WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Anne ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuklara yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir (TMK m. 348). Somut olayda, anne ve babanın boşanmaları üzerine, küçük çocuk Rabia'nın velayeti babaya verilmiş; babanın 19.04.2013'te ölümünden sonra, anne çocuğun velayetinin kendisine verilmesini talep etmiş, çocuğun velayeti anneye verilmiş, karar 17.07.2013 tarihinde kesinleşmiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı baba istinaf dilekçesinde özetle; velayet talebinin reddinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı anne istinaf dilekçesinde özetle; anne üzerindeki velayetin kaldırılması kararının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Anne ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi: ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır bir biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir (TMK md. 348). Velâyete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi, velâyetin kaldırılmasını gerektirmez....

    Davalı-davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacının aile psikologuna başvurusunun olduğunu, bu hususta delillerin toplanmadığını, velayet hususundaki savunma hakkının kısıtlandığını belirterek kusur değerlendirmesini, kadın lehine hükmedilen tazminatları istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl dava TMK 161, karşı dava TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferilerine ilişkindir. Davalı-davacı erkeğin, kadının özel aile danışmanlığı merkezinde tedavi olduğunu, psikolojik sorunları bulunduğunu belirterek rapora sevkini ve velayetin tarafına verilmesini istemesine rağmen; mahkemece Özel Aris Aile Danışma Merkezine yazılan müzekkere dönüşü beklenilmeden karar verildiği sabittir. Dava ve taraf ehliyeti kamu düzenine ilişkin olup, hakim tarafından kendiliğinden re'sen gözetilmesi gerekmektedir....

    Davalı vekilinin 27/09/2021 havale tarihli dilekçesinde ise özetle; mahkemece verilen velayete ilişkin kararın yerinde olmadığını, müşterek çocukların davalı baba ile birlikte yaşadığını, ve acil ihtiyaç nedeniyle çocukları anneye verilen velayet hükmü gereği okula kaydettiremediklerini, bu konuda ara karar kurulmasını, geçici de olsa bu konuda babaya velayetin verilmesini beyanla geçici velayet, okula kayıt için yetki belgesi talep etmiştir. GEREKÇE: Dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ( TMK m. 166/1) ve ferilerine ilişkindir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı tarafından, boşanma, maddi manevi tazminat, nafaka, velayet düzenlemesi, velayete bağlı kişisel ilişki, kusur belirlemesi, müşterek çocuklar ve kadın lehine hükmedilen tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakaları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur....

    Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. maddesi, Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri gereğince, idrak çağındaki küçüğün ebeveynlerinden hangisinin yanında kalmak istediği konusunda hakim tarafından dinlenilerek görüşünün alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre velayetin düzenlenmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir....

      DAVA TÜRÜ : Velayetin Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalılardan anne ... 18 yaşından küçük olup, velayet altındadır. Açıklanan sebeple gerekçeli karar ve davalı babanın temyiz dilekçesinin davalılardan annenin yasal temsilcisine tebliği ve yasal temsilci yönünden de cevap ve temyiz süresi de beklenildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi.19.12.2016(Pzt.) ......

        Davacı baba velayetin anneden alınarak kendisine verilmesini istemiştir. Ana baba evli değilse velayet anneye aittir. (TMK. m. 337/l.)Velayet kamu düzeni ile ilgili olup, davalının davayı kabulü tek başına hukuki sonuç doğurmaz. Mahkemece taraflara delil göstermeleri için süre verilmesi, gösterdikleri takdirde delillerin toplanması, gerektiğinde uzman raporu alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonuca ulaşılması gerekirken, davalının kabul beyanı yeterli görülüp eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 19.11.2015 (Per.) .......

          Hüküm velayet yönünden de davacı anne tarafından istinaf edilmiş olup, bu yöne ilişkin istinaf itirazı bölge adliye mahkemesince reddedilmiştir. Davacı kadın velayet kararına yönelik istinaf dilekçesinde “Ortak çocuk Eren'in 23.06.2017 tarihli el yazılı mektubu" dayanak yaparak, çocuğun baskı altında olduğu gerekçesi ile velayetin kendisine verilmesini talep etmiştir....

            Dava, TMK 337/1.madde gereğince velayeti davalı annede olan çocuğun velayetinin değiştirilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir. Velayet kamu düzenine ilişkin olup, re'sen araştırma ilkesi geçerlidir. Dosya kapsamında tarafların delilleri toplanmış, tanıkları dinlenmiş, taraflar ve idrak çağındaki çocuk ile görüşmek ve ev incelemesi yapılmak suretiyle velayete ilişkin uzman raporu alınmıştır. Velayetinin değiştirilmesi istenen küçük Karolina Movchanyuk'un 23.05.2014 doğumlu olup tarafların evlilik dışı birlikteliğinden dünyaya geldiği, anne nüfusuna kayıtlı olup davacı baba tarafından tanındığı kanun gereği TMK 337/1. maddeye göre velayetinin davalı annede olduğu görülmüştür....

            Velayetin değiştirilmesine yönelik istem incelenirken ebeveynlerin istek ve tercihlerinden ziyade çocuğun üstün yararı göz önünde tutulur. Hukuk Genel Kurulunun 14.06.2017 gün ve 2017/2- 1887 E., 2017/1196 K. sayılı kararında da velayet düzenlenmesinin kamu düzenine ilişkin olduğu, usuli kazanılmış hak ilkesinin istisnasını oluşturduğu benimsenerek aynı ilkeye vurgu yapılmıştır. Velayet düzenlemesi yapılırken göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı"dır (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi m. 1; TMK m. 339/1. 34.3/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m. 4/b). Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlâki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları; ahlâki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur....

            UYAP Entegrasyonu