ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/12/2020 NUMARASI : 2020/388 2020/292 DAVA KONUSU : Velayet Hakkına Sahip Davacı Annenin Çocuğun Soyadının Haklı Nedenle Değiştirilmesi İstemli KARAR : KONYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin 2020/388 Esas, 2020/292 Karar sayılı dosyasında 29/12/2020 tarihli kararına karşı davalı temsilcisinin istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı T1 2008 yılında Ömer Kaya aleyhine Anvers Mıntıkası Asliye 3. Mahkemesinde boşanma davası açıldığını, Belçika da kesinleşen boşanma davasının Türkiye'de tanınması için Konya 5....
Somut olayda, çocuğun velayet hakkına sahip davacı anne yanında yaşadığı, tarafların çocuğun doğumdan 5 ay sonra boşandıkları, soyadları farklı göründüğü için annenin mahkeme kararını yanında taşımak ve ispat etmek zorunda kaldığı, karışıklığa sebep olduğu, davalı babanın cevap dilekçesinde davacıya karşı olumlu ya da olumsuz talebinin olmadığını belirtmesi, ilgisizliği, çocukla maddi ve manevi sadece annenin ilgilendiği, çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi halinde, üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği gibi, aksine çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirilmesinde çocuğun üstün yararının bulunduğu anlaşılmaktadır. Anayasa Mahkemesi'nin benzer olaylarda verdiği hak ihlaline ilişkin kararları da gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru olduğu gibi küçüğün aile içerisinde '' Efe '' adıyla anıldığı da dikkate alındığında küçüğün Ömer Efe olan adının Efe olarak değiştirilmesinde haklıdır....
Velayet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanunun 339. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre velayetin kapsamında yer alan çocuğun adının ana ve babası tarafından konulacağı belirtilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesinde küçük olup velayeti annede bulunan ...'nın "..." olan soyadının "..." olarak değiştirilmesi istenmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Evlilik birliği içinde doğan çocuğun doğumla kazandığı "Bilben" aile soyadının velayet hakkı kapsamında annenin boşanma sonrası edindiği "..." soyadı ile değiştirilmesi talebidir ve dava velayet hakkına dayanılarak açılmıştır. Başka bir ifade ile, soyadının değiştirilmesi talep edilen Deniz İlayda ergin kişi değil, çocuktur. Davacı annenin velayeti altındadır. Buna göre; taraflar arasındaki uyuşmazlık, evlilik birliği içinde doğan, boşanma ilamıyla velayeti anneye verilen çocuğun, evlilik içinde doğumla kazandığı soyadının, davacı annesinin soyadı ile değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı noktasındadır....
Velayet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanunun 339. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre velayetin kapsamında yer alan çocuğun adının ana ve babası tarafından konulacağı belirtilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesinde küçük olup velayeti annede bulunan .... olan soyadının "...." olarak değiştirilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Evlilik birliği içinde doğan çocuğun doğumla kazandığı "..." aile soyadının velayet hakkı kapsamında annenin boşanma sonrası edindiği "Ulusoy" soyadı ile değiştirilmesi talebidir ve dava velayet hakkına dayanılarak açılmıştır. Başka bir ifade ile, soyadının değiştirilmesi talep edilen Mislina ergin kişi değil, çocuktur. Davacı annenin velayeti altındadır. Buna göre; taraflar arasındaki uyuşmazlık, evlilik birliği içinde doğan, boşanma ilamıyla velayeti anneye verilen çocuğun, evlilik içinde doğumla kazandığı soyadının, davacı annesinin soyadı ile değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı noktasındadır....
Çocuğun üstün yararı gereği, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, velayet hakkına sahip davacı anne, soyadlarının farklı olmasından çocuğun rahatsız olduğunu ve kendisi ile aynı soyadını taşımak istediğini ileri sürmüş olup davacı tanıkları da davalı babanın çocuğuna ilgisiz olduğunu, yaklaşık 3,5 yaşında olan çocuğu bir kere bile görmeye gelmediğini, anneyi tehdit ettiğini, tarafların arasında şantaj nedeniyle davalar bulunduğunu, davalı babanın çocuğu doğduğundan beri görmediği gibi onunla maddi manevi olarak da ilgilenmediğini anlatmışlardır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; velayet hakkına sahip davacı annenin ortak çocuğun soyadının kendi kızlık soyadı ile değiştirilmesi talebine yöneliktir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; ortak çocuğun davacı anne ile davalı baba arasında evlilik birliği devam ederken dünyaya geldiği, tarafların Antalya 3. Aile Mahkemesinin 2010/563 Esas 2010/656 Karar sayılı dosyası ile boşandıkları müşterek çocuğun velayetinin anneye verildiği, halen de davacı annenin velayet hak ve sorumluluğunda olduğu anlaşılmaktadır. Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir. Soyadı, bireyin yaşamıyla özdeşleşen ve kişiliğinin ayrılmaz bir unsuru hâline gelen, birey olarak kimliğin belirlenmesinde en önemli unsurlardan biri ve vazgeçilmez, devredilmez, kişiye sıkı surette bağlı bir kişilik hakkıdır....
Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, velayet hakkına sahip davacı anne evlendiği yeni eşi ... ortak çocuk tarafından baba olarak bilindiğini, çocuğun okulda onun soyadını kullandığını ileri sürmüş, ancak çocuğun soyadının kızlık soyadı olan "..." olarak değiştirilmesini talep etmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesinde çocuğun üstün yararının bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, velayet hakkına sahip davacı anne kendi soyadı ile çocuğun soyadının farklı olmasının çocuğu olumsuz şekilde etkilediğini ve babanın çocuğu ile ilgilenmediğini ileri sürmüş ve çocuğun soyadının kızlık soyadı olan "Çevik" olarak değiştirilmesini talep etmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesinde haklı ve meşru nedenler ispatlanamadığı ve çocuğun üstün yararının bulunduğunun kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır....
Velayet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanunu'nun 339. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre velayetin kapsamında yer alan çocuğun adının ana ve babası tarafından konulacağı belirtilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesinde küçük olup velayeti annede bulunan ...'ın "..." olan soyadının "..." olarak değiştirilmesi istenmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava, evlilik birliği içinde doğan çocuğun doğumla kazandığı "..." aile soyadının velayet hakkı kapsamında annenin boşanma sonrası edindiği "..." soyadı ile değiştirilmesi talebidir ve dava velayet hakkına dayanılarak açılmıştır. Başka bir ifade ile, soyadının değiştirilmesi talep edilen ... ergin olmayıp, davacı annenin velayeti altındadır. Buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, evlilik birliği içinde doğan, boşanma sonucu velayeti anneye verilen çocuğun, evlilik içinde doğumla kazandığı soyadının, davacı annesinin soyadı ile değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı noktasındadır....
Maddesine göre, adın değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak istenilebilir. Somut olayda; velayet hakkına sahip anne, çocuğun soyadını, kendi soyadı olan ''IŞIK" soyadıyla değiştirmek istemektedir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 22/06/2020 tarih, 2020/2199 Esas ve 2020/3166 Karar sayılı ilamında işaret edildiği üzere, velayetin annede olması halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, davacı hiçbir gerekçe göstermeden çocuğun soyadının kendi kızlık soyadı olarak değiştirilmesini istemiş, yapılan yargılama ve toplanan delillerden çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi yönünde çocuğun üstün yararı ispatlanamamıştır....