WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kurum, davalı babanın çocuk 23.12.2008 doğumlu ... üzerindeki velayet hakkının kaldırılmasına ve çocuk hakkında bakım tedbirinin uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda ise davalı babanın çocuk üzerindeki velayet hakkını kötüye kullandığı gerekçesiyle babanın velayet hakkının kaldırılmasına, çocuk hakkında bakım tedbirinin uygulanmasına karar verilmiş, karar davacı baba tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerle, velayetin kaldırılması ve hakkında bakım tedbiri uygulanmasın istenen çocuk 23.12.2008 doğumlu olup, annesinin vefat ettiği, velayetinin babasında bulunduğu anlaşılmaktadır. Dava, kurum tarafından babaya karşı açılmış, dava sırasında çocuk bir şahıs veya kurum aracılığıyla temsil edilmemiştir....

    (TMK m. 175) O halde, mahkemece toplanılan delillerle, davacı kadının boşanmakla yoksulluğa düşüp düşmeyeceği değerlendirilerek; sonucu uyarınca yoksulluk nafakası istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, kusur durumu gerekçe gösterilerek isteğin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 3-Velayet kamu düzenine ilişkin olup resen araştırma ilkesi geçerlidir. Velayetin düzenlenmesinde aslolan çocuğun üstün yararıdır. Mahkemece velayet düzenlemesi yapılırken uzman görüşüne başvurulmamıştır....

      Davacının iştirak nafakanın kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır. Kaldırılması talep edilen iştirak nafakasının yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nisbi harç alınmadan Harçlar Kanunu m. 30-32) davaya devam edilmesi doğru olmamıştır. O halde, mahkemece davacıya "iştirak nafakasının kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.06.2017 (Salı)...

        Eldeki bu davada velayet kendisinde bulunan anne tarafından açılan müşterek çocuk için istenilen iştirak nafakasına ilişkindir. TMK'nın 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf,ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Bu husus kamu düzeninden olup tarafların tarafların iradesine tabi kılınmamıştır. Bu nedenle velayetin değiştirilmesi davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir.Diğer taraftan,iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 28.10.2004 tarihinde kesinleşen boşanma kararı ile 2.8.1999 doğumlu küçük ...’nin velayeti anneye verilmiş, küçük üzerinde velayet hakkına sahip olan anne 26.2.2013 tarihinde ölmüştür. Bu halde çocuğun velayeti kendiliğinden babaya geçmez. Velayete sahip olan annenin ölümüyle küçük üzerindeki velayet son bulmuş, küçük, velisiz kalmıştır. Bu husus, velayet bakımından "durum değişikliği” olup, bu hal, hakimin re'sen harekete geçmesi ve gerekli önlemleri alması için yasal sebep oluşturur (TMK.md.183). Böyle bir durumda mahkeme, çocuğun menfaatine göre velayeti babaya verebileceği gibi, vasi atanması yoluna da gidilebilir....

          CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının açtığı velayetin değişirilmesi ve nafakanın kaldırılması davasında beyanların inandırıcı ve kesin olmamakla birlikte hiçbir zaman çocuklarını yol ortasında bırakmadığını, çocuklarını ablasına sağlıklı olarak teslim ettiğini, çocuklarının ablasında bir gece misafir olarak kaldıklarını, ablasının daha sonra çocukları kendisine teslim ettiğini, boşanma ilamında takdir edilen nafakaların devamına karar verilmesini, davacının davasının devamına karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...istinaf mahkemesi kaldırma ilamı, dosya kapsamında yer alan Sir raporları ve tüm dosya kapsamı mahkememizce incelenmiştir. Sonuç olarak; eldeki davanın velayetin değiştirilmesi istemine ilişkin olduğu, tarafların Bucak 1....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; müşterek çocuk ...'nın yararına hükmolunan iştirak nafakasının miktarı yönünden, davalı tarafından ise; müşterek çocuk...'nın velayeti ile bu çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle müşterek çocuk... hakkında açılmış velayetin değiştirilmesi davası bulunmadığının anlaşılmasına göre davalının temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre velayet hakkı davacı annede bulunan müşterek çocuk...'nın ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır....

            DAVA TÜRÜ :Velayetin Kaldırılması ve Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından nafakanın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.04.2013 (Çar.) ....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Nafakanın Kaldırılması Veya Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı tarafından hakimin reddi talebi üzerine .... İş sayılı kararı ile reddi hakim talebinin reddine karar verildiği görülmüş ise de; reddi hakim talebinin değerlendirilmesine dair işbu kararın kesinleşip kesinleşmediği anlaşılamamaktadır. Bu dosyanın tebligat evrakının, kesinleşmiş ise karar örneğinin eklenmesinden sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 14.12.2016 (Çrş.) .......

                Velayetin değiştirilmesi sonucu çocuğun kişiliğinin ve mallarının korunması, yine çocuğun temsili konusunda Kanunun ana ve babaya yüklediği görevler ve haklar kendisine velayet verilen ana ya da babaya geçmektedir. Bu bağlamda TMK'nın 182/2. maddesinde yer alan ”Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlâk bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.” hükmü gereğince velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkânları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan iştirak nafakası talep edebilmek için velayet hakkına sahip olmak gerekmektedir. Mahkemece verilen velayetin değiştirilmesi kararı da ancak kararın kesinleşmesiyle geçerlilik kazanacağından, iştirak nafakasının başlangıç tarihinin de velayetin değiştirilmesi kararının kesinleşme tarihi olması gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu