ın reşit olduğu 27/03/2010 tarihine kadar aylık 300 TL tedbir nafakasına hükmedildiğini, davalının, nafakaları çocuklarına harcamayıp kendisi için harcadığını, Yiğit’in reşit olduğu gün annesinin yanından ayrılarak kendisinin yanında yaşamaya başladığını, İdil’in de 2011 yılı ekim ayında kendisi yanında yaşamaya başladığını ileri sürerek, müşterek çocuk İdil lehine ödenen nafakanın durdurulmasına, İdil lehine 2011 yılı Ekim ayından bu yana ödenen nafakanın yasal faizi ile istirdadına, çocuklar lehine davalıdan nafaka tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 28.05.2015 havale tarihli dilekçesi ile; müşterek çocuk İdil lehine ödenen nafakanın durdurulması ve çocuklar lehine davalıdan nafaka talebinden feragat ettiğini beyan etmiştir....
Şartların değişmesi halinde her zaman velayetin değiştirilmesi yeniden dava edilebilir. Velayet, kamu düzenine ilişkin olup bu hususta ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunlu olup, yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Buna göre velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğuracağı onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde asıl olan küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır....
Bozma sonrası verilen ikinci kararda ise; ortak çocuk yararına aylık 200-TL iştirak nafakasına ve hükmedilen nafakanın her yıl %5 oranında artırılmasına hükmedilmiştir. İlk hükümde ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakası miktarı ve artış talebi hakkında karar verilmemesi davacı kadın tarafından temyiz edilmemiş, bu miktar ve artış hükmü kurulmaması yönlerinden davalı erkek yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde ortak çocuk yararına aylık 200 TL iştirak nafakasına ve hükmedilen nafakanın her yıl %5 oranında artırılmasına hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Davalı babanın iştirak nafakasına yönelik istinaf isteğinin incelenmesine gelince; Boşanma veya ayrılık vukuunda, velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK m.182/2), küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir (TMK m.329/1) amir hükümleri gereğince, davacı annenin davanın başından itibaren fiilen kendisi ile birlikte yaşayan ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakası taleplerinin bulunduğunun, ortak çocuklar yararına “Dava tarihinden geçerli" olacak şekilde ortak çocuklar yararına hükmolunan nafakanın dava tarihinden velayetin değiştirilmesi kararının kesinleşmesine kadar tedbir nafakası (TMK m. 329/1), velayetin değiştirilmesi kararının kesinleşmesinden itibaren ise iştirak nafakası (TMK m.182/2) niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre (Yargıtay 2....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk Halil ve İsmail için aylık 100'er TL iştirak nafakasının, 25 TL azaltılarak her biri için aylık 75 TL'ye; davacı için aylık 200 TL yoksulluk nafakasının, 100 TL azaltılarak aylık 100 TL'ye indirilmesine ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının ve davalının sair temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Davacı tarafın, yoksulluk nafakasının kaldırılması yönündeki temyiz itirazları yönünden; 28.11.1958 tarih ve 15/15 sayılı İBK.'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Nafaka Artırımı Taraflar arasındaki "velayetin değiştirilmesi" davası ile buna karşı açılan "yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılmasına" ilişkin karşı davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm , davacı-karşı davalı tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, nafakaların artırılması davası bakımından karar düzeltme yolu miktar itibariyle kesin olup, velayetin...
Aynı kanun'un 327/.... maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı, 330. maddesinde; nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, 331. maddesinde de; durumun değişmesi halinde hakimin, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyeceği hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan nafaka miktarı belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, yoksulluk davası yönünden, davalı tarafından ise, velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakası davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, davalıya bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını da talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikle yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar. Başvurma harcı ile birlikte yatırılan maktu karar harcının hangi dava için yatırıldığı anlaşılamamaktadır. Dava dilekçesindeki her bir talep için ayrı ayrı maktu ve nispi harçların yatırılması gerekmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka Artırımı-Kaldırılması -Şahsi İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50'şer TL. temyiz başvuru harçları peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.06.2013 (Pzt.)...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava, velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Velayetin değiştirilmesi davasında; dosya içinde alınan sosyal inceleme raporları, annenin velayet görevinin gereklerini ihmal ve istismar ettiğinin, kişisel ilişkiye engel olduğunun ispatlanamaması, çocuğun anne ile kalmak istemesi nazara alınarak velayetin değiştirilmesi davasının reddine karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı anlaşılmış olup, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....