Ziraat Bankası Çaykara/Trabzon Şubesi nezdindeki hesaplarına yönelik talebin REDDİNE, 2- Veli T2 Türk Medeni Kanunun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4. maddesi uyarınca küçük çocuk Hüseyin Enes İpek'in ( TC kimlik numaralı) mallarının korunması hususunda ihtarat yapılmasına,(ihtarat yapıldı)"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı; hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Çocuk mallarının korunmasına ilişkin olarak açılan davada ... Sulh Hukuk Mahkemesi ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 352. ve devamı maddeleri uyarınca babası ölen küçüğün mallarının korunması istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4/1. maddesinde “Ana ve babadan birinin ölümü halinde nüfus memuru veya evliliğin mahkeme kararı ile sona ermesi halinde kararı veren mahkeme, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri aile mahkemesine, yoksa Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun belirlediği mahkemeye durumu derhal bildirir....
Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzük'ün Çocuk Mallarının Korunması başlıklı 4. maddesi “Ana ve babadan birinin ölümü halinde nüfus memuru veya evliliğin mahkeme kararı ile sona ermesi halinde kararı veren mahkeme, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri aile mahkemesine, yoksa Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun belirlediği mahkemeye durumu derhal bildirir. Mahkeme, belirleyeceği süre içinde, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşten çocuğun varsa, mal varlığının dökümünü gösteren bir defter vermesini ve bu mal varlığında veya yapılan yatırımlarda gerçekleşecek önemli değişiklikleri de bildirmesini ister” hükmünü içermektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 21. maddesine göre velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri ana ve babanın ortak yerleşim yeridir. Somut olayda, mallarının korunması istenen çocuk Elif ve Pınar Koca'nın vefatı sonucu, velayeti kullanan anne ...'...
Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzük'ün Çocuk Mallarının Korunması başlıklı 4. maddesi “Ana ve babadan birinin ölümü halinde nüfus memuru veya evliliğin mahkeme kararı ile sona ermesi halinde kararı veren mahkeme, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri aile mahkemesine, yoksa Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun belirlediği mahkemeye durumu derhal bildirir. Mahkeme, belirleyeceği süre içinde, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşten çocuğun varsa, mal varlığının dökümünü gösteren bir defter vermesini ve bu mal varlığında veya yapılan yatırımlarda gerçekleşecek önemli değişiklikleri de bildirmesini ister” hükmünü içermektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 21. maddesine göre velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri ana ve babanın ortak yerleşim yeridir. Somut olayda, mallarının korunması istenen çocuk .... ve.....'nın vefatı sonucu, velayeti kullanan anne ...'...
Mahkemece çocuğa babasından intikal eden veya intikal etmesi gereken tüm mal varlığının gelirleriyle birlikte tespit edilmesi, bu mal varlığının velayet sahibi olan davalı anne tarafından nasıl değerlendirildiğinin, çocuk yararına kullanılıp kullanılmadığının araştırılması, bu hususta işin gereği olan şirketler hukuku, muhasebe ve çocuk mallarının korunması konusunda uzmanlığı olan bilirkişilerden rapor alınması suretiyle velayet hakkını kullanan babanın Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin uygulanmasına Dair Tüzüğün 4. maddesinde açıklandığı üzere çocuk malları hakkında gerekli özeni gösterip göstermediği tespit edilerek, çocuk mallarının korunmasında gerekli özenin gösterilmediğinin belirlenmesi halinde, mevcut olanların da korunması amacıyla gerekli olduğu takdirde çocuk mallarının ve gelirlerinin kayyıma devri (TMK m. 361) dahil kanunda öngörülen tedbirlerin alınması gerekir....
"İçtihat Metni"İNCELENEN KARARIN: MAHKEMESİ : Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ : 03/09/2015 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Küçüklerden S. 1999, H. ise 2012 doğumlu olup, boşanma kararı ile velayet kendisine bırakılan baba 07.11.2014 tarihinde vefat ettiğinden çocuklar velayetsiz kalmışlardır. Davacı büyükbaba tarafından velayetlerin davalı annelerine verilmemesi, çocuklara vasi atanması talebi ile açılan dava ile, Altındağ Nüfus Müdürlüğünün, çocuk mallarının korunması hükümleri kapsamında yaptığı ihbar üzerine esasa kayıt edilen davaların birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda, velayetin davalı anneden kaldırılmasına ve çocuklara vasi tayin edilmesi için ihbarda bulunulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Çocuk mallarının korunmasına ilişkin olarak açılan davada ... Aile Mahkemesi ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 352. ve devamı maddeleri uyarınca babası ölen küçüklerin mallarının korunması istemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 4/1. maddesinde “Ana ve babadan birinin ölümü halinde nüfus memuru veya evliliğin mahkeme kararı ile sona ermesi halinde kararı veren mahkeme, sağ kalan veya velayet kendisine verilen eşin yerleşim yeri aile mahkemesine, yoksa Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun belirlediği mahkemeye durumu derhal bildirir....
Dosya Kapsamından, babanın öldüğü, annenin ise ceza evinde bulunduğu, hükümlü olmadığı ve cezaevi müdürlüğünce de vasi tayini için ihbarda bulunulmadığı, Bakırköy İlçe Nüfus Müdürlüğünce küçüğün mallarının korunması istemi ile ihbarda bulunulduğu anlaşılmıştır. Bu durumda,davanın babanın vefatı üzerine çocuğun velayetinin sağ kalan anneye verilmesi istemine ilişkin bir istem olmadığı ve mahkemece sağ kalan anneye velayetin verilip verilemeyeceğinin değerlendirilmesinin gerekmediği, talebin küçük ...'nin mallarının korunması istemine ilişkin olup uyuşmazlığın Türk Medeni Kanunu’nun 336/3, 352 ve devamı maddeleri ile 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine dair Kanun'un 6/2-c maddesine göre Düzce Aile Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Çocuk mallarının korunması istemine ilişkin olarak açılan .... Sulh Hukuk ve ... 9. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak görevsizlik kararı verildiğinden ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çocuk mallarının korunması istemine ilişkindir. .... Sulh Hukuk Mahkemesince çocuk mallarının korunması davalarında aile mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 9....
Velayetin değiştirilmesinde velayet yine ana veya babadan birinde kalırken, kaldırılmasında çocuk velayete tabi olmaktan çıkarılarak kendisine vasi de atanabilir (TMK.md.337/2). Çocuk menfaatinin korunması bakımından alınabilecek en ağır en son tedbir, velayetin kaldırılmasıdır. Velayetin kaldırılması tedbir ve kararının açıklanan ağır sonuç doğurucu özelliği göz önüne alındığında, çocuk için ortaya çıkmış bir tehlike söz konusu olmadıkça; velayetin değiştirilerek; daha önce kendisine velayet bırakılmayan eşe velayetin verilmesi tedbirinin uygulanması gerekir. Toplanan deliller yukarıda açıklanan şekilde velayetin kaldırılmasını gerektiren bir durumun varlığına yeterli olmayıp, velayetin değiştirilmesini gerektirir niteliktedir (TMK.md.183,349,351/1). Bir kanun hükmünün uygulanmasında hata yapılması bozmayı gerektirir.Ancak bu tip bir yanlışlığın giderilmesi yeniden duruşma yapılmasını gerektirmez....