Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; "...velayet görevinin yerine getirildiğini, iddiaların yerinde olmadığını, çocuğun diğer tarafa gitmek istemediğini, korktuğunu, daha önce tesis edilen kişisel ilişkinin çocuğun huzurunu bozduğunu, bu kişisel ilişkinin kaldırılmasına, aksi takdirde yeniden düzenlenerek sınırlandırılmasına karar verilmesini" talep etmiştir....
in kızları olduğunu, anne ve babanın Ankara 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/198 esas, 1998/631 sayılı ilamı ile boşandıklarını ve velayetin anneye verildiğini, boşanma sebebiyle Serah Gül'ün ve annesinin soy isminin farklı olmasından dolayı sınav formlarında ve resmi işlerde sıkıntı yaşadıklarını, nüfus kayıtlarında "ELAWAD" olan soyadının, okul ve sosyal çevrede alay konusu olduğunu beyanla, Serah Gül'ün "ELAWAD" soyadının, annesinin soyadı olan "GÜÇLER" olarak değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... temsilcisi; çocuğun reşit olmasından sonra soyadının değiştirilmesi gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Anayasa Mahkemesi'nin 25.06.2015 ve 2013/3434 numaralı, 11.11.2015 tarih ve 2013/9880 numaralı, 20.07.2017 tarih ve 2014/1826 numaralı bireysel başvuru kararlarında ise; velayet hakkı tevdi edilen çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebin, velayet hakkı ve bu kapsamdaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olması sebebiyle Anayasa'nın 20. maddesi kapsamında ele alınması gereken bir hukuki değer olduğunu, koruma, bakım ve gözetim hakkı veya benzer terimlerle ifade edilen velayet hakkı kapsamında, çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığını, eşlerin evliliğin devamı boyunca ve boşanmada sahip oldukları hak ve yükümlülükler bakımından aynı hukuksal konumda olduğunu, erkeğe velayet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını belirleme hakkının kadına tanınmamasının, velayet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete dayalı farklı bir muamele teşkil ettiğini, çocuğun bir aileye mensubiyetinin belirlenmesi amacıyla bir soyadı taşıması ile nüfus kütüklerindeki kayıtların...
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yaşı, ana ve babalık duygusunun tatmini, çocukların yüksek yararı birlikte değerlendirilerek; çocukların kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Kişisel ilişki hakkı, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir. Velayetin kaldırılması ve değiştirilmesi şartları gerçekleşmedikçe de ana ve babanın velayet görevlerine müdahale olunamaz. Velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğurabileceği onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır....
Velayet hakkının kapsamı Türk Medeni Kanunun 339. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre velayetin kapsamında yer alan çocuğun adının ana ve babası tarafından konulacağı belirtilmiştir. Somut olayda, dava dilekçesinde küçük olup velayeti annede bulunan Selenay'ın "Akyol " olan soyadının "Kaplan " olarak değiştirilmesi istenmiş, mahkemece görevsizlik kararı verilmiştir. Evlilik birliği içinde doğan çocuğun doğumla kazandığı "Akyol" aile soyadının velayet hakkı kapsamında annenin boşanma sonrası edindiği "Kaplan" soyadı ile değiştirilmesi talebidir ve dava velayet hakkına dayanılarak açılmıştır. Başka bir ifade ile, soyadının değiştirilmesi talep edilen Selenay ergin kişi değil, çocuktur. Davacı annenin velayeti altındadır....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müşterek çocuk ve anne arasında yatılı bir kişisel ilişki tesisinin bulunmadığını, müşterek çocuk ve anne görüşmesinin davalı tarafça engellendiğini, müşterek çocuğun velayet konusunda görüşünün alındığını, ancak kişisel ilişki günleri konusunda müşterek çocuğun beyanının alınmadığını, beyanlarını destekler nitelikte Yargıtay kararı bulunduğunu, tanık beyanlarındaki hususların değerlendirilmediğini, müşterek çocuğun yaşı itibariyle anne ilgi ve sevgisine ihtiyacının fazla olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kişisel ilişkinin yeniden talepleri doğrultusunda düzenlenerek davanın kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
Soyadı bireyin yaşamıyla özdeşleşen ve kişiliğin ayrılmaz bir unsur haline gelen birey olarak kimliğin belirlenmesinde en önemli unsurlardan biri ve vazgeçilmez, devredilmez , kişiye sıkı suretle bağlı bir kişilik hakkıdır. Anayasa Mahkemesinin 25/06/2015 tarih ve 2013/3434 numaralı 11/11/2015 tarih ve 2013/9880 numaralı 20/07/2017 tarih ve 2014/1826 numaralı bireysel başvuru kararlarında velayet hakkı tevdi edilen çocuğun soyadının kendi soyadıyla değiştirilmesi yönündeki talebin velayet hakkı ve bu kapsamdaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olması sebebiyle Anayasanın 20....
Velayet hakkı tevdi edilen annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velayet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, velayet hakkı kapsamında çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığı, aynı hukuksal konumda olan erkeğe velayet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını belirleme hakkının kadına tanınmamasının velayet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete dayalı farklı bir muamele teşkil edeceği, evlilik birliği içinde doğan çocuğun taşıdığı ailenin soyadını, evlilik birliğinin sona ermesi ile kendisine velayet hakkı tevdi edilen annenin kendi soyadı ile değiştirmesini engelleyici yasal bir düzenlemenin bulunmadığı, somut olayda Çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi halinde çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği gibi, tanık beyanından çocuğun soyadının annenin soyadı olarak değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği ve çocuğun soyadı değişmekle kişisel...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-birleşen dosya davalısı erkek istinaf dilekçesi ile; davalı-karşı davacı annenin çocuğu darp edip ağır ihmal ettiğini, annenin intihara teşebbüs ettiğini, saldırgan bir yapıya sahip olduğunu, çocuğun velayetinin üç kere mahkeme kararı ile değiştirildiğini belirterek asıl davanın kabulü ile karşı davanın reddini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava ,çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi, yoksulluk nafakasının kaldırılması,birleşen dosyada dava velayetin değiştirilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı birleşen dosya davalı erkek,velayet ve nafaka, kişisel ilişkinin değiştirilmesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Velayet hakkı anne ve baba için normal şartlarda çocuğun ergin olmasına yani onsekiz yaşını tamamlamasına kadar devam eden geçici bir haktır. Boşanma nedeniyle velayet hakkının sırf anneye verilmiş olması çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir neden sayılmadığı gibi hukuki mevzuat da buna cevaz vermemektedir. Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır, o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kayıtlarının güvenilirliğini ve istikrarını zedeleyeceği ve asıl bu gibi uygulamaların çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacağı açıktır....