sayılı Yasa'nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesi uyarınca, TCK.nun 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkradan “Sanığın koşullu salıverildikten sonra kendi alt soyu üzerindeki velayet vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından TCK'nun 53/1-c maddede belirtilen yasağın kaldırılmasına.” ibaresinin çıkartılarak, yerine “TCK.nun 53/1 -c bendinde belirtilen hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden uygulanmamasına, diğer kişilere yönelik TCK.nun 53/1-c bendinde belirtilen velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazının tamamlanmasına kadar yoksun bırakılmasına” ifadesinin eklenmesi ve “Gümrük İdaresi lehine hükmedilen vekalet ücretine” ilişkin fıkranın çıkarılması, sair kısımları ise aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/03/2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
, 5320 sayılı Yasa'nın 8/l.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca, TCK.nun 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkradan “Sanığın koşullu salıverildikten sonra kendi alt soyu üzerindeki velayet vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından TCK'nun 53/1-c maddede belirtilen yasağın kaldırılmasına.” ibaresinin çıkartılarak, yerine “TCK.nun 53/1-c bendinde belirtilen hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden uygulanmamasına, diğer kişilere yönelik TCK.nun 53/1-c bendinde belirtilen velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazının tamamlanmasına kadar yoksun bırakılmasına” ifadesinin eklenmesi ve “Gümrük İdaresi lehine hükmedilen vekalet ücretine” ilişkin fıkranın çıkarılması, sair kısımlarım İse aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/03/2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesi uyarınca, TCK.nun 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkradan “Sanığın koşullu salıverildikten sonra kendi alt soyu üzerindeki velayet vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından TCK'nun 53/1-c maddede belirtilen yasağın kaldırılmasına.” ibaresinin çıkartılarak, yerine “TCK.nun 53/1-c bendinde belirtilen hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden uygulanmamasına, diğer kişilere yönelik TCK.nun 53/1-c bendinde belirtilen velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazının tamamlanmasına kadar yoksun bırakılmasına” ifadesinin eklenmesi ve “Gümrük İdaresi lehine hükmedilen vekalet ücretine” ilişkin fıkranın çıkarılması sair kısımların ise aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.03.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesi, TMK'nın 419/3. maddesine göre velayet altına bırakılmasına karar verilen kısıtlı ergin çocuklar ve bunların malları hakkındaki uyuşmazlıklarda velayet hükümleri uygulanacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi ise, vesayet altına bırakılmalarına karar verilen çocuk ve bunların malları hakkındaki uyuşmazlıklarda vesayet hükümleri uygulanacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Dosya kapsamından, kısıtlının ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/150-131 Esas ve Karar sayılı kararı ile kısıtlanarak annesinin velayeti altında bırakıldığı anlaşılmaktadır. 4721 sayılı TMK’nın 335/2. maddesinde “Hâkim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velayeti altında kalırlar” hükmüne yer verilmiştir. TMK'nın 419/3. maddesine göre de velayet altına bırakılmasına karar verilen kısıtlı ergin çocuklar ve bunların malları hakkındaki uyuşmazlıklarda velayet hükümleri uygulanacaktır....
Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana/baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır. Çocuğun bu konulardaki üstün yararını belirlerken; çocuk yetişkin biri olmuş olsaydı, kendisini ilgilendiren bir olayda, kendi yararı için ne gibi bir karar verebilecek idiyse, çocuk için karar verme makamındaki kişinin de aynı yönde vermesi gereken karar; yani çocuğun farazi düşüncesi esas alınacaktır. Velayet düzenlemesi kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Bu itibarla tarafların kabulü de hakimi bağlamaz. Karar ile kararın tebliğe çıkarılması arasında uzun bir süre geçtiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde: Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK’nin 53/3. maddesine göre TCK’nin 53/1-c maddesinde yer alan velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğunun sadece kendi altsoyu üzerinde şartla tahliye tarihine kadar uygulanabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde tüm kişiler için velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerinin şartla tahliye tarihine kadar uygulanabileceğine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii, katılan vekili ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı...
Ömerli Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ise ''Küçüğün velayetinin babasında olmadığı, ölüm neticesinde velayet yetkisinin boşanma neticesinde kendisinden alındıktan sonra kendiliğinden geçmeyeceği, yeniden velayete ilişkin karar verilmesi gerektiği; ayrıca küçüğe Antalya 2. Sulh Hukuk Mahkemesince vasi atandığı, bu mahkeme ve mahkememizce yapılan kolluk araştırmasında küçüğün hali hazırdaki ikâmet adresinin ".../..." olduğu gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Türk Medenî Kanununun 21. maddesine göre velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri ana ve babanın ortak yerleşim yeri olduğu gibi, Türk Medenî Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4. maddesi uyarınca sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. Somut olayda; mallarının korunması istenen çocuğun velayeti boşanma neticesinde anne ...'a verilmiş olup, anne ...'ın 17.11.2015 tarihinde vefat ettiği, çocuğun babası ...'...
Davalı-davacı babanın velayet hakkında ileri sürdüğü yeni iddialar velayet konusunda yeni düzenleme yapılmasını gerektirecek nitelikte önem arzetmektedir. Mahkemece iddia edilen konuların araştırılması, gerekli görülmesi halinde uzman görüşüne de başvurularak tüm delillerin birlikte değerlendirilip çocuğun üstün yararının velayetin ebeveynlerden hangisine bırakılmasında olduğunun saptanması ve hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi için hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple velayet düzenlemesi yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.09.09.2015 (Çrş.)...
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53/3. maddesinde yer alan "Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz” seklindeki düzenleme karsısında, cezası ertelenen sanığın şartla tahliyesine kadar, anılar. Kanun'un 53/1-c maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Mahkum olduğu hapis cezası ertelenen hükümlünün, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, TCK.'nın 53.maddesinin 1.fıkrasındaki hak yoksunluklarının uygulanamayacağını düzenleyen aynı maddenin 3.fıkrası hükmüne aykırı olarak, hapis cezası ertelenen sanık hakkında, TCK.'...
Türk Medenî Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4/1. maddesinde “Ana ve babadan birinin ölümü halinde nüfus memuru veya evliliğin mahkeme kararı ile sona ermesi halinde kararı veren mahkeme, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri aile mahkemesine, yoksa Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun belirlediği mahkemeye durumu derhal bildirir. Mahkeme, belirleyeceği süre içinde, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşten çocuğun varsa, mal varlığının dökümünü gösteren bir defter vermesini ve bu mal varlığında veya yapılan yatırımlarda gerçekleşecek önemli değişiklikleri de bildirmesini ister.” hükmüne yer verilmiştir. Dosya kapsamında çocukların velayeti kendisine bırakılan annenin yerleşim yeri adresinin "Selimpaşa Mahallesi Bahçeli Okul Sokak no :11 kat :3 d :3 Silivri/ İstanbul " olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın Silivri Aile Mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir....