Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl dava iştirak nafakası, karşı dava velayetin değiştirilmesi talebine ilişkindir. Hüküm davacı karşı davalı tarafından nafaka ve velayet yönünden temyiz edilmiştir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Öyle ise olaya uygun kanun hükmünün belirlenmesinde hata ile velayetin değiştirilmesi (TMK.md.183, 349) yerine, Türk Medeni Kanununun 348. maddesi sonuçlarını doğuracak biçimde velayetin kaldırılmasına (nez’e) karar verilmesi bozmayı gerektirir. 2-Müşterek çocuk Nehir'in velayeti kaldırılmak suretiyle davacı babaya verildiği halde, çocukla davalı annesi arasında kişisel ilişki kurulmaması doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, istek halinde peşin harcın geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.08.04.2015 (Çrş.)...

      Çocukla ana veya baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, düzenli kişisel ilişki elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu bakımdan kişisel ilişki tesis edilirken çocuğun bedeni, fikri ve ruhsal gelişimi esas alınarak amacı gerçekleştirici bir düzenleme yapılmalıdır....

      Mahkemece de onaylanmasına karar verilen protokol kapsamında tarafların 2011 doğumlu ortak çocukları Meryem’in velayetinin davalı anneye verileceği ve davacı baba tarafından aylık 100 Amerikan Doları iştirak nafakası ödeneceği hususu tartışmasızdır. Mahkemece de hüküm fıkrasında velayet hakkının anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına keza taraflarca sunulan 01.07.2016 tarihli protokolün onaylamasına da karar verilmiştir. Ne var ki velayet hakkı kendisine verilmeyen baba aleyhine aylık 100 Amerikan Doları iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekirken hüküm fıkrasında yazım hatası yapılarak iştirak nafakasının “Davalıdan” alınmasına şeklinde karar verilmiştir. Hal böyle olunca davalı tarafın 6100 sayılı HMK’nın 304. maddesi kapsamında yer alan hükmün tashihi talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bozulması gerekmiştir....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nafaka ve Kişisel İlişki Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı anne tarafından kişisel ilişki yönünden; davalı baba tarafından ise kişisel ilişki ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı babanın iştirak nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298.maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....

          Birleştirme kararı sonrası yapılan tahkikat sonucu mahkemece neticeten ve özetle"...davacı-davalı erkeğin kişisel ilişkinin kaldırılması davasının reddine-birleşen davanın kabulü ile babada olan velayetlerin kaldırılmasına ve velayetlerin anneye verilmesine,baba ile kişisel ilişki tesisine-04.11.2019 tarihli ara kararı ile her bir çocuk için takdir edilen aylık 500'er TL.tedbir nafakasının davacı-birleşen davalıdan alınarak davalı-birleşen davacıya verilmek üzere karar kesinleşinceye kadar devamına ,sonrasında da iştirak nafakası olarak devamına"karar verilmiş,karara karşı davacı-davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....

          Velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi kamu düzeni ile ilgili olup, aslolan çocuğun yüksek yararına bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmaktır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür....

          kaldırılarak velayetin anneye verilmesine, geçici velayetin de tedbiren anneye verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı annenin 11.03.2015 tarih 2014/166 esas 2015/90 karar sayılı ... 1. İcra Mahkemesi kararıyla çocuk teslimi emrine muhalefetten mahkum olduğu, velayeti kendisinde olan müşterek çocuk ...'nın babayla kişisel ilişki kurmasına engel olduğu ve Türk Medeni Kanununun 349. maddesi gereğince velayetin değiştirilmesi koşullarının gerçekleştiği anlaşılmaktadır. O halde davanın kabulü yerine yazılı gerekçeyle reddi doğru bulunmamıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından; birleşen davanın kabulü yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, velayetin değiştirilmesi davasının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle...

              UYAP Entegrasyonu