WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Cevap dilekçesi; Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı ile boşandıklarını ve nafaka talep etmediğini, müşterek çocuğun ihtiyaçlarının artmadığını, 5.000,00 TL maaşı, 2.500,00 TL kira geliri bulunduğunu, Kars'ta bulunan 2 adet evinin 3.335,00 TL kredi ödemesi olduğunu, bir dönem işsiz kaldığını, 2018 yılında açtığı velayet davasından feragat ettiğini belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk için 900,00 TL tedbir-iştirak nafakasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; nafaka miktarı yönüyle istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için 500,00 TL iştirak nafakası ödemeye gücü olduğunu belirterek makul ve hakkaniyete uygun ölçüde nafakanın indirilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak nafakası istemine ilişkindir....

Aile Mahkemesi TARİHİ :10.04.2014 NUMARASI :Esas no:2012/865 Karar no:2014/318 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek eş tarafından, kadının davasının kabulü, tazminat miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi, iştirak nafakasının miktarı, ziynetlerin kabulü, eşya iadesi talebinin reddi bakımından; davalı-karşı davacı kadın eş tarafından ise kocanın davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar, reddedilen tazminat talepleri, velayet, reddedilen yoksulluk nafakası talebi ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA...

    Bu maddeler uyarınca, dayanak ilamda hüküm altına alınan iştirak nafakasının alacaklısı, müşterek çocuk olmayıp, lehine hüküm kurulan ve velayet hakkı kendisinde olan annedir. Velayet hakkı küçüğün reşit olması ile sona ereceğinden, bu tarihte iştirak nafakasının da sona ereceği tabidir. Ancak çocuğun reşit olduğu tarihe kadar ödenmeyerek biriken nafaka alacağı bulunduğu takdirde, velayet hakkı kendisinde olan anne tarafından çocuğun reşit olduğu tarihten sonra da bu alacak takibe konu edilerek ödenmesi istenebilir. TMK'nun 328. maddesine göre de, babanın çocuğuna bakma mükellefiyeti onun reşit olmasıyla sona erer. Küçük reşit olduktan sonra da eğitimine devam ediyorsa bu takdirde, kendisinden yeni bir dava açarak yardım nafakası talebinde bulunabilir. Bu nedenle küçük reşit olduğu tarihte, hükmedilen iştirak nafakası kendiliğinden sona erer....

      Günü saat 17:00 arasında, her yıl yarıyıl tatilinin ilk pazartesi günü saat 12:00 ile ikinci pazartesi günü saat 12:00 arasında, yaz tatilinde temmuz ayının 1.günü saat 12:00 ile 30. günü saat 12:00 arasında kişisel ilişki tesisine, İştirak nafakası davasının kısmen kabulü ile; tahsilde tekerrür olmamak üzere dava tarihi olan 11/03/2021 tarihinden itibaren Müşterek çocuklar lehine aylık takdir olunan 700,00' er TL iştirak nafakasının kararın kesinleşmesiyle birlikte ayrı ayrı aylık 1.250,00'şer TL iştirak nafakası olarak devamına, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesi ile davanın kabulünü istinafa getirmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava ortak velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası talebine ilişkindir....

      İştirak nafakası velayetin fiilen (eylemli olarak) kullanılmasına bağlı bir haktır. Velayetin kendisine bırakıldığı eş çocuğa bakmayıp karşı taraf çocuğa bakıyorsa çocuğa bakan, velayetin değiştirilmesi davası açmak zorunda olmadan doğrudan iştirak nafakası talebinde bulunabilir. Velayet değiştirilmeden çocuğa bakan iştirak nafakası davası açıp iştirak nafakasına hükmolunduktan sonra çocuk velayetinde bulunduğu tarafın yanına giderse bu taraf nafakanın kaldırılmasını her zaman isteyebilir ve nafaka kaldırılır. Açıklanan nedenlerle dava tarihi olan 05.01.2015 tarihinden -Ekim 2015 tarihine kadar velayeti davacı annede olup, davacı anne yanında kalan ve anne tarafından bakılan ortak çocuk için hakkaniyete uygun (T M K 4....

        Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise;tarafların 16.12.2015 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanma kararının 11.01.2016 tarihinde kesinleştiği,boşanma neticesinde müşterek çocuk 2013 doğumlu ... için iştirak nafakasına hükmedilmediği,eldeki bu dava ile davacı annenin müşterek çocuğun barınma,beslenme gibi giderleri bulunduğunu belirterek müşterek çocuk için aylık 300 TL iştirak nafakası talebinde bulunduğu tartışmasızdır. Boşanma davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Nitekim,iştirak nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir....

          ın velayetinin davacı annesine bırakıldığını ve aylık 250 TL iştirak nafakası ödemesine karar verildiğini, o tarihten bu yana çocuğun büyüdüğünü, ihtiyaçlarının arttığını ileri sürerek; aylık 250 TL olan iştirak nafakasının aylık 700 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulü ile aylık 250,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 600,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....

            çocuk adına 500 TL iştirak nafakası ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Buna göre tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşı, ihtiyaçları, aradan geçen süre ve davacı annenin katkısı da nazara alınarak, TMK.'...

              Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine bırakılan tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....

                UYAP Entegrasyonu