WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet - İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * velayetin babaya verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm temyiz edilmeyerek kesinleşmiş bulunduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.11.2007...

    Buna göre; velayeti babaya verilen ve fiilen baba yanında kalan ve ihtiyaçları baba tarafından karşılanan müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaç düzeyi ile nafakanın niteliğine, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü ve TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre mahkemece takdir olunan katılım nafakası az bulunmuştur. Davacı istinaf aşamasında katılım nafakasının her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasını talep etmiş ise de, dava dilekçesinde talep de bulunmadığı dikkate alındığında istinaf aşamasındaki bu isteği geçerli olmayacağından sonraki yıllara ilişkin arttırım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 27/10/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle;ilk derece mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin davayı Aile Hukuku konusu olarak değil bir Borçlar Hukuk problemi gibi yorumladığını ,iştirak ve yoksulluk nafakası terimlerinin dahi karıştırıldığını ,gerekçeli karara dayanak yapılan 07.10.1998 tarihli HGK gereğince iştirak nafakası talebinin iyiniyetli olmadığının gerekçe gösterildiğini, delillerin yanlış değerlendirildiğini bu nedenlerle kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava; anlaşmalı boşanma sonrasında açılan katılım nafakası istemine ilişkindir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişkiye, kadın lehine 10.000 TL maddi tazminata, manevi tazminat talebinin reddine, çocuk için aylık 300 TL tedbir, 400 TL iştirak nafakasına, davacı için aylık 300 TL tedbir nafakasına, yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir....

    Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin Milletlerarası Anlaşmalarla, kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeni ile çıkabilecek uyuşmazlıklarda Milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır.( 2709 sayılı TC Anayasasının 90. maddesi) Bu hali ile hukuk sistemimizde ki ki çocuğun velayet hakkının velayet kendisine bırakılan tarafa verilmesine ilişkin düzenleme, Ek 7 nolu protokolün 5. Maddesinde düzenlenen ortak velayet hükümleri ile genişletilmiştir. Ancak unutulmaması gereken husus ortak velayetin karşılıklı rızaya dayanmasıdır. Başka bir deyişle eşler ortak velayet değil, velayetin taraflardan birine verilmesini isterler ise düzenleme de buna uygun yapılacaktır. Küçüğün üstün yararı da taraflar arasında ki uzlaşma kültürüne bağlıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakası - Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Anne ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir....

      Davalı, ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına, aksi halde en azından eşit velayet hakkında karar verilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı istinafa cevap vermemiştir. Dava konusu uyuşmazlık Sultanbeyli Aile Mahkemesinin 2008/ 787 Esas 2008/818 karar sayılı 17/10/2008 kesinleşme tarihli kararı velayeti davalı babaya verilen tarafların müşterek çocuğu 20/10/2004 doğumlu Esin'in velayetin değiştirilmesine ve müşterek çocuk lehine aylık 1.000,00 TL iştirak nafakası takdirine ilişkindir. Davalı tarafından eşit velayet talep edilmiş ise de, velayetin ortak kullanılması için bu konuda taraflar arasında çekişme olmaması gerekmektedir. Taraflar arasında velayet konusunun çekişme konusu olması nedeniyle davalının ortak velayete karar verilmesi yönündeki istinaf talebinin reddine karar verilmiştir Velayetin düzenlenmesi ve değiştirilmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu davalarda re’sen (kendiliğinden) araştırma ilkesi geçerlidir.(HMK.md.385/2)....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-birleşen davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını Küçükçekmece Aile Mahkemesi'nin yetkili olduğu, şahsi ilişki süresi, velayet, nafakalar, yönünden istinaf ettiği görülmüştür. Davacı-birleşen dosya davalısı istinaf dilekçesi ile; yerel mahkeme kararını lehine hükmedilen iştirak nafakası miktarı, vekalet ücreti, reddedilen yoksulluk nafakası yönünden istinaf ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Asıl dava velayetin değiştirilmesi,iştirak nafakası,yoksulluk ve iştirak nafakası artırılması ,birleşen dava iştirak nafakası,ve iştirak ,yoksulluk nafakası kaldırılması talebine ilişkindir....

      İştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır. Velayetin kendisine bırakıldığı eş çocuğa bakmayıp karşı taraf çocuğa bakıyorsa çocuğa bakan, velayetin değiştirilmesi davası açmak zorunda olmadan doğrudan iştirak nafakası talebinde bulunabilir. Velayet değiştirilmeden çocuğa bakan iştirak nafakası davası açıp iştirak nafakasına hükmolunduktan sonra çocuk velayetinde bulunduğu tarafın yanına giderse bu taraf nafakanın kaldırılmasını her zaman isteyebilir ve nafaka kaldırılır. Somut olayda boşanma sonucunda müşterek çocuklar Beyza ve Muhammed Ali'nin velayetinin babaya verildiği ve halen resmi velayet babada iken çocukların fiilen anne yanında yaşamaya başladıkları, masraflarını annenin karşıladığı, velayetin değiştirilmesi davasının açıldığı tarih itibariyle de çocukların anne yanında olduğu anlaşılmıştır....

      İştirak nafakası (TMK 182/2.maddesi) miktarının belirlenmesinde ana babanın özelliklerine ilişkin ilkelerden bir diğeri sonuncusu ana babadan geliri olmayan iştirak nafakası vermemelidir ilkesidir.Ekonomik sosyal durumu yetersiz ise katılmak zorunda da değillerdir.Örneğin velayet kendisinde bulunmayan taraf yoksulluk nafakası alıyorsa iştirak nafakası vermek başka bir anlatımla çocuğun bakım ve eğitim giderlerine katılmak zorunda değildir.Kendi geçimini sağlamaktan yoksun olanın katkısının beklenemeyeceği doğaldır.Velayet hakkına sahip olmayan eşin çalışamayacak durumda olduğu sağlık kurulu raporu ile ve gelirinin bulunmadığı soruşturma yazılarıyla anlaşılmış ise ödeme gücü bulunmayan ana ya da babanın iştirak nafakası ile yükümlü tutulması elbette olanaklı değildir. (Ö.. U..G.., Boşanma Tazminat ve Nafaka Hukuku, Ankara 2008, sayfa 1323-1324) Yargıtayın yerleşik görüşüne göre de, yoksulluk nafakası alan eşten iştirak nafakası talep edilemez....

        UYAP Entegrasyonu