; hükmün olaya uygun kanun hükmünün belirlenmesinde hata ile velayetin değiştirilmesi (TMK m. 183, 349) yerine, Türk Medeni Kanununun 348. maddesi sonuçlarını doğuracak biçimde velayetin kaldırılmasına (nez'e) karar verilmesi ve dava sırasında baba yanında bulunan ortak çocuk için baba lehine tedbir nafakasına hükmedilmemesi yönlerinden bozulmasına karar verilmiş ve fakat 03.02.2016 tarihli Yargıtay ilamının 2. bendinde yer alan bozma sebebine göre kişisel ilişki ve iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekirken, sehven kişisel ilişki yönünden de bozulmasına ve mahkemece takdir edilen iştirak nafakasının da onanmasına karar verilmiştir....
Kişisel ilişki düzenlenmesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla, ana- baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi ana-baba içinde bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç, çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır .Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunun tatmin edecek nitelikte olmalıdır.Kişisel ilişkiye dair ilamın maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Somut olayda, Mersin 4....
Bu tür kişisel ilişki çocuğun sadece yüksek yararları gerektirdiği takdirde veya ana ve babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir (Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi md.4/2). Kişisel ilişki kurulması ile ilgili kararlar taraflar arasında kesin hüküm oluşturmayıp, değişen şartlara göre her zaman yeniden düzenlenebilir....